Yıllar önce kış aylarında Avrupa'yı ziyaret ederken, havaalanında karşılaştığım sandaletli, şortlu turistleri anlamakta zorluk çekerdim. Ancak dört beş yıldır, yazlıklarım ve kışlarım hiç kalkmadan duruyor gardrobumda. Birkaç sene önce birkaç gün arayla 35 derecede Afrika kıyılarında denizi girip, Türkiye'ye döner dönmez soluğu -10 derecede Kartepe'de alıp, birkaç hafta sonra da – 30'larda kızaklarla yolculuk yapmışlığım var. Türkiye'de soğuk kış aylarını yaşarken aynı tarihlerde dünyanın farklı yerlerinde farklı tecrübeler yaşamak mümkün…
Kış aylarında izin kullanmayı düşünüyorsanız ya da yarıyıl tatilinde ailece bir yerlere gidelim diyorsanız birkaç alternatif hazırladım sizlere, göz atmakta fayda var.
Özellikle yarıyıl tatilini çocuklarıyla geçirmek isteyen karı kışı pek seven aileler için en uygun tatillerden biri kayak yapılabilecek bölgeleri ziyaret etmektir. Avrupa'da çok fazla seçenek söz konusu bunun için. Yeşil pasaportunuz olmadığı sürece Avrupa yolculukları için vize hazırlıkları sizi biraz yorabilir belki. Ama ailece kar keyfi için değebilir.
Bulgaristan: Yakın ve ucuz kategorisinde yer alabilen bir seçenek. Özellikle birkaç yıldır Bansko ve Pamporovo çokça tercih edilen yerler. Iki bölgeye de oldukça ekonomik koşullarda seyahat edebilirsiniz. Kendi başınıza program yapmadan önce buralar için hazırlanan paket turlara bakıp, ona göre karar vermekte fayda var.
Kayak için Türkiye'de harika pistler var zaten, sadece kayak yapmak için yurtdışına çıkmayı düşünmem. Ama karda kışta farklı deneyimler yaşayacaksam o başka diyenler için de ilginç seçenekler var.
Finlandiya: Finlandiya'nın kuzeyindeki Lapland bölgesi Kuzey Işıkları'nın en çok görüldüğü yerlerden biri. Özellikle Rovaniemi'yi ziyaret ederseniz Kuzey Işıkları'nı görebileceğiniz gibi, Ren geyiklerinin yetiştirildiği çiftlikleri gezebilir, Husky köpeklerin çektiği kızaklarla yolculuk yapabilir, kar motosikleriyle safariyi deneyebilirsiniz. Yine Rovaniemi'de yer alan Noel Baba Köyü'nü gezebilir, elflerle de tanışabilirsiniz. Hatta buz otelde de konaklayabilirsiniz. Çocuklar için unutulmaz bir deneyim olacağını söyleyebilirim. Ben Ren geyikleri ile yolculuğu unutulabilmiş değilim. Az da olsa bölgeye tur yapan birkaç şirket mevcut. Biz arkadaşlarla kendi planımızı kendimiz yapıp, ev tutup, araç kiraladık, çok da memnun kaldık.
Norveç: Kuzey Işıklarını izlemek isteyenler için bir diğer seçenek de Norveç. Kuzey Kutup bölgesinden yer alan, Lofoten Adaları'nı Kuzey Işıkları'nı görmek için ziyaret eden arkadaşlarım oldu. Muhteşem anılar ve harika fotoğraflarla döndüler. Kar altında kırmızı ve sarı renkli evlerin sudaki yansımaları da ayrı bir güzellik. Daha çok tek başına gezen ya da birkaç kişi rota çıkarıp gezen seyyahlar için ideal olduğunu söyleyebilirim. Tur bulmak mümkün değil, eşinizi ya da birkaç arkadaşınızı ikna etmeniz gerekiyor. Oslo'dan Narvik'e iç uçuşla bölgeye ulaşabilirsiniz.
Norveç de Kuzey Işıkları'nı rahatça görebileceğiniz yerlerden biri de Tromso, ben bu kış için biletimi bahardan aldım. Bir önceki yılın baharında 7-8 ay sonrası için uygun fiyatlı biletler almak mümkün, kampanyaları takip etmekte fayda var.
Bu sene yaz aylarında denize giremedim, deniz tatiline ve dinlenmeye ihtiyacım var diyenlere seçenekler sunalım.
Tanzanya/Zanzibar: Aralık, ocak, şubat ayları doğu afrika ülkeleri için en uygun sezon. Özellikle denize girmek isteyenler için Zanzibar adası, öncelikli seçeneklerden biri. Adada hem denize girebilir hem de farklı bir kültürü tanıma imkanı bulabilirsiniz. Gelgit'in etkilerini rahatlıkla izleyebileceğiniz, baharat bahçelerini gezebileceğiniz, yunuslarla yüzebileceğiniz, endemik bir maymun türü olan Red Colobus Maymunlarını görebileceğiniz, tarihi kapıların altında, tarihi sokaklarda gezebileceğiniz bir ada Zanzibar. İstanbul'dan Darüsselam'a uçup, ana karadan adaya isterseniz 15 dakika iç uçuşla, isterseniz 2 saatlik bir deniz otobüsü yolculuğuyla ulaşabilirsiniz.
Tanzanya'da safari yapıp daha sonra adaya geçmek de mümkün. O zaman da Kilimanjaro'ya uçup Serengeti ve Tarangire'e birkaç gün ayırabilirsiniz. İç uçuşla da Zanzibar'a ulaşıp, orada dinlenebilirsiniz.
Hindistan: Deniz görelim, denize girelim ama farklı deneyimler de olsun diyenlere bir seçenek de Hindistan'dan. Hindistan'ın güneyinde bulunan Kerela bölgesi bunun için size iyi fırsatlar sunuyor. Hindistan'ın en güzel yerlerinden biri olan bölgede Kovalam sahilinde denize girebilir, ayurvedik masaj yaptırabilir, köyleri dolaşıp fotoğraf çekebilirsiniz. Özellikle ayurvedik masaj için bölgeye eğitim almaya gidenler dahi var. Bölgede yaşayacağınız en güzel deneyimlerden biri de Alleppey bölgesinde Boat Otellerde konaklamak. İki üç odası olan bu botlarla kanallarda gezdikten sonra, yemeğinizi yeyip, gün batımını bottan seyredip, perdelerinizi indirip geceyi buradaki kamarada geçirebiliyorsunuz. Hindistan'ı benim için unutulmaz kılan deneyimlerinden biriydi bu botlar… Kochi'de muhteşem Banyan ağaçlarını görebilir, Munnar'da çay bahçelerini ziyaret edebilir, farklı baharatlarla zenginleştirilmiş çayların tadına bakabilirsiniz.
Brezilya: Bana göz alabildiğince sahil ve deniz (hatta okyanus) lazım diyenlere Rio en iyi seçeneklerden biri. Plajlar çok kalabalık olsa da, sahil tüm gününü deniz kıyısında geçirmek isteyenlerin enerjisiyle dolup taşıyor. Kumsalda futbol ve voleybol oynamak, kumdan devasa heykeller yapmak gündelik aktivitelerden.
Copacabana ve İpanema plajları en çok rağbet edilen yerler. Ben ocak ayında Brezilya'daydım ve sıcak çok sıcak dediğimi hatırlıyorum. Teleferikle ulaşılan Kesmeşeker Dağı'ndan (Sugar Loaf) şehrin görüntüsü hafızalara kazınacak gibi. Okyanus ayaklarınızın altında gözünüzü nereye çevirseniz ayrı bir güzellik. Corcovado Tepesi'nden, Hz. İsa heykelinin hemen altından da Rio'ya tekrar tekrar bakmak isteyeceksiniz. Avrupa'dan aktarmalı uçuşlarla gelebileceğiniz Rio de Janeiro dışında, Brezilya'ya Türkiye'den direkt uçuşla Sao Paulo'dan da ulaşabilirsiniz.
Bizim çocuklar parkları, bahçeleri, müzeleri, tematik eğlence merkezlerini severler yok mu öyle yerler diyen aileler için de uzak doğu tercih edilebilecek bölgelerden biri.
Bölgede bu ihtiyaca cevap verebilecek birçok ülke var. Benim favori destinasyonum ise Malezya'nın başkenti Kuala Lumpur…
Malezya: 18.000 binden fazla adadan ve ayrılmış iki kara parçasından oluşan ülkede gezilecek çok yer var. Ancak çocuklu gezginler için başkent Kuala Lumpur tam bir cennet. Büyük ve bina yoğun bir şehir olmasına karşın korunmuş tarihi yapılarla süslü. Bu kadar çok bina ile birlikte nasıl bu kadar çok ağaç beraberca bulunuyor, hayret etmemek mümkün değil. Petronas Kulelerinden şehre bakabilirsiniz. Parkları seven çocuklar için Kuala Lumpur Kuş Parkı, Geyik Parkı, Kelebek Parkı, Eco Park, Ulusal Hayvanat Bahçesi, Akvaryum görülebilecek yerler. Birçok yeşil park bulunan şehirde Perdana Botanik Bahçesi çocuklar kadar sizin de ilginizi çekebilir, özellikle orkideler. Bilime ilgisi olan çocuklar için Planetaryum, Petrosains Bilim Merkezi ve Ulusal Bilim Merkezi'de görülebilecek yerler. İki tematik park bulunan şehirde, Hop on Hop off'larla şehri gezmek de mümkün. Ayrıca mimarisi bizim camilerimizden çok farklı olan camileri de çocukların seveceğini düşünüyorum.
Kış aylarında festivalleri görmek isteyenlere Afrika'da ve Asya'da farklı rotalar, antik şehirler dolaşmak, eski kültürleri tanımak isteyenlere Orta Amerika ve Güney Amerika'da harika ülkeler var. Ben çoğunu ocak ve şubat aylarında gördüm, belki başka bir yazıda da onlardan bahsederim.
Türkiye'de kış mevsimini yaşadığımız günlerde dünyanın neresine giderdesiniz gidin, bambaşka deneyimler ve harika anılarla döneceğiniz güzel tatiller geçirmenizi dilerim. Şimdiden iyi yolculuklar…
