|

Kıta yeniden dizayn ediliyor

Afrika’yı Çin’e, Ortadoğu’yu siyasal istikrarsızlığa kurban veren Batı'nın, Batı merkezli siyasal sistemi tekrardan kurduğunun sembolik temsilinin Latin Amerika’dan başka bir yerin olma şansı yok.

Yeni Şafak
04:00 - 21/03/2016 Pazartesi
Güncelleme: 22:39 - 20/03/2016 Pazar
Yeni Şafak
İLLUSTRASYON: CEMİLE AĞAÇ YILDIRIM
İLLUSTRASYON: CEMİLE AĞAÇ YILDIRIM
-DOÇ. DR. MEHMET ÖZKAN

KOLOMBİYA

LATİN AMERİKA GÜNLÜĞÜ


Gelenek olduğu üzere yaklaşık 100 gün önce iktidara gelen Arjantin Cumhurbaşkanı Mauricio Macri'nin şu ana kadarki başarısı ya da başarısızlığını bir tartışmak gerekir. Sembolik olarak başarısını ve öncülüğünü yaptığı sağ siyasetin kıtadaki yeni trend olduğunu daha önceki yazılarımızda vurgulamıştık. Fakat gelinen yüz günlük noktada Macri beklenenden daha iyi bir performans göstererek birçok Batılıya göre kıtayı yeniden Batı'yla siyasal ve ekonomik anlamda barıştıran lider konumunda görülmektedir. Peki Batı'nın Macri sevgisi ne anlama geliyor?



BATI'NIN YENİ UMUDU

Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki Arjantin Devlet Başkanı Macri özellikle Batı'da kıtanın yeni umudu olarak sunuluyor. Şubat ayında Davos toplantılarına katılan Macri burada en üst düzeyde kabul gördüğü gibi şubat ayında Fransa ve İtalya liderleri Arjantin'i ziyaret etti. 2005'ten beri Amerika'dan devlet başkanı seviyesinde bir ziyaretin olmadığı Arjantin'e 23-24 Mart tarihlerinde Barak Obama resmi bir ziyaret gerçekleştirerek aslından Macri'ye olan Batı'nın desteğini bir kez daha vurgulayacak. Tüm bu trafikten de anlaşılabileceği gibi Macri Batı'nın kıtadaki yeni umudu ve yükseltilmesi gereken bir lider. Elbette bunda Arjantin'in ülke olarak önemi öne çıksa da ülkedeki ne ekonomik sorunlar çözülmüş durumda ne de siyasal kutuplaşma. Dolayısıyla ziyaret kapsamlı bir iş yapmaktan ziyade Macri'ye verilen sembolik bir destek ve ileriye yönelik bir yatırımdan ibaret.



MADURO KARŞITI SÖYLEMİN GÜÇLÜ TEMSİCİSİ

Macri'yi Batı gözünde kıtanın yeni gözdesi yapan başka bir şey aynı zamanda kıtada Macri'nin uslanmaz solcu Venezuela lideri Nicolas Maduro karşıtı söylemin en güçlü temsilcisi olması. Katıldığı her uluslararası paltformda Maduro'ya çağrı yapıp muhallerin cezaevinden çıkarılması için baskı yapılmasını isteyen Macri bu söylemiyle sadece kıtadaki neo-liberal sağ geleneğin temsilcisi değil, aksine aynı zamana kıtada Batı'nın yerel sesi konumunda. Bu konuda artık Batılıların konuşmasının hiçbir karşılığının olmadığı için kıtadan yerel bir sesin öne çıkması daha otantik, kıtayı düşünen ve daha makul bir ses olarak görülüyor.



Macri'nin yüz günlük iktidarına baktığımızda ekonomik anlamda ciddi bir liberalleşme eğilimini görmekteyiz. Dolar kurunu serbest bıraktıktan sonra devalüasyona uğrayan Arjantin Pesosu hala kendisini toparlayabilmiş değil. Yüksek enflasyon hala çok ciddi bir sorun. İşsizlik, siyasal kutuplaşma ve bütçe açığı gibi sorunları da düşününce Arjantin ciddi şekilde bir ekonomik yapılandırmadan geçmesi lazım. Bunun için hem zaman hem de zor günlerde ümidi koruyabilecek güçlü siyasal irade lazım. Macri'nin yeni başladığı bu sürecin nasıl sonuçlanacağını kıtadaki gelişmeler kadar küresel ekonominin yönü belirleyecek.



İKİ ÜLKENİN ÖNÜ AÇILIYOR

Ama genel olarak baktığımız zaman bundan sonra küresel güçler için kıtada iki ülkenin önünün açılma ihtimali çok yüksek. Bir tanesi kıtada yeni sağ siyasetin yeni yüzü Macri ve onunla beraber Arjantin; diğeri ise barış görüşmeleri dolayısıyla el üstünde tutulan ve küresel ekonomiye entegre etmek için dört gözle beklenilen Kolombiya. Klasik anlamda Kolombiya genelde sağ siyasetin hakim olduğu bir yer olduğu için zaten her zaman batının marjından kalmıştı fakat iç sorunları dolayısıyla bir türlü sıçrama yapamamıştı. Şimdi barış süreci sağlıklı bir şekilde tamamlanırsa kıta için yeni batının sunacağı yeni model tartışmasız bir şekilde Macri-Santos modeli olacaktır. Bu ne kadar başarılı olur şimdiden kestirmek zor olsa da, Batı'nın kıtaya yeni ilgisini bu gözle okumak gerekir. Bu süreçte eğer Peru'da Nisan ayında yapılacak seçimlerde favori olarak eski Devlet Başkanı Alberto Fujimori'nin kızı Keiko Fujimori seçimleri kazanır ve bir de buna Venezuela'da Nicolas Maduro'nın elimine edildiği bir siyasal sürecin onu açılabilirse, bunlar batı için ciddi bir siyasal bonus anlamına gelecektir.



OBAMA'NIN KÜBA ZİYARETİ

Ayrıca bu hafta Obama'nın yapacağı Küba ziyareti sadece ABD ile kıta arasında soğuk savaş döneminden kalan anomalilerin bittiğini ilan etmeyecek aynı zamanda yeni bir başlangıcın adımlarının atıldığı bir ziyaret olacaktır. Küba'nın sembolik olarak Batı kampına yakınlaşmaya başlaması ayrıca kıtadaki değişim ve dönüşümün sembolik göstergesi olmaya adaydır.



İşin özü Latin Amerika'da siyasal anlamda bir yeniden yapılanma süreci hızla ilerliyor. Bu süreç büyük oranda neo-liberal ekonomiyi savunan, küresel sisteme eleştirel bakmayan ve Batı'yla gayet iyi ilişkiler içinde olan bir siyasal düzeni kurmak istiyor. Batı da bunun başarılı olması için elinden gelen her desteği vermeye hazır. Nihayetinde Afrika'yı Çin'e, Ortadoğu'yu siyasal istikrarsızlığa kurban veren batının, batı merkezli siyasal sistemi tekrardan kurduğunun sembolik temsilinin Latin Amerika'dan başka bir yerin olma şansı yok.



#küba
#abd
#latin amerika
8 yıl önce