|

Mideniz ağrıyorsa safra taşına baktırın

Safra kesesinde taş oluşumunun en önemli belirtisi mide ve karın ağrısı. Tanıda gecikmenin tedavi sürecini etkilediğini söyleyen Prof. Ali Kağan Gökakın, “Ailenizde safra kesesi taşı varsa bu sizi de hasta adayı yapıyor” dedi.

Aybike Eroğlu
04:00 - 24/03/2024 Pazar
Güncelleme: 02:32 - 24/03/2024 Pazar
Yeni Şafak
Arşiv.
Arşiv.

Son dönemde en sık karşılaşılan sağlık sorunlarından biri safra kesesinde taş oluşumu. Hastalığın en önemli belirtisinin mide ve karın ağrısı olduğunu belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ali Kağan Gökakın, “Safra kesesindeki taş nedeniyle hissedilen bu ağrı, yemek yedikten sonra başlıyor. Hastalar da mide ağrısı nedeniyle yemek yememeyi tercih ediyor. Bu kez de safra kesesi rahatladığı için ağrı azalıyor. Bu durum bir paradoksa yol açıyor” dedi. Farklı hastalıklara da bağlı görülebilen karın ağrısı nedeniyle çoğu hastanın safra kesesinde taş olduğunun farkında olmadığını söyleyen Gökakın, tanıda yaşanan gecikme tedavi sürecini etkilediğini anlattı.

KATI PARÇACIKLAR SAFRADA BİRİKİYOR

Safra kesesi taşının, genellikle safra kesesinde biriken katı parçacıklar olduğunu söyleyen Gökakın, “Bu taşlar birçok kişi için ağrıya neden olabiliyor. Safra kesesi taşı ağrısı, genellikle safra kesesinin kasılması veya taşların safra kanallarında tıkanması sonucu ortaya çıkıyor. Bu ağrı şiddetli olabiliyor. Ağrı, genellikle belirli tetikleyicilerle ilişkili ve genellikle ağrılı nöbetler şeklinde görülüyor. Ağrı çoğunlukla taşlar safra kesesinin çıkışını tıkadığında veya safra kesesinin kasıldığında şiddetleniyor” şeklinde konuştu.

SARILIK DA YAPIYOR

Safra kesesi taşlarının bulantı, kusma, gaz, şişkinlik ve sindirim güçlükleri gibi sorunlara yol açabildiğini hatırlatan Gökakın, “Safra yollarını tıkayan büyük taşlar sarılığa yol açabiliyor. Bu durumda cilt ve gözler sarı renk alıyor. Safra kesesi iltihaplanması veya taşların tıkanması sonucunda ateş yükselmesi de görülüyor. Taş oluşumunda genetik geçiş de oldukça etkili. Ailenizde safra kesesi taşı olduğunu biliyorsanız bu sizi de safra kesesi taşı olan bir hasta adayı yapıyor” diye açıkladı.

CERRAHİ MÜDAHALE GEREKEBİLİR

Hastalığın teşhisi için ultrasonografi kullanıldığını dile getiren Gökakın, tedavinin taşın boyutu, belirtiler ve komplikasyon riskine göre belirlendiğini anlattı. Taşların kolesistektomi ile alındığını açıklayan Gökakın, “Bu işlem günümüzde genellikle minimal invaziv yöntemlerle gerçekleş-tiriliyor. Hastaların çoğu hızla iyileşiyor” ifadelerini kullandı.

Kolesterol ve diyabetliler dikkat

40-50 yaş grubu kilolu hastalarda safra kesesi taşlarının daha sık görüldüğünü kaydeden Gökakın şöyle konuştu: “Hızlı kilo alma-verme gibi durumlar da safra kesesinde taş oluşumu için risk faktörü. Yüksek kolesterolü olan kişiler riskli grupta yer alırken, yapılan bazı çalışmalar diyabetin safrada taş oluşumuna etki ettiğini gösteriyor”



#Sağlık
#Hayat
#safra kesesi taşı
#Mide
1 ay önce