|

Ortak dilimiz renkler ve kalemler

Suriyeli savaş mağduru çocukların vatan hasreti ve acılarını renklerle anlattığı “Durma Resim Yapalım” sergisi açıldı. 60’dan fazla çocuğun kanlar içinde yatan insanlar, savaş uçakları, bomba ve yıkılan evleri resmettiği görülüyor.

Yeni Şafak
04:00 - 6/12/2015 Pazar
Güncelleme: 20:00 - 5/12/2015 Cumartesi
Yeni Şafak
AYŞE ÖZLEYEN


Gaziantep İslahiye'de bulunan Mülteci Kampı'ndaki savaş mağduru çocukların vatan hasretlerini, acılarını, öfkelerini çizimlerle anlattıkları “Durma Resim Yapalım” isimli sergi Kadir Has Üniversitesi'nin ev sahipliğinde açıldı. 11 Aralık'ta sona erecek sergi Doç.Dr.Çiğdem Boz'un sorumluluğunda gerçekleşiyor.



RESİMLERDE SAVAŞ VAR


Kampta yaşayan 60 kişilik bir grup çocuğun çizdiği resimlerin çoğunda yerlerde kanlar içinde yatan insanlar, savaş uçakları, bombalar ve yıkılan evler var. Çadırlarda yaşayan çocukların tek hayali ise, memleketlerinde savaş olsa bile evlerine dönebilmek.


Gaziantep Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Islahiye Kampüsü dekanı Doç.Dr.Çiğdem Boz, projeyi kamplarda yaşayan savaş mağduru mülteci çocukların kendilerini anlatabilmesi için başlatmış. Mülteci kampındaki çocukların tek isteğinin sadece vatanına geri dönmek olduğunu söyleyen Boz, “Islahiye'nin nüfusu kadar kamplarda mülteciler yaşıyor. Önceliğim hep çocuklar oldu. O çocuklara ulaşarak onların zihin dünyasına görmeyi amaçladım. Dilimiz ortak olmasa da birleşeceğimiz tek nokta resim olduğu







için resim yapmalarını istedim. Resimler önüme geldiğinde karşılaştığım manzara çok kötüydü. Resimlerde sadece kan, bomba, savaş vardı” diyor.



ÇOCUKLAR KENDİNİ ANLATIYOR


Kadir Has Üniversitesi Rektör Yardımcı Hasan Bülent Kahraman ise toplumsal duyarlılığı olan böyle bir projeye ev sahipliği yapmanın önemli bir sorumluluk olduğunu söylüyor. Çocukların kendini anlatma aracının sadece resim olduğunu belirten Kahraman, “Her insan hayata yazı yazarak başlayamaz ama resim yaparak başlar. Çocukların yalnız olmadıklarını hissettirmemiz gerekiyordu. Diyaloğumuzda ancak resimle olurdu” diyor. Kahraman, resimlerde çocukluğun hayal dünyasının yanı sıra hüzün, hasret ve yaralı bilinç gördüğünü dile getiriyor.







Tek hayalleri eve dönmek


Islahiye mülteci kampındaki çocukların özgürlüğünün olmadığını söyleyen Boz, kamp dışında yaşayanların ise eğitim imkanının olmadığı gibi barınma ihtiyaçlarının da karşılanmadığını dile getiriyor. Çadırda yaşanların tek isteklerinin evlerine geri dönmek olduğunu belirten Boz, “Memleketlerinde savaş dahi olsa hepsi evine gitmek istiyor. Ev ortamını sağlayabilmek için sopaları kullanarak gizli gizli ilkel yollarla su ısıtıcısı yapmışlar. Onlara verilen mini buzdolabını çocukları börek istediği için fırına çevirmişler. Çadırda ev hayatını hissetmeye çalışıyorlar” diyor.


#Çiğdem Boz
#mülteci kampı
#sığınmacılar
#Durma Resim Yapalım
8 yıl önce