Gereksiz tetkik ve tedaviler, ileri tetkik ve tedavilerin aşama uyumsuzluğu, sevk zinciri sorunları, sağlık sunumunda koordinasyon eksikliği, ilaç israfı, acil servise gereksiz başvurular, tıbbi hatalar, yönetim sorunları, hizmet sunucuların kar hedefi, şifa gücünün maddi kaynağa atfedilmesi durumları sağlıkta başlıca israf grupları arasında geliyor. Hasta kaynaklı israf ve davranış biçimleri hem hasta hem de devlet için hem zaman kaybı ve hem de maddi zararlar getiriyor. Tabii israftan birçok taraf sorumlu olsa da "herkes önce kendine baksın” dediğimizde hasta ve hasta yakınları penceresinden israfa giden yollarda yürüyelim. Bakalım nelere rastlıyoruz?
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yanlış ve gereksiz ilaç kullanımı halk sağlığını etkileyen ciddi bir sorun. Akılcı olmayan ilaç kullanımı hastaların tedaviye uyumunun azalmasına, ilaç etkileşimlerine, bazı ilaçlara karşı direnç gelişmesine, hastalıkların tekrarlamasına ya da uzamasına ve tedavi maliyetlerinin artmasına neden oluyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün tahminlerine göre, ilaçların % 50′sinden fazlası uygun olmayan şekilde reçeteleniyor ve temin ediliyor veya satılıyor. Tüm hastaların yarısı da ilaçlarını doğru şekilde kullanmıyor. Bu da hem hasta hem de devlet için mali bir yük oluştuyor. Ama hasta açısından bakıldığında bu durum sanki israf değilmiş gibi algılanabiliyor. Halbuki gereksiz ve yanlış ilaç kullanılması bunun başını çekiyor. Yapılan araştırmalarda görülüyor ki; ülkemizde eczanelerdeki ilaçların ortalama %7'si kullanım süresi dolduğu için çöpe atılırken, evlerde ise ilaçların %60'ının kutusu dahi açılmadan tarihi sona eriyor. Tüm bu çöpe giden ilacın maliyeti ise yaklaşık 500 milyon doları buluyor. Yani ilaçların uygun zamanda, uygun dozda kullanılmaması sonucu zamanımızı da paramızı da israf ediyoruz.
Beslenme sorunları da aslında israfa giden yolda bir gösterge. Obezite de, beslenme yetmezlikleri de sağlıkta israf sınıfında değerlendirilirken, sigara, alkol, ilaç/uyuşturucu bağımlılığı da aslında sağlığın israf edildiğinin bir diğer işareti. Hem bazı uyku bozukluğu sorunlarının, hem de bazı psikolojik problemlerin çözülememesinin de trafik kazalarına neden olduğunu düşünürsek trafik kazalarıyla da sağlıkta israf kendini gösteriyor.
*Medya etkili sanal hastalıklar
*Sanayi ürünü gıdaların promosyonu
*Katkılı gıdalar
*Tatmin olması güç beklenti düzeyi
*Tevekkül ve kanaat yoksunluğu
Mesai saatleri içinde aile sağlığı merkezlerine ya da diğer sağlık merkezlerine gitmeyebiliyoruz. Bu durumda akşam ya da gece saatlerinde acil servislere giderek asıl acil hizmete ihtiyacı olan hastaların ve hekimlerin de vaktini gereksiz yere alabiliyoruz. Bu da farklı bir boyutta israfa neden oluyor.