|

Sinemayı gençler ayakta tutacak

Beyoğlu’ndaki tarihi Atlas Sineması’nın 20 yıllık yöneticisi, yarım asırlık sinema emektarı Cevdet Pişkin, 37. İstanbul Film Festivali’nde onur ödülünün sahibi oldu. İstanbul’daki tarihi sinema salonlarının yok olmaya yüz tuttuğuna dikkat çeken Pişkin, “Bir kültür yok oluyor. Sinemacılıktan gelip bu işi yapanlar kalmadı. Sinemayı gençler yaşatacak” diyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 4/04/2018 Çarşamba
Güncelleme: 02:50 - 4/04/2018 Çarşamba
Yeni Şafak
Cevdet Pişkin
Cevdet Pişkin

Cevdet Pişkin, İstanbul’daki sinema tarihin son 50 yılına tanıklık etmiş biri. İstiklal Caddesi’nin ayakta kalan son tarihi salonlarından olan Atlas Sineması’nın 20 yıllık emektarı. Bundan 64 yıl önce İstanbul’a gelmiş ve önce Ar Sineması’nda, ardından 25 yıl Saray Sineması’nda çalışmış. Buradan emekli olduktan sonra geçtiği Atlas Sineması’nda ise 20 yılını geride bırakıyor. 76 yaşındaki Pişkin, bu yıl Perihan Savaş, Osman Şahin, Aram Gülyüz ve Arif Keskiner ile birlikte İstanbul Film Festivali’nde onur ödülünün sahibi oldu. Pişkin’e ödülü önümüzdeki Cuma akşamı yapılacak festival açılışında takdim edilecek.

FİLMLER BURADA İZLENİR

Atlas’ta ziyaret ettiğimiz Pişkin, birçoğumuz gibi tarihi sinema salonların yok olmaya yüz tutmasından şikâyetçi. Pişkin, bugün büyük salonların sinema sektörünün içinden gelenler tarafından değil, büyük holdingler tarafından işletildiğine dikkat çekiyor: “Eskiden sinemalar bir kültürdü. Şimdi bir holding oldu. Filmcilikten sinemacılıktan gelip bu işi yapanlar kalmadı. Fakat filmler, tarihi sinemalarda seyredilir. Atlas Sineması’nda 13 metre genişlik, 7 metre yükseklik başka bir yerde yok. Filmler en doğal haliyle izleniyor.”


TARİHİ SALONLARIN KOKUSU BAŞKA

Türk sinemasını belleğine hakim olan Cevdet Pişkin, “Sinemanın kokusu buralarda, İstiklal Caddesi’nde. Eskiden sinema günleri derlerdi, festival demezlerdi. Tünel’den Taksim’e kadar her yer ve herkes süslenir izlediği filmlerin kritiğini yapardı. Ben şahit olanlardanım. Şimdi o seyirciler de kalmadı. İstiklal Caddesi olmazsa İstanbul olmaz, buradaki sinemalar olmazsa da sinemanın zevki olmaz” diyor. Pişkin’e göre aradan geçen 50 yılda sinemayla birlikte izleyicisi de dönüştü. Önceden orta yaşlı ve yaşlılar seyirci skalasında yer bulurken şimdi salonların müdavimi gençler oldu. Pişkin, “Bu salonları öğrenci yaşatır. Öğrenci sinemaya geldiği müddetçe sinema hep ayakta kalır. Sinemayı ve özellikle tarihi salonları ayakta tutacak olan gençler ve öğrencilerdir” diyor.

  • Seyirci hassasiyeti kalmadı
  • Emekli olduktan sonra Türker İnanoğlu yönetimindeki Atlas Sineması’nın müdürü olan Cevdet Pişkin; “O gün baktığımız zaman insanlık başkaydı. Seyrettiğin filmler de salona gelen seyirciler de size bir şey veriyordu. Çok farklıydı. Şimdi öyle bir şey yok. Biz seyirciye seyirci bize saygı gösterirdi. Şimdi girerken de saygısız giriyor. Eski seyirciyi mümkün değil bulamayız. Şimdi salona girip içeride çekirdek yiyor, uygunsuz hareketlerde bulunuyor. Müdahale edemiyorsunuz, sana ne diyor. Sinemada biri bayılıyor bana ne diyor. Çok kaliteli bir müşterim vardı. Her hafta yeni filmi izliyordu. Bir gün salonda ölmüş. Film bitti, içeride biri uyuyor dediler, kimse müdahale etmemiş. Biz kaldırdık cenazesi” diyor.
#Sinema
#Cevdet Pişkin
6 yıl önce