Oscar ödüllü üç efsane oyuncusu Morgan Freeman, Michael Caine ve Alan Arkin’in başrollerini paylaştığı Son Macera (Going in Style), iddialı tanıtımların ardından bu hafta vizyona girdi. Kendisi de Hollywood’un ünlü oyuncularından olan Zach Braff’ın yönettiği film, banka soymaya karar veren üç ihtiyarın trajikomik hikâyesini konu ediyor. Yıldız oyuncuları ve iddialı tanıtımlarıyla dikkat çekse de Son Macera vasat hikâyesi, yüzeysel senaryosu ve durağan atmosferiyle beklentileri karşılamaktan uzak bir film.
Willie, Joe ve Al, üç yakın arkadaştır. Sıradan bir hayatları vardır ve emeklilik fonları kurumsal bir kazaya kurban gittiğinde, tüm yaşamları altüst olur. Ödenmesi gereken faturalar, icralar ve yaşadıkları diğer maddi sorunlar, onları hiç düşünmedikleri sona doğru sürükler. Tüm yolların tükendiği anda, 80’li yaşlardaki üç kafadar, tüm riski üstlenerek, banka soymaya karar verir.
Son Macera, her ne kadar bir banka soygununu konu etse de büyük ölçüde kahramanların kişisel hayatlarına yoğunlaşıyor. Her biri dünyadan el etek çekmiş üç eski dostun durağan yaşamını aynı durağanlıkta perdeye yansıtan yönetmen, filmle seyirci arasındaki ilişkiyi önemli ölçüde zaafa uğratıyor. Olay örgüsü, hikâye ya da senaryoya hiçbir katkısı olmayan rutin ayrıntılardan oluşurken, kimi sahneler filmin süresinin gereksiz uzadığı izlenimine yol açıyor. Çelik fabrikasından emekli üç arkadaşın ekonomik sorunları üzerinden bankacılık sistemini eleştiren yönetmen, sisteminin insanlarda yol açtığı yıkımları da yine mizahi bir üslupla dile getiriyor. Başarılı görüntü yönetimi, usta oyuncuların performansları ve finaldeki soygun sahnesi ise filmin artıları olarak öne çıkıyor.
