|

1 evet veren 10 yenilik alacak

16 Nisan’da millet Anayasa’nın bazı maddelerinde değişiklik yapılmasını onaylamak için sandığa gidecek. Referandumdan evet çıkması halinde 10 yenilik hayata geçecek. Parlamenter sistemin getirdiği çift başlılığın giderilerek istikrarı sağlayacak Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilecek olması en önemli yenilik olarak dikkat çekiyor.

Yeni Şafak
11:33 - 20/03/2017 Pazartesi
Güncelleme: 11:55 - 20/03/2017 Pazartesi
Yeni Şafak
1 evet veren 10 yenilik  alacak
1 evet veren 10 yenilik alacak
1- GENÇLER ÇÖZÜMÜ TERÖRDE DEĞİL SİYASETTE ARAYACAK

Milletvekili seçilme yaşı 25'ten 18'e iniyor.

  1. Gençlere siyasette alan açılıyor.
  2. Seçme ehliyetine sahip olan seçilme ehliyetine de sahip oluyor. Gençlerin bakış açısı daha fazla siyasete yansıyor.
  3. Siyasete hareket gelecek. Gençler sisteme, yanlışlara olan tepkilerini ve değişim taleplerini yasadışı örgütlere, marjinal gruplara üye olarak ya da dış destekli kalkışmalara meze olarak değil değil, siyasete katılarak gösterecek.
  4. Siyasete katılım sadece politika olarak değil, günlük hayatta da yöneticilik, girişimcilik, ekip çalışması, ülke yönetimi hakkında tecrübe gibi pek çok kazanım getiriyor.
2-TÜRKİYE'NİN HER KÖŞESİ MECLİSTE TEMSİL EDİLECEK

Milletvekili sayısı 550'den 600'e çıkıyor.

  1. Bu düzenlemeyle temsiliyet genişleyerek, artan nüfusun mecliste temsili sağlanıyor.
  2. Vatandaş kendi ilinde daha fazla temsilciye sahip olacak.
  3. Vekil başına düşen vatandaş sayısı azalacak, siyasette daha fazla temsil imkânı sağlanacak.
  4. Meclis güçleniyor kanunları hükümet değil milletvekilleri teklif ediyor.
  5. Kanun yapımında meclis iradesi ön plana çıkıyor.
  6. Meclisin bilgi edinme ve denetim yolları artıyor.
  7. Yazılı soruya hükümet üyeleri tarafından 15 gün içinde cevap verilmesi anayasal hüküm haline getiriliyor.
  8. Mecliste hazırlanıp kabul edilen kanunu cumhurbaşkanının geri göndermesi durumunda da son söz Anayasa mahkemesi gibi atanmışların değil milletin vekillerinin oluyor.
  9. Meclis kanunu salt çoğunlukla aynen kabul edip tekrar gönderebiliyor.
  10. Meclise ilk defa Hakimler ve Savcılar Kurulu için üye seçme hakkı getiriliyor.

3-SIK SEÇİM OLMAYACAK SEÇİM BÜTÇELERİ MİLLETE KALACAK

Cumhurbaşkanlığı seçimi ve Meclis genel seçimi 5 yılda bir aynı gün yapılıyor

  1. Meclis seçimleri 4 yılda birden 5 yılda bire çıkıyor. Yerel seçimlerle de birleştirildiği dönemlerde beş yılda sadece 1 kez sandığa gidilecek. Seçim görevlisi, pusulası, sandığı, güvenlik hizmetleri, okulların yıpranması gibi pek harcama bitecek. Milyarlarca lira milletin cebinde kalacak.
  2. Cumhurbaşkanlığı seçiminde ilk turda yüzde 51 oy alınamazsa iki turlu doğrudan seçim sistemi uygulanacak.
  3. 5 yıllık kesintisiz istikrar dönemleri geliyor.
  4. Halkın gündemi sürekli seçimlerle meşgul edilmiyor. Milletin arasına siyaset nedeniyle giren ayrılıklar bitiyor.
  5. Erken seçim ihtimali azalıyor, kriz çözme ve uzlaşma kültürü ön plana çıkıyor.
  6. Birlikte yapılan seçimler birlikte çalışma kültürünü de destekliyor.
  7. Cumhurbaşkanı veya meclis seçimi yenileme kararı verse dahi iki seçim aynı anda gerçekleşiyor
  8. Cumhurbaşkanına ve meclise, seçimleri yenileme yetkisi tanınıyor.
  9. Cumhurbaşkanı seçim kararı alabiliyor. Aynı şekilde meclis de beşte üç çoğunlukla seçim kararı alabiliyor.
  10. Cumhurbaşkanı erken seçim kararı alırsa kendi süresini de kısaltmış oluyor.
  11. Birlikte erken seçim, sistem krizini önlüyor ve uzlaşma arayışının güvencesi oluyor.
4-PARTİSİZLİK KANDIRMACASI SONA ERECEK

Milletin doğrudan cumhurbaşkanını seçmesi ile birlikte cumhurbaşkanının siy asi sorumluluğu doğuyor.

  1. Partili cumhurbaşkanlığı ile siyaset daha samimi ve reel bir zemine kavuşmuş oluyor.
  2. Seçilene kadar bir partinin başkanı olan liderlerin seçildikten sonra partisiyle bağlarının tamamen koptuğunu varsayan ve hiçbir inandırıcılığı olmayan yasalar değişiyor.
  3. Parti kurulları ve kanalları cumhurbaşkanlığı makamının halkla iletişimini ve ortak akıl ile politika oluşturmasını kolaylaştırıyor.
  4. Bu durum siyaset üstü konularda tüm partilerle çalışmaya engel olmuyor.
  5. Dolayısıyla seçime partili olarak girip seçilen cumhurbaşkanının partisi ile ilişiğinin kesilmesi gerçekçi değil.
  6. Cumhurbaşkanının partili olması seçildikten sonra bütün milletin cumhurbaşkanı olmasına engel değil. Bugünkü Başbakan ve Bakanlar partili.
5-HIZLI KARAR ALMA VE İCRAAT DÖNEMİ BAŞLIYOR
Başbakan'ın Cumhurbaşkanı onayı olmadan ilçe müftüsü bile atayamadaığı dönem bitiyor
  1. Belediye başkanlarının sorumluluk alanlarını pratik ve hızlı kararlarla yönetmesi gibi başkanlık sisteminde de milletin beklentilerinin hızla yerine getirilmesi mümkün hale geliyor.
  2. Başbakanın Cumhurbaşkanı onayı olmadan bir genel müdür ya da müsteşar hatta ilçe müftüsü atayamadığı dönem bitiyor.
  3. Cumhurbaşkanı, idari düzenlemeleri Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yapıyor.
  4. Temel haklar, kişi hakları ve ödevleriyle siyasi haklar ve ödevler konusunda kararname çıkaramıyor.
  5. Anayasada kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda kararname çıkaramıyor.
  6. Kanunda açıkça düzenlenen konularda kararname çıkaramıyor.
  7. Kararname ile kanunlar çeliştiğinde, kanun hükümleri uygulanıyor.
  8. Meclisin aynı konuda kanun çıkarması durumunda kararname hükümsüz hale geliyor.
  9. Kararnameler meclisin ve Anayasa Mahkemesi'nin denetimine tabi oluyor.
6-ÜLKEYİ BÜROKRATİK VESAYET DEĞİL MİLLETİN SEÇTİKLERİ HIZLI YÖNETECEK

  1. Cumhurbaşkanı üst düzey kamu görevlilerini kararnameyle atıyor ve görevden alıyor.
  2. Yeni yönetim işbaşına geldiğinde, hızla kendi ekibini kurup icraata başlama imkânına sahip oluyor.
  3. Atamalarda bürokratik gecikmeler ortadan kalkıyor.
  4. Performansa dayalı görev değişiklikleri hızla yapılabiliyor.
  5. Görevde ehliyet ve liyakat ön plana çıkıyor.
  6. Kurumlar ile ilgili idari düzenlemeler Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yapılıyor
  7. Kurumların yapısal dönüşümleri, benzer iş yapan birim veya kurumların birleşmesi kolaylaşıyor.
  8. Yeni teknoloji ve uygulamaların gerekli kıldığı kurumlar hızla hayata geçiriliyor.
  9. Kurumsal düzenlemeler ile uğraşmayan Meclis, esasa ilişkin konulara ve kanun yapımına daha fazla zaman ayırabiliyor.
  10. Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ile yerel tüzel kişiliğe sahip kurumlar kurulamıyor.
7-SORUMLU CUMHURBAŞKANI GELİYOR

  1. Cumhurbaşkanının “sorumsuzluğu” ortadan kalkıyor, yani “yetkili ama sorumsuz” olmaktan çıkıyor.
  2. Cumhurbaşkanına denetim ve cezai sorumluluk geliyor.
  3. Cumhurbaşkanı şu anki anayasaya göre Meclisin dörtte üç oyuyla yalnızca vatana ihanetten yargılanabiliyor.
  4. Yeni teklifle hakkında herhangi bir suç işlediği iddiasıyla soruşturma açılabiliyor.
  5. Hakkında soruşturma açılan cumhurbaşkanı erken seçim kararı alamıyor.
  6. Yeni sistemde cumhurbaşkanı meclise ve millete karşı sorumlu oluyor.
  7. Bugünkü sistemde cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemler yargı denetimine tabii değil.
  8. Yeni sistemde cumhurbaşkanının bütün iş ve işlemleri yargı denetimine açılıyor.
  9. Bütçe hazırlama ve sunma yetkisi cumhurbaşkanına veriliyor
  10. Bütçe kanunu teklifini hazırlayıp meclise sunma yetkisi cumhurbaşkanına veriliyor.
  11. Bunun dışında kanun teklifi verme ve yapma yetkisi mecliste.
  12. Bütçe Kanunu ile Kesin Hesap Kanunu aynı maddede birleştiriliyor, mecliste birlikte görüşülüp karara bağlanıyor.
  13. Bütçe kanunu mecliste onaylanmazsa, öncelikle geçici bütçe hazırlanıyor. Bu da olmazsa, bir önceki yılın bütçesi yeniden değerleme oranına göre artırılarak yürürlüğe konuyor.
  14. Böylece bütçe ile ilgili nihai karar meclise ait oluyor.
8-DARBECİLERİN UMUDU SIKI YÖNETİM TARİH OLACAK

  1. Sıkıyönetim uygulaması tarih oluyor.
  2. Olağanüstü Hal, 15 Temmuz hain darbe girişiminin sonuçları ve terör tehditleri de göz önüne alınarak, yeniden tanımlanıyor.
  3. Mevcut sistemde Bakanlar Kurulu yetkisinde olan OHAL ilanı, yeni sistemde cumhurbaşkanlığına veriliyor.
  4. OHAL ilanı aynı gün meclisin onayına sunuluyor.
  5. Meclisin OHAL'i uzatma, kısaltma ya da kaldırma yetkisi bulunuyor.
  6. Bu dönemde çıkan kararnameler üç ay içinde meclis tarafından onaylanmaz ise hükümsüz kalıyor.
  7. Cumhurbaşkanı OHAL ilanını ve OHAL kararnamelerini meclisin onayına sunduğu, meclisin OHAL'i uzatma, kısaltma ya da kaldırma yetkisi de olduğu için, meclisin bu konudaki denetleme gücü ve sorumluluğu ön plana çıkıyor.
  8. OHAL de olsa seçim süreci tamamen YSK'nın denetiminde gerçekleşiyor.
  9. OHAL terörle mücadeleyi hedeflediği için güveni artırıyor. Vatandaş güvenli bir ortamda özgür iradesini sandığa yansıtıyor.
9-YARGININ AYARLARIYLA KİMSE OYNAYAMAYACAK

Yargının bağımsızlığı ifadesine “tarafsızlığı”da ekleniyor

  1. Yargının bağımsız olması yetmez, tarafsız da olması gerekir.
  2. Tarafsızlığı anayasal hüküm haline getiriliyor
  3. Anayasaya eklenen bu ibare yargıya olan güveni arttırıyor.
  4. İleride yapılacak yargı düzenlemelerinde esas kabul edilecek.
  5. FETÖ ve benzeri terör yapılanmalarının yargı içinde güç kazanması engellenecek.
  6. Askeri yargı tümüyle kaldırılıyor. Sadece disiplin mahkemelerine izin veriliyor.
  7. Askeri mahkemeler sadece savaş halinde kurulabiliyor.
  8. Yargıda birlik geliyor. Asker ve sivil ayrımı ortadan kalkıyor. Vatandaşların hepsi aynı yargı kurumlarına tabi oluyor.
  9. AB müktesebatına uyumlu ve demokrasi standartlarını yükselten bir uygulama daha hayata geçirilmiş oluyor.
10-KİMİN HAKİM, SAVCI OLACAĞINI FETÖ DEĞİL MİLLET BELİRLEYECEK

  1. HSYK'nın yapısı ve seçim yöntemi değişiyor, adı Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) oluyor.
  2. Üye sayısı 22'den 13'e, daire sayısı 3'ten 2'ye düşüyor.
  3. Adalet Bakanı ve Adalet Bakanlığı Müsteşarı'nın mevcut durumu korunuyor.
  4. HSK'nın 4 üyesi, mevcutta olduğu gibi cumhurbaşkanı tarafından seçiliyor.
  5. HSK'nın çoğunluğunu oluşturan 7 üye ilk kez meclis tarafından, nitelikli çoğunluk ile seçiliyor.
  6. Meclise üye seçimi düzenlemesiyle demokratik meşruiyet güçlendiriliyor.
  7. Yargı kurumu üyeleri arasında seçime dönük rekabet ve gruplaşma son buluyor, meclisin iradesi öncelik kazanıyor.
  8. Yeni düzenlemeyle FETÖ tipi yapılanmaların HSK'ya etki etme imkanı ortadan kaldırılıyor.



#Cumhurbaşkanlığı
#Referendum
7 yıl önce