|
F.Bahçe ve Alex: Ayrılmaz ikili mi?

Sene başındaki olumsuz ve umutsuz tabloda hiçbir değişiklik olmadı. Beşiktaş yeni bir takım olmanın, bir ölçüde sıradanlaşmanın sıkıntısını yaşıyor.

Galatasaray ise sınırlı bir kadro yanında, yönetim ile teknik heyet arasındaki anlaşmazlıkların ocağına düşmüş durumda.

Üç büyükler arasında tek kıpırdanan takım Fenerbahçe.

Tabii ona kıpırdanma denebilirse...

Zira hep söylüyorum, Fenerbahçe kadrosu itibariyle ezeli rakiplerinden birkaç gömlek üstün. Anadolu takımlarıyla arasındaki makas ise gerçekten çok açık...

Rakibe az posizyon veren, orta alanı kontrol altında tutan doğru bir anlayışla sahaya çıktığında Fenerbahçe''nin Türkiye''de yenemeyeceği takım yok gibi...

Nitekim bugüne kadar Fenerbahçe''nin kötü gidişi Zico''nun takımı tanımak için harcadığı zamandan kaynaklandı.

Diğer yandan ya kendi başına ya da yönetimin telkinleriyle farkına vardığı birkaç çıplak gerçek sarı lacivertli takımı açıkçası felaketin eşiğinden döndürdü.

Bu gerçeklerden birincisi şu:

Alex gibi futbolcun varsa, tek santrforla oynamak neredeyse bir zorunluluk halini alır.

Alex gerçekten üst düzey bir futbolcu. Türkiye''de üç büyüklerden her hangi birini tek başına şampiyonluğa taşıyabilecek niteliklere sahip. Gol vuruşlarına, yaptığı asistlere ilişkin istatistikler Fenerbahçe gibi iyi oyunculardan kurulu bir takımda dahi işin yüzde 50''sini bu oyuncunun üstlendiğini gösteriyor.

Bununla birlikte Alex ağır bir futbolcu. Öte yandan fiziki mücadele, refleksleri arasında yer almıyor. Böyle olunca takım savunmasına katkısı hemen hemen hiç yok. İyi bir rakip karşısında orta sahada Alex''in yanında oynayan diğer futbolcuların iki misli efor sarfetmeleri gerekiyor.

Bu durumda ilk ve en etkili tedbir orta sahada futbolcu sayısını arttırmak oluyor.

Nitekim geçen yıl tüm kritik maçlarda Daum böyle bir tarzla sahaya çıkmıştı.

Zico da farkına varıp ya da uyarı alıp, gerçekleri biraz olsun gördükten sonra aynı yolu izlemeye başladı.

İkinci gerçek şu:

Bir takımda iki Alex''in olması mümkün değildir.

Daha doğrusu Alex''in olumsuz özelliklerini taşıyan, takım savunmasına katkısı olmayan bir orta saha oyuncusunu sarı-lacivertlilerin bugünkü bünyesi kabul edemez.

Örneğin ciddi bir rakip karşısında Alex''in yanında Tümer oynayamaz. Oynarsa takım bir iki deneme sonunda felaketle karşı karşıya kalabilir.

Zico, gariptir, bu yapılmazların hepsini birden yapmaya kalkıştı.

İki santrforlu düzene geçti ve Alex''in yanına Tümer''i monte etmeye kalktı.

Ve Fenerbahçe gerçekten felaketin eşiğinden döndü.

Zico, şu anda Daum''un sistemiyle oynayarak dengeyi sağladı. Bu takıma yapacağı her hangi bir katkı olduğunu sanmıyoruz. Eğer varsa, bunun ispat yeri Türkiye ligi deği, Avrupa''dır.. Fenerbahçe''nin asıl sınav alanı UEFA Kupası''dır.

Alex''li ilgili de şunu söylemekte fayda var: Bu futbolucunun önümüzdeki yıl Fenerbahçe''de kalıp kalmayacağı tartışma konusu yapılıyor. Elbette Alex giderse yeri kolay dolmayacak bir futbolcu. Ancak Alex''in olmadığı bir Fenerbahçe''de futbol anlayışının kökten ve olumlu yönde değişme ihtimalinin yüksekliğini gözardı etmemek gerek...

Servet...

Hep söylerim.

Eski Fenerbahçeli yeni Sivassporlu Servet bu ülkenin en iyi savunma oyuncusudur. Hem yerden hem havadan etkilidir. Adam markajını üst düzeyde yapar. Defansta alan ve adam kontrolünü aynı anda beceren özelliklere sahiptir. Duran ve yan toplarda ciddi bir gol silahıdır. Öylesine ki Fenerbahçe yan toplar ve kornerlerden gelen gollerle en etkili hücum dönemini onun forma giydiği günlerde yaşamıştır.

Ama şanssızdır Servet...

Bir yandan sakatlıkların diğer yandan iki aşırı şişkin egonun Daum''un ve Yanal''ın azizliğine uğramıştır.

Daha doğrusu, her futbolcunun başına gelebilecek hatalar onun başına gelince tüm bir başarısızlığın faturası Servet''e kesilmiştir.

Örneğin milli takımın İstanbul''da Ukrayna''ya kaybettiği maçta, Servet Shevchenko''yu durduramadı diye bir daha forma yüzü görmedi. Ama o maçta milli takım savunma güvencesini bir yana iterek saldırdığı, geride Servet''i tek başına bıraktığı, bunun ciddi kenar yönetimi hatası olduğu pek tartışılmadı.

Ve sonunda bu yıl içinde inanılmaz bir kararla Sivasspor''a satıldı.

Yeni takımında kedisini gösterince tekrar milli formayı kaptı...

Şimdi peşinde Trabzonspor ve Beşiktaş var.

Son derece doğal...

Fener yönetimi bu işe ne diyor acaba?

18 yıl önce
F.Bahçe ve Alex: Ayrılmaz ikili mi?
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı
Yangından mal kaçırma: Terör örgütü ABD’den tanınma istiyor!
Unutma sakın!