|
Evet sokağa çıkamayacak hale geleceksiniz!
Bu bir tehdit değil.
Yeryüzündeki tüm Siyonistler
her geçen gün nefrete dönüşen
büyük bir öfkenin hedefindeler
artık. “Nefret” diyorum evet.
Adını koymak gerek
. Tanımlamayı yaparken de
net olmalıyız
. Dünyaya bu nefreti
İsrail ve destekçileri
saçtı.
Bugün Gazze’de, anne karnındaki bebekler dâhil
binlerce Müslümanı
acımazsızca katleden Yahudilerin, atalarının
1940’lardaki büyük acılarının
arkasına sığınamayacağını ve
Nazilerden bir farkları olmadığını
artık tüm dünya gördü. Batı’dan yükselen büyük öfke, Siyonizm’in
tüm insanlığı baskıladığı soykırım endüstrisinin
iflas ettiğinin ispatı aynı zamanda.
İsrail’in, -7 Ekim’den bu yana geçen 205 günde-
2. Dünya Savaşı’ndan
beri elde ettiği
“kazanımlar” sosyolojik olarak
eksiye geçiyor
ilk defa. İmajı, itibarı dağılmış ve
Gazze ile birlikte tüm insanlığı
da öldürmeye ant içmiş
katiller sürüsünden mülhem
bir İsrail devleti var ortada. En mühimi de
Siyonizm’in ABD toplumu üzerindeki hakimiyeti zayıflıyor
ve İsrail’in, İsrail dışında ve Siyonist düşünceye sahip olanlar haricindeki
tabanı güç kaybediyor.
Vicdanlı, insanlıktan taviz vermeyen ve
aklı başında Yahudiler de yaklaşan öfke dalgasını görüyor
ve artık sokaklara taşıyorlar.
Siyonist düşüncenin devlet sistematiğinin her kademesinde kök saldığı ve
kültürel hegemonyasını esir aldığı
Amerika’daki üniversitelerde yapılan İsrail karşıtı gösteriler,
tarihin akışını değiştirecek etki
yi gösterir mi emin değiliz. Ancak büyük bir cesaretin ve anti-Siyonist başkaldırının işaret fişeği olduğu ortada.
Ne dedi
katillerin başı
Netenyahu: “ABD üniversitelerindeki gösteriler çok korkunç. Bu protestolar acil durdurulmalı.” Güç zehirlenmesinin zirvesinde olan
Netanyahu’nun paniği ABD’yi harekete geçirdi
ancak ters tepti.
Önceki hafta Columbia Üniversitesi’nde başlayan İsrail karşıtı gösteriler
Amerika genelindeki onlarca üniversiteye
çoktan yayıldı. Kaliforniya’dan Massachusetts’e kadar
16 eyalette 30’dan fazla okulda
öğrenciler Gazze için onurlu bir duruş sergiliyorlar. Netanyahu’nun “acil dağıtılmasını” istediği protestolarda polis
500’den fazla
öğrenci ve akademisyeni tutukladı.
Amerikan polisinin, Emory Üniversitesi Felsefe Bölümü Başkanı
Profesör Noelle Mcafee’e ters kelepçe taktığı
, aynı üniversitenin Ekonomi Profesörü
Caroline Fohlin’i yerlerde sürüklediği
anları izlemişsinizdir. Yeni Şafak’ın Instagram hesabında
milyonlarca izlendi
. Tam da yeri gelmişken; Boğaziçi Üniversitesi’nin
Batılı düşünceyi sözde benimseyen
ve ona öykünen ancak bilimi kendi çıkarlarına alet edip, öğrencileri,
ideolojik iktidar alanlarını korumak için kullanan sözde akademisyenleri
ne Gazze için kampüslerinde gördük ne de Gazze’ye destek olurken ters kelepçe yapılıp
yerlerde sürüklenen Amerikalı meslektaşlarına destek açıklamalarını okuduk
. Sonuçta
boyaları bir kez daha döküldü
.
Lakin Amerikan üniversitelerinden yükselen İsrail karşıtı öfke
küresel bir intifadaya dönüştü
artık. Siyonist düşüncenin teorisyeni, günümüzdeki akıl hocası Noah Harari bile işin farkında. Soykırımın ilk aylarında, Japon televizyon kanalına verdiği röportajda, -Hamas’ı bahane ederek- İsrail’in
Gazze’de nükleer silahlarını kullanmak zorunda kalabileceğini söyleme cüretini gösteren
Noah Harari, Haaretz’deki makalesinde
Netanyahu’yu hedef tahtasına oturtmuş
: “Altı ay süren savaşın ardından rehinelerin çoğu hâlâ tutsak ve Hamas hâlâ ayakta. Fakat Gazze Şeridi harap olmuş durumda, binlerce insan öldürüldü ve nüfusunun çoğu açlıktan ölmek üzere olan mülteciler haline geldi. Gazze ile birlikte İsrail’in uluslararası itibarı da yerle bir oldu. Artık eski dostlarımızın birçoğu tarafından bile nefret edilir ve dışlanır bir hale geldik. Filistinlilere karşı davranışlarımızı değiştirmezsek, kibrimiz ve intikam hırsımız bizi tarihi bir felakete sürükleyecek.”
Ülkemizde birileri
Harari’nin Gazze’yi savunduğunu
ve insani yaklaşım sergilediğini
vitrinlere koyup “satmadan”
altını çizelim. Harari’nin Siyonist düşüncesi yerli yerinde duruyor ve Netanyahu’ya “Başladığın işi (Hamas’ı) bitiremedin, rehineleri kurtarmak için yaptığın operasyonlar başarısız oldu, bu arada sivilleri öldürüp Yahudilerin nefret objesi yaptın” diyor açıkça. Sonrası ise zaten herkesin öngörüsü. “İsrail için tarihi felaket kapıda!” Bu bir korku.
Köprüden önceki son çıkış
ın uyarısı. Kendisini
soykırımdan soyutlamayan
ve açıkça
karşısında durmayan
başta İsrail vatandaşı Yahudiler olmak üzere herkesin
insan içine çıkamayacağı
bir dönemin sancıları yükseliyor. Bakın “sadece Yahudiler” demiyorum,
soykırımın aktörleri belli
. Ancak destekçileri hatta seyircileri de Gazze’deki vahşet sonrası yükselen insani
öfkenin hedefinde olmaktan kaçamayacaklar
.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Irak dönüşü verdiği röportajda, “
İslâm dünyası
bu soykırımlara varan katliamlar zincirinin oluşturduğu titremeyle
kendine gelmezse
,
reflekslerini tamamen kaybetme tehlikesiyle yüzleşir
” demişti. Tam da şu günlerde. Siyonist düşünce
vicdanlarda sığınacak ruhsuzluk
ararken, Batı dünyası ve Amerika’da halk, özellikle de gençler İsrail’i adeta silkelerken
seyirci koltuklarına gömülen Müslüman devletlerin
payına mahcubiyet ve acizlikten fazlası düşmez mi? Londra’da yaşayan bir dostum, “Vicdanlı ve artık resmen İsrail karşıtı olan genç İngilizler, Gazze’de Müslümanların hunharca katledilmesi karşısında
İslam ülkelerinin duyarsızlığına
ve özellikle de Arap dünyasındaki
vurdumduymazlığa da öfkeliler
” dedi. Şu aktarım karşısında ne diyeceğimi şaşırdım. Sahi
İsrail karşıtı ve Gazze yanlısı Batılı öfke
,
duyarsız Müslümanlara yönelince
ne diyeceğiz ne yapacağız?
#Gazze
#Filistin
#İsrail
#Batı
#ABD
#gösteri
#İslam dünyası
#Recep Tayyip Erdoğan
#soykırım
#Binyamin Netanyahu
11 gün önce
Evet sokağa çıkamayacak hale geleceksiniz!
Korku zamanı
Boykotta kafalar neden karışık
Kimin enflasyonu
Terör örgütü elebaşı olarak İsrail portresi…
Hamas’ın ateşkesi kabulü ve İsrail’in Refah Operasyonu