Sakin olun, heyecanlanmayın, müttefiklerimizle(!) havada anlaşmışız, masada da olacakmışız ama kimsenin toprağında gözümüz olmayacakmış, sadece kendi topraklarımızı koruyacakmışız.
hakiki
sınırlarına ulaşması engellenecekmiş, o zevkten mahrum bırakılacakmış
, endişelenmenize gerek yokmuş.
, belki bir şeyler kazanır diye boşuna telaşlanmışsınız!...
…
diyen, iç mihrakları iyi takip edin, neyi niçin söylüyorlar, gerekçeleri nedir, ne demek istiyorlar, anlayın dertlerini, ona göre tavır alın, dostu düşmanı tanıyın.
umuduyla, kendi yaptığımız minareleri yıkmaya gelen canavar sürüsüne dahil olduk, o mahkumiyet yarası bir yanımızda duruyor, bunu biliyoruz.
Zalim,
ayarını yapmış, elini koymuş tetiğe, çevirmiş namlusunu
ama kimsenin toprağında gözü de yokmuş!...
Şimdi hatırlamıyorum, birisi demişti,
diye.
Vallahi adam haklıymış…
,
üzerinde, resmi anlaşmalardan mütevellid hukuku var, daha sonra yapılan
var, hileyle elinden alınan toprakları var.
Yeryüzünde inşa edilmiş her kubbeli binanın temelinde
emeği var, alın teri var, söyleyeceği sözü var.
diyenlerin niyetini okuyun, niyet okumak helaldir, böyle durumlarda
Uluslararası geçerliliği olan, karşılıklı imzalarla garanti altına alınmış antlaşmalardan bahsediyoruz,
söz konusu olunca mı zaman aşımına uğruyor bu metinler?
diyenlerin dayanağı
imzalanan
değil mi?
ki
,
ilgili maddelerine itiraz edildiği için yenilenen bir anlaşmaydı,
yerine konuldu,
de işine geldiği için
,
hakları bir nebze olsun iade edildi.
Peki,
yarım kalan
sınırlarının tamamlanması için açık kapı bırakan ve
imzalanan
ihlaliyle
uğradığı zararlar ne olacak?
Hani
un durumu, hani yasa dışı silahlı çetelerin yol açtığı zararların tanzimi, hani suçluların karşılıklı olarak iade edilmesi, hani nerde?...
,
işine gelmeyen şeyleri
kılıfıyla
değiştirip uyguluyorsun ama
aleyhine olan şeyleri daha sonra
yapmış olsan da değiştiremiyorsun, uygulayamıyorsun.
Neden?
Çünkü her iki masanın horozu
de ondan!...
, yakın zamandaki
çıkışını,
olarak okumanızı tavsiye ederim, çok isabetli olur.
karşı içeriden yükseltilen tepkileri hatırlayın, sebebini düşünün,
nasıl bir
alındığını göreceksiniz.
dışında herkesi mutlu eden
savunma görevini üstlenen
bürünmüş
,
konusundaki endişelerini anlayın, hissedin, koklayın, ne bileyim bir şeyler yapın işte!...
Herkes biliyor değil mi,
,
yıkılacağını,
göre,
bin kere
girme hakkının olduğunu, herkes biliyor.
Gelin görün ki, dışarıdan çok içeriden tepki var
…
Neden?
Çünkü
elde edilecek en küçük bir kazanım bile,
sonu demek de ondan.
Sanki,
tersine çeviren asker,
kalma özgür tugaylarda yetişti, manastır ahalisinden ders aldı, talim terbiye gördü.
Sanki,
tersine çeviren asker,
, böyle de transparan bir gerzekliğe imza attı!
diyen bir sürü geri zekalıyı ben mi dinledim sadece, rastlamadınız mı bunlara?
derken,
mevcut sınırlarının korunmasını kastetmiyorlar, onlara göre
, sınır dışına taşmaması için karşıdakilere verilmiş bir teminat,
karşı alınmış bir önlem…
,
,
önünde toplanıp,
dövizleri açanların ve açtıranların teminatı.
, vatanın değil, rejimin teminatı, onun için önemli, onun için kutsal.