Hüsnü Mahalli aradı: “2. Suriyeli Gurbetçiler Konferansı''nı izlemek için Şam''a gitmek ister misin?”

Hem Şam''ı çok özlediğim hem de Misak-ı Milli sınırları dahilinde kalan siyasi tartışmalardan biraz uzaklaşıp daralan ufkumu genişletmek istediğim için hemen kabul ettim.

İki gündür Hüsnü Mahalli, Ekrem Kızıltaş ve Bulgaristan Televizyonu''ndan Nihal hanımla Şam''dayım.

Hasret giderme işi tamam, fakat Türkiye''nin iç meselelerinden uzaklaşmak bir türlü mümkün olmadı.

Nasıl uzaklaşabilirim ki?

Türkiye''nin meseleleri olmuş Suriye''nin meseleleri.

Burada herkes cumhurbaşkanlığı seçimini, askerin tavrını ve Suriye dostu AK Parti hükümetinin durumunu merak ediyor.

Merak ne kelime?

Millet, Türkiye''nin selameti için yanıp tutuşuyor ve güzel haberler almaya, iyimser değerlendirmeler duymaya can atıyor.

Sorulara cevap yetiştiremiyoruz.

Kim nerede bir Türk yakalasa, “Ne olacak bu memleketin hali?” diye soruyor.

Bahçesinde Sultan Vahdeddin''in medfun olduğu Süleymaniye Camii''nin önünde bizim Adem Özköse''yle karşılaştık, o anlattı: Arapça eğitimi için Suriye''de bulunan Türk öğrencilere hocaları Türkiye''deki son siyasi gelişmeler soruyor ve sözlü imtihanlarda da bu konuda bir şeyler söylemelerini istiyorlarmış.

Gerçek Hayat dergisinin Suriye temsilcisi olan Adem, geçenlerde üstad Cevdet Said''i ziyaret etmiş, onun da 1 numaralı gündem maddesi Türkiye''deki son siyasi gelişmelermiş; “Bütün Suriye, bütün Araplar, bütün İslam dünyası Tayyip Erdoğan''ın arkasında… Tayyip Erdoğan herkese demokratik mücadele dersi veriyor…” diyormuş.

Türkiye''ye gösterilen bu muazzam ilginin temelinde, Hüsnü Mahalli''nin Arap basın-yayın organlarında ve Arap siyaset koridorlarında verdiği destansı mücadele yatıyor.

Arap kamuoyunun Türkiye ile ilgili ön yargılarını yıkan, Türkiye''ye muhabbeti ve Türkiye''den beklentileri ayyuka çıkaran, siyasetçileri Türkiye ile içli-dışlı olmaya teşvik eden, Türkiye-Suriye yakınlaşmasından Ekmeledin İhsanoğlu''nun İslam Konferansı Genel Sekreteri seçilmesine kadar birçok önemli gelişmede aktif rol oynayan Hüsnü Mahalli, bizde Suriye''nin ve Arap dünyasının sesi olarak görülürken, burada Türkiye''nin sesi olarak görülüyor ve herkes ona dikkatle kulak kesiliyor.

Gurbetçiler Konferansı''nın yapıldığı Ebla-Cham Oteli''nin lobisinde Suriyeli bakanlar Hüsnü Mahalli''yi bir kenara çekip, hararetle Türkiye''yi soruyorlar.

Başkan Esed de her fırsatta Hüsnü Mahalli ile uzun uzun Türkiye''yi konuşuyormuş.

Suriyeli devlet adamları eskiden Türkiye''nin açıklarını ararlardı, şimdi ise “Aman Türkiye''nin başına fena bir iş gelmesin, inşallah bu krizi de aşıp selamete çıkar Türkiye” havasındalar.

Nereden nereye gelmişiz…

Cenab-ı Allah''a sonsuz şükürler ediyor ve Suriye ile Türkiye''nin müşterek kahramanı olarak gördüğüm Hüsnü Mahalli''ye hepimiz adına can-ı gönülden teşekkür ediyorum.

Allah senden razı olsun Hüsnü Mahalli.