|
Trump’ın kırdığı rota

Roma'dan selamlar... Çarşamba günü buraya bir konferans için vardığımda, şehirden hızlı bir Trump rüzgârı esip geçmişti. ABD Başkanı'nın günübirlik ziyaretinin, aşırı güvenlik önlemleri ve trafik düzenlemeleri sayesinde ortalığın nizamını bozduğundan sızlananlar vardı. Öte yandan elbette ziyarete damga vuran Vatikan buluşmasının yankıları da sürmekte... Yarım saatlik Papa-Trump görüşmesinin önü arkası ekranlarda mercek altına alınırken, detaylar heyecanla tartışılıyor. Hatta hemen karşımdaki televizyonda dönen kanalda “buzlar eridi mi erimedi mi?” babında bir manşet çerçevesinde hararetli bir program var. Nitekim Trump'ın göçmenlerden iklim değişikliğine uzanan farklı alanlardaki bazı görüşlerinden, Papa'nın hoşlaşmadığı herkesçe malum.



Bununla birlikte, söz konusu görüşmede uslu ve saygılı bir görünüm çizen Başkan'ın kısa günden yanına kar kalanı kimse tam olarak bilemiyor ancak dışarıya verilen mesaj “barış” çerçevesinde şekilleniyor.



BARIŞ TEMALI TUR


Barış söylemi, Trump'ın çizmiş olduğu deniz aşırı ilginç rotanın önceki ayaklarında da öne çıktı. Bu bağlamda Vatikan evvelinde yapmış olduğu duraklara kısaca bakacak olursak, öncelikle uzun zaman Müslümanlara karşı tavır takınmış olan ABD Başkanı'nın, turunu Suudi Arabistan'dan başlatması elbette enteresandır. Üstelik bu noktada, Trump'ın sadece İslam kapsamında olmayıp S. Arabistan özelinde yaptığı bazı saldırıları da hatırlayacaksınız. Dolayısıyla ortada bir değişim çabası olduğu inkâr edilemez. Gerçi bunun ilk belirgin emarelerini Mart ayında hissettiğimizi de not düşelim.



Trump'ın rotayı bu şekilde kırmasının nedeni niçini nedir diye kısaca bakarsak da, buluşmalarda bahsi geçen teröre karşı mücadelenin yanı sıra herhalde başka unsurlar da var olsa gerek. Hatta belki de terörle mücadele, o diğer unsurları tamamlayıcı niteliktedir. Örneğin, söz konusu ziyarette iki ülke arasında yapılan dev silah satışı anlaşması, iki tarafın da yüzünde güller açtırdı. Ekonomiyi coşturma vaadiyle göreve gelen Trump, ülkesine en azından bu vesileyle iyi para kazandırırken, bazı yatırımlar üzerinde de görüşmeler gündeme geldi. S. Arabistan tarafından bakarsak da, Obama döneminin sonlarında getirilen ağır bomba satışı kısıtlamasıyla gerilen ipler şimdi yeniden normalleşiyor gibi duruyor.



Peki böylesine büyük bir silah satışı, para pul bir yana bölgedeki dengeler açısından ne anlama gelir dersek, ortaya özellikle Yemen'deki bitmek bilmeyen savaşa dair endişeler çıkıyor. Zaten Obama'nın S. Arabistan'a getirdiği ilgili kısıtlama da, Yemen ile ilgili değil miydi? Buradan bir ek bağlantıyla ise mantık, diğer ortak endişe ya da çıkar noktası olan İran'a ilerliyor. Zira İran'a olan zıtlığını her vesilede belirten Trump'ın karşısında, aynı hisleri paylaşan bir Suudi Arabistan olduğuna şüphe yok.



MEKİK DOKUDU


Ortadoğu'da start veren turun ikinci ayağını teşkil eden İsrail'de de barış mesajları sarf eden Trump, kendisinin iki tarafın huzura ermesi için elinden geleni bizzat yapacağını belirtti. Filistin'in ekonomik sorunlarına çözüm bulunmasını önemsediğini belirten Başkan'ın, Netanyahu'nun yanı sıra Mahmud Abbas ile bir araya gelmesi de ilgiyle izlendi. Öte yandan Trump'ın, Hamas'ı da işaret ederek aşırılıklara düşman kesildiğini özellikle vurguladığını bu noktada unutmamak gerek. Bu arada şüphe yok ki ABD için İran mevzuu, gerçekleşen söz konusu görüşmelerde olduğu gibi, İsrail ile sürecek ikili ilişkilerde temel bir ortak payda olmayı iyiden iyiye sürdürecek.



Peki Netanyahu ve Abbas ile yapılan görüşmelerden ve tüm bu mekik diplomasisinden elde kalan nedir diye sorgularsak da, o dilden düşmeyen barış sözcüğünün içinin pek de doldurulmaması nedeniyle, Filistin'in özgürlüğe dair umutlarını pekiştirecek bir gelişmenin olmadığı kanaatindeyim. Umalım ki zaman yanıltsın…



Ve tüm bunlar bir yana, Filistin'in acısını da, dünyanın başka dertlerini de kaleminden yıllarca düşürmeyen, her daim adalet ve doğrunun peşinde olan kıymetli Akif Emre'yi bu hafta kaybetmiş olmanın üzüntüsünü yaşıyoruz. Gazetemiz Yeni Şafak'ın ve ayrıca böyle önemli bir düşünürünü kaybeden ülkemizin, kısacası hepimizin başı sağ olsun. Yeri asla doldurulamayacak.


#ABD
#Donald Trump
#Roma
#Ortadoğu
#Akif Emre
7 yıl önce
Trump’ın kırdığı rota
Suudi Veliaht Prensi ve OPEC+ grubu lideri Selman hangi cesaretle Biden’a çemkirdi?
Demokrasinin açmazları
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı