|
Bir parçalı da bizden olsun
Salih Tuna kardeşimiz
kaleme almıştı; parçalı ama bütün, bütünlüğü temel fikirde; hakkın, adaletin ve öz değerlerin yanında yer almasında.


Sayın Gülay Göktürk'ü üzen, bir manada küstüren haksız davranış karşısında şöyle diyor Salih Tuna:



“Ah keşke

Sabah

'ta veya

Yeni Şafak

'ta yazmaya başlasa. Zira, onun yazmadığı bir ülkede bütün yazılar eksik kalmış demektir.

Gülay Göktürk

'ün tekrar yazmaya başlaması için izninizle şuracıkta imza kampanyası başlatıyorum. İlk imzayı da haliyle ben atıyorum. Buyrun gerisi gelsin…”



Ben de bu imza kampanyasına katılıyorum.



Gülay hanımla her konuda aynı düşüncede olmamız elbette şart değildir; onun sahip olduğu mertlik, adalet, vicdanlı davranış, cesaret, akl-ı selim gibi erdemlerini takdir etmemek en azından renksizlik olur; bizim ise elhamdülillah hem rengimiz hem de kıblemiz vardır.



ABD ve Rusya Anlaşmışlar


ABD önce eveledi geveledi, ağzındaki baklayı zamanı gelinceye kadar çıkarmadı, Türkiye'yi oyaladı, sonunda “PYD bize göre terörist değildir” deyip çıktı. Suriye'nin Kuzey (Türkiye ile ortak) sınırını kontrol altında tutmak, İslam dünyasını derleyip toparlama kabiliyetine sahip Türkiye'yi bu dünyadan ayırmak, kolayca yönetebilecekleri ve istediklerini alabilecekleri yönetimleri iktidara getirip orada tutmak, herkes için adalet isteyen İslam'ı dünya düzeninde etkisiz kılmak gibi konularda ABD ile Rusya'nın anlaşmaya vardıkları ortaya çıktı. Fiilen de baştan beri DAİŞ'i gösterip ılımlı muhalefeti vurdular.



ABD şimdilik PYD'nin terörist olmadığını ve aralarında ittifak bulunduğunu açıklamış bulunuyor, ama onun açıklamadığını bundan bir ay kadar önce (17 Ocak'ta) PKK sözcülerinden Cemil Bayık açıklamış, “Biz ABD ile ortağız” demişti:



“…Barış sürecinde birine ihtiyacımız var. ABD bunu yapabilir. Kobani'de ABD bizim ortağımız onlar da IŞİD'e karşı savaşıyor, biz de. ABD, yakın doğuda bizsiz

siyaset

yapamaz… Eğer Kürtler

Suriye

bölgesinde daha güçlü olurlarsa

Avrupa
Rusya

'ya olan enerji bağımlılığından kurtulabilir. Enerjinin

Akdeniz

'e giden yolu

Rojova

'dan geçiyor. Bu yol eğer garanti altına alınırsa Avrupa rahat bir nefes alır”.



Bu açıklama, yalnız ABD'nin değil, BM'in ve AB'nin de Suriye'de Rusya mezalimine niçin ses çıkarmadıklarını ortaya çıkarıyor.



CHP'nin Tavrı


Ana muhalefet lideri parmağını sallayarak haykırıyor: “Türkiye'yi Ortadoğu'da savaşa sürüklemek ihanettir, başka ülkelerin askerlerini Türkiye'den Suriye savaşına sevketmek ihanettir…”



Liderin önceki açıklamalarından biliyoruz ki onun çözüm projesi şöyledir: Esed'le yeniden dostluk kurmak, Türkiye'ye sığınmış bulunan milyonları, akıbetleri ne olursa olsun aldırmadan geri göndermek, diğer komşular ve müttefiklerle de -onlara engel ve problem teşkil etmeyerek- sıfır problem yaşamaktır. Yani zalim dünya düzeni kurucularına teslim olmak, mafya babalarının tetikçileri veya köleleri gibi roller üstlenmektir.



Şimdi Türkiye ne yapsın?



Denize düşünce sarıldıklarının yılan olduğu anlaşılıyor, aynı denize düşenler ellerindeki imkanlara birlikte sarılsalar kurtulacaklar ama onlarda da “birlik ve beraberlik ruhu” yok, liderler hain, halklar pasif.



Her şeye rağmen Türkiye zalim düzen kurucularına teslim olmayacak, en az zararla en fazla meşru faydayı elde etmek için gece gündüz çalışacak.


#Gülay Göktürk
#salih tuna
#Yeni Şafak
#chp
8 yıl önce
Bir parçalı da bizden olsun
Kara dinlilerle milletin savaşı
Bereket
Azınlığın zenginliği ile 1 Mayıs'ın yoksulluğu
Tadımlık hile
Öğrenci hareketleri: İsrail’e karşı ama düzene karşı mı?