Avrupa Birliği'nin toplam makro büyüklüğü içerisinde küçük bir payı olan Yunanistan, 5 Temmuz Pazar günü gerçekleşen Referandum'dan 'hayır' kararı çıkması ile, Avrupa Birliği tarihi açısından, beklenenden çok daha karmaşık bir sorun demetine dönüştü. Avrupa Birliği'nin önde gelen uzmanları, dünyanın saygın finans kurumlarının ekonomistleri, analistleri, saygın akademisyenler,
kimse Yunanistan'ın iflası nasıl önlenecek, Yunanistan ile kreditörler arasında yeni bir ekonomik toparlanma paketinde nerede uzlaşılacak, Yunanistan Euro Bölgesi içerisinde tutulabilecek mi; şu an için yaşını, başını almış insanların dahi bir fikri yok.
Yunanistan meselesi uluslararası ekonomi çevrelerinde öyle bir tartışma konusuna bürünmüş durumda ki, Uzak Doğu ve ABD borsalarını bile etkiliyor. Tabii, işin bu tarafı beni bir hayli tebessüm ettiriyor. Çünkü, Yunanistan Krizi'nin Asya ve Amerikan borsalarını etkilemesi meselesini bir hayli 'zorlama' buluyorum. Bu arada, Türk
iye'de 63. Hükümet'in kurulmasına yönelik koalisyon senaryoları, Suriye sınırında artan hareketlilik ve sıcaklık, Türkiye'nin öncelikli konuları bile 'Yunanistan' başlığının gölgesinde kalmış durumda.
Siz bu satırları okurken gerçekleşmiş olacak Euro Bölgesi ülkelerinin liderlerinin bir araya geleceği Brüksel'deki toplantıya, biz bu satırları yazarken, Yunanistan Başbakanı Çipras'ın yeni bir öneri paketi vermek üzere, son rötuşları yaptığı konuşuluyordu.
Bu duyumlar doğru çıkmaz ve anlaşma ümidi oluşmaz ise, Yunanistan'da ekonomik sistemin 48 saat sonra bütünüyle çökebileceği konuşuluyor.
Esasen, Çipras'ın referandumdan galip çıkması, sanılanın aksine, şimdi makul bir geri adımla, taviz vererek, kreditörlerle anlaşmasını daha da kolaylaştırmış durumda. Nitekim, gerek pazartesi, gerekse de dün bir araya gelen
Almanya Federal Başbakanı (Şansölye) Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, yumuşak dille mesaj vermeyi tercih ettiler
. Merkel, Yunanistan için zamanın daraldığını söylemekle birlikte, referandumun sonucunu kabul ettiklerini dile getirerek, müzakere kapısının açık olduğunu tekrar etti. Keza, referandumun sonucuna saygı duyduklarını dile getiren Hollande, “Yunanistan'la müzakereler için kapılar açık” ifadesini kullandı.
Kimi, AB liderleri, açıklamaları ile 'kötü polis' rolü üstlenmiş olsalar da, Yunanistan'ı hep kollayan Fransa'nın çabaları ile, siz bu satırları okurken, AB liderleri ile Yunanistan arasında olumlu yönde bir mesafe de alınmış olabilir.
Olumlu gelişme ile, parite yeniden 1,10-1,14 dolar
Dünkü liderler zirvesinden ne çıkacağını kestiremeden, bu satırları kaleme aldığımız dakikalarda, euro dolar karşısında, 1,10 doların altında seyretmekteydi. Malum, dolar euro karşısında güçlenip, euro dolar karşısında 1,05 doların dahi altına gerilediğinde, ABD'nin ihracatı ivme kaybedip, başta Almanya, Euro Bölgesi ülkelerinin ihracatı ivme kazanmıştı.
ABD'li yetkililer, hatta Başkan Obama, doların değer kazanmasından memnun olmadıklarını dile getirdiğinden bu yana, parite 1,10-1,14 dolar aralığına dönmüştü
. 5 Temmuz Pazar günü, Yunanistan'daki referandumdan 'hayır' çıkınca, parite tekrar 1,10 doların altına sarktı. Türk ihracatçısı ve turizmcisi açısından, paritenin 1,10-1,14 dolar aralığında olması, hatta euronun tekrar değer kazanması çok önemli.
Bu nedenle, Euro Bölgesi liderlerinin Brüksel'deki zirvesinden Yunanistan'la anlaşma noktasında 'olumlu' bir tablo çıkarsa, parite tekrar 1,10 doların üzerine gelebilir. Ancak, bizim bu satırları yazdığımız dakikalarda, Dolar Endeksi, 96,30 puan seviyesinde başladığı bu haftanın ilk işlem gününü de yine 96,30 puan düzeyinde kapattı ve dün sabah yine 96,30 puandan işlem görüyordu. Ancak, liderler zirvesine yakın Dolar Endeksi 97 puanın üzerine çıktı ve bu durumda euro da 1,10 doların altına geldi.
O halde, liderler zirvesinden
mutlu bir tablo çıkarsa, parite yeniden 1,10-1,14 dolar bandına geri dönecek; tersine liderler zirvesinden büyük bir gerginlik çıkar ise ve bunun sonucu olarak, Dolar Endeksi 97,72 ve 98,12 puanları kırar ise, ne yazık ki,
euro dolar karşısında tekrar 1,08-1,04 dolar bandına gelebilir.
Yunan ekonomik sistemi çökebilir
Bu satırları yazarken, bir taze haber daha geldi ve referandum öncesi müzakerelerde ödünsüz tavrı nedeniyle 'istenmeyen adam' ilan edilen ve pazartesi günü istifa eden eski Maliye Bakanı Varofakis
yerine görevi üstlenmiş olan
Çakalotos'un
Euro Bölgesi maliye bakanlarına (Eurogroup) yeni bir teklif vermediği öğrenildi.
Bu durumda, gözler Yunan Başbakanı Çipras'a çevrilmiş durumda. Uluslararası haber ajanslarının topladığı bilgilere göre ise, Yunan bankaların birkaç gün daha kapalı kalmasını sağlayacak bir kararname yayınlanması gündemde. Avrupa Merkez Bankası'nın Yunan bankalarına sağladığı 'Acil Likidite Yardımı'nın tavanını artırmaması durumunda,
29 Haziran'dan beri kapalı olan Yunan bankalarının sıkıntının süreceği belirtiliyor. Yunan Ekonomi Bakanı ise, bankaların elindeki mevduatların yalnızca birkaç gün daha yetebileceğini açıkladı ve adının açıklanmasını istemeyen bir üst düzey banka yetkilisinin ifadesi ile, anlaşma olmazsa, ülkenin bütün kredi sistemi çökebilir
. Bakalım, bu iş 'karakol'da mı bitecek?
#Avrupa Birliği
#Yunanistan Krizi
#Dolar Endeksi
#Eurogroup
9 yıl önce
Yunanistan’da ‘sistem’in 48 saati kaldı
Zamanda ve mekânda bir uyanış: Sîdî Ukbe Ulucamii
19 Mayıs’a 10 gün kala…
Uluslararası doğrudan yatırımları çekmek
Enflasyon, döviz kuru beklentileri ve CDS
İsrail ve Batı’nın çifte standardı
