|
Demek ki bu ülkenin halkı henüz "millet" olamamıştır

Yazının başlığında "Halk" ve Millet" sözcüklerini görüp son dönemin tutulan "millet-milliyet-milliyetçilik" tartışmasına katılacağım sanılmasın. Gözden geçirmeye çalışacağımız konu "millet" ve "halk" ile bir biçimde ilişkilendirilmiş olsa da geniş anlamda "maneviyat" ile değil doğrudan "maddiyat" ile, yani "vergi" ve dolayısıyla "para" ile ilgili…

Türkiye"de "vergi"den söz açılınca akla gelen ilk özdeyişin "İradesi ile kendini vergilendiren halk, millettir" olduğunu bilmeyen yoktur. Vergi dairelerinin cephesini süsleyen ama kime ait olduğunu belirtilmeyen bu özdeyiş de Atatürk"e ait olmasın! "Vergi"yi "halk" ve giderek "millet"le ilişkilendiren bu özdeyişin "literatür"de yeri olmadığını biliyoruz. Eskilerden Renan, ya da yenilerden mesela Ziya Gökalp, Stalin gibi isimlerin böyle bir ilişkiden söz ettiğini hatırlamıyoruz. Ayrıca aklımızda eskiden kalma "vergi veren halka reaya denir" tarifi de var.

Türkiye"de herkesin bildiği ve tecrübe ettiği şu gerçeği hatırlatarak devam edelim: "Devletin bir kuruş dahi alacağı olsa kesinlikle bırakmaz ve mutlaka tahsil eder." Bu alışkanlığı –biraz önce sözünü eteğimiz özdeyişi de hatırlayarak- devletin "halk"ı "millet"e dönüştürme yolundaki ısrarı şeklinde yorumlamak yanlış olmasa gerek.

Ama ne yazık ki bu ülkenin "halk"ını oluşturanların büyük çoğunluğu kendilerini "milliyetçi" olarak niteleseler de "millet" olmak yolunda haddinden fazla isteksiz. "Millet olmayı kabullenmeme" yönündeki bu direnç "vergiden kaçmak" ya da daha doğrusu "vergi kaçırmak" şeklinde tezahür ediyor. İşin ilginç yanı, "devlet"in lafa gelince de "halk"ı "millet"e dönüştürmek talebini her fırsatta tekrarlamasına rağmen gerçekte bu yolda onun da isteksiz olduğunun apaçık olması. "Halk"ın "millet"e dönüşmesini sağlayacak "irade" onda da yok…

Maliye konusuna uzak olduğum için çok eski olmayan bir yazımda bu "iradesizliği" konunun uzmanlarından Prof. Eser Karakaş"ın bir yazısına (Star) göndermede bulunarak örneklendirmeye çalışmıştım. Yazıdan aktardığım bilgi-yorumlardan birisi şöyleymiş:

"Gelir vergisinde bu tablo kişi başına geliri satın alma gücü paritesine göre 14 bin dolara ulaşan, dünyada büyüme rekorları kıran bir ülke için normal midir? (...) Elli milyon seçmenin yaşadığı bir ülkede beyanname ile gelir vergisi ödeyen kişi sayısının 1 milyon 741 bin olması normal midir?"

Maliye hocasının bu sorusuna kim "Evet normaldir" cevabını verebilir? "Millet" olmamak yani "halk" olarak kalmak yolunda bu derece de ısrarlı olunmaz ki!

Gelir vergisine ilişkin benzer bir değerlendirmeyi içeren bir başka köşe yazısı ile bu ayın içinde de karşılaştık. Bu kez Hürriyet"ten Şükrü Kızılot"un verdiği bilgiler ışığında anlıyorduk niçin bir türlü "millet" olamadığımızı. "Milyonlarca mükellef yüzde 2 vergi ödedi" başlıklı bu yazının bazı bölümleri şöyle: "Tablo-I"de ayrıntısına yer verilen 3 milyon 802 bin 510 gelir vergisi mükellefi, Türkiye"de 2012 yılında toplanan vergilerin, yüzde 1.76"sı kadar gelir vergisi ödemişler.İşte size Türkiye"deki kayıt dışılığın, net fotoğrafı."

" · 2012 yılı toplam vergi gelirleri: 277,7 milyar TL

· Beyanname veren gelir vergisi mükelleflerinin ödediği gelir vergisi : 4,9 milyar TL.

4,9 / 277,7 = Yüzde1,76

Evet... Beyanname veren milyonlarca gelir vergisi mükellefi; Türkiye"de toplanan vergilerin sadece yüzde 1,76"sını ödemişler."

"- Beyanname veren mükelleflerin (mobilyacı, doktor, konfeksiyoncu, noter, kuaför, avukat, yedek parçacı, nakliyeci, mimar, bakkal, ayakkabıcı, lokantacı, eczane, gözlükçü, kitapçı, yeminli mali müşavir, nakliyeci, tamirci, inşaatçı, kürkçü, diş hekimi, kuyumcu, mücevheratçı, dolmuşçu, taksici, pastane, büfe, müteahhit, kira geliri elde edenler, şirketlerden kâr payı elde edenler, zirai kazanç sahipleri vs.) 2012 yılında ödedikleri toplam gelir vergisi 4 milyar 887 milyon lira."

Bu kadar rakam-bilgi yeter herhalde… Kısa bir not olarak bunlara şu bilgiyi de ekleyelim:

"Dolaylı vergilerin, toplam vergi gelirlerine oranında, AB ortalaması yüzde 35, Türkiye"de ise yüzde 68."

İşte böyle…. Önümüzdeki bu tablo niçin hâlâ "millet" olamadığımızı en kısa yoldan açıklamıyor mu? Siz bakmayın Maliye"nin muntazam şekilde ortaöğretim öğrencilerine dönük düzenlediği "En güzel vergi sloganları" yarışmalarına, bunların hepsi "halkı" ve "devlet"i var gücüyle "millet" olmaktan uzak duran bir ülkenin bu yoldaki karnesidir.

11 yıl önce
Demek ki bu ülkenin halkı henüz "millet" olamamıştır
Günah da benden yana
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü