|
Murat Sancak neden hedef oldu?
Star Medya Grubu Başkanı Murat Sancak'a yapılan linç operasyonunu ibretle izliyoruz. Aracına 22 kurşun sıkılmış bir medya yöneticisi, bırakın en temel insani ölçülerle verilmesi gereken desteği, adeta ölmediği, korkup geri adım atmadığı veya olay istendiği gibi kapatılamadığı için bir itibarsızlaştırma operasyonuna maruz kalıyor.

Yandaş medya diye yaftalanan, ama benim milli ve yerli medya dediğim kesimler, Ahmet Hakan ve Hürriyet'e yapılan saldırıyı amasız kınadı. Ben de çıktığım her ekranda bu saldırıları kınadım. Bu en temel görev yapılmamış olsaydı dahi, en azından Ahmet Hakan'ın kendi kendisini dövdürdüğünü, Hürriyet'in camlarının Aydın Doğan'ın kumar borcu yüzünden kırıldığını kimse söylemedi, bu kadar alçalmak kimsenin aklına gelmedi.

Star gazetesi, saldırıdan 56 gün sonra, soruşturmanın iç yüzüne dair önemli bir manşetle çıktı dün. Saldırının asıl failini paralelci polisler adi bir gasp çetesi kapsamında gözaltına alarak soruşturmadan kaçırıyor, suç ölü bir çete üyesine yıkılıyordu. Böylelikle asıl failler ve arkasındaki azmettiriciler saklanıyor, bu arada 22 kurşunu Sancak'ın kendi kendisine sıktırdığı, aslında o an arabada olmadığı ve son olarak da saldırının kumar borcu yüzünden yapıldığı gibi iddialar malum medyada işleniyordu.

“Kumar borcu” asparagasının “Himmet paralarıyla kumar” manşetinin bir intikamı olduğunu söylüyor Murat Sancak. Soruşturmayı yürüten Terörle Mücadele Şubesi'nin ricasıyla, 56 gündür, yani failler tesbit edilene kadar sessizliklerini korumak zorunda kaldıklarını da belirtiyor.

Peki neden böyle davranıyor malum medya? Paralelciler neden Sancak ailesini hedef seçiyorlar?

Özet cevap, milli ve yerli davrandıkları için...

Gizli pazarlıklara girmedikleri, milli ve yerli Cumhurbaşkanı'na sahip çıktıkları için...

Çünkü medya maalesef çok kirli bir alan. İktidar mücadelesinin, kirli kavgaların tam merkezinde. Türkiye'de tüm darbeler ve tüm faili meçhul hareketlerde medyanın öncü iklimlendirmesi ve sonrasında delil karartması ile karşılaşıyoruz.

Modern zamanlarda, siyaset mühendisliği toplumsal destek yaratılmadan mümkün olmuyor. Menderes'i idam etmek ve halkın iktidarının önünü almak için “gençler kıyma makinesinden geçiriliyor”dan tutun da, “milyonlarca liranın uçaklarla yurt dışına kaçırıldığı” türünden yalanlarla halk etki altına alınmıştı. Menderes özel hayatı deşifre edilerek, iftiralar atılarak itibarsızlaştırılmak istenmişti.

Aynı şey Erbakan ve Özal'a da yapıldı. Ailelerine saldırıldı. Her türlü Goebbels taktiği uygulandı.

Eskiden ilk hamlede, bilemedin ikinci vuruşta sivil lider sıkışıyor, nefessiz kalıyor, düşüyordu. Bugün yaşadığımız pespayeliğin en önemli nedeni, Sayın Cumhurbaşkanı'nın ve AK Parti'nin sayısız darbe girişimini alt etmiş olmasıdır. Önümüze serilen bunca ahlaksızlık, akıl dışı hamleler, ahlaksızca savrulmalar, “aydınların” çıldırması, kaybettikçe daha fazlasını masaya koyan bir poker oyuncusuna dönmüş olmalarından.

Onlar da bu kadar deşifre, bu kadar kepaze olmak istemezlerdi. Ama artık ölçüleri aştılar, bir kamikaze gibi saldırmaya başladılar.

Ama daha da fenası, ülkede bir Türk/Kürt, bir Sünni/Alevi kavgası çıkarmayı, ülkeyi Suriye'ye çevirmeyi de göze almış görünüyorlar.

İnsanların algılarıyla oynayarak, tarihsel acılarla oluşan önyargıları canlandırarak, terör örgütlerini kullanarak kardeşi kardeşe kırdırmayı planlıyorlar.

Türkiye bir yandan uçak gemileri projelerini hayata geçiriyor, bir yandan uzaya uydu gönderiyor, bir yandan da içindeki bu ihanetlerle/angaryalarla mücadele ediyor. Geçiş süreçlerinin sıkıntılarını yaşıyoruz. Sabır, akıl ve soğukkanlılıkla bu zor virajı alacağız.

O yüzden, hangi partiden, hangi ırktan, hangi mezhepten, hangi meşrepten olursak olalım, her vatandaşın üzerine ağır bir sorumluluk binmiş durumda. Birbirimize zimmetliyiz. Beraber güçlüyüz. Her ev içinden yıkılır, evde birlik varsa, dışarıdan gelen en ağır saldırılar dahi atlatılır, hatta bu saldırılar birliği daha da güçlendirir.

Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımıza yönelen ağır saldırı, kişisel değildir, bizlerin iradesini boğmaya, bizleri vesayet altına almaya yöneliktir. Türkiye'nin potansiyellerini harekete geçirdiği her tarih kesitinde aynısı yaşanmıştır.

Murat Sancak ve ailesine tekrar geçmiş olsun derken, yerli ve milli olmanın önemini bir kez daha kavramış durumdayız.

Ölümden öte köy yok. Korkuyu korkutmayanlara da bu dünyada zafer yok. İnsan bir kez ölür ama pişmanlık her gün yaşanan ızdıraptır.

1 Kasım, bu halkın kendisine sahip çıktığı tarihi bir gün, ülkeyi bölmeye çalışanlara en etkili cevap olacaktır.
#murat sancak
#Star gazetesi
#erdoğan
#özl
#1 kasım seçimi
9 yıl önce
Murat Sancak neden hedef oldu?
Kamu tasarrufu
BİT’lere kadrolu işçi alımında acilen tedbir alınması gerekiyor
Tarih bizi çağırıyor ama biz birbirimizle boğuşuyoruz!
İYİ Parti kongresinin kazananı kim
Şule öğretmen ve yeni maarif modeli