|
Şehitlik Dergâhı, ‘Bizans Merkezi’ olur mu?
Bir zamanlar sevdiği kişiye “Duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini” diyerek sitem eden kişi, heder olan yıllara nasıl acıyıp pişmanlık duyuyor, bir hatırlayın.

Şimdi biz de duyduk ki Boğaziçi Üniversitesi, kampüsü içinde kalan ve ortaya çıkarılan temelleri üzerinde yakın bir zaman önce yeniden inşa edilen Şehitlik Dergâhı'nı “Bizans Merkezi” olarak kullanmak istiyormuş.

Aşk olsun!

Belki o zaman yanlışlık daha net anlaşılır.

Buna karar verenleri önce izan, sonra tarih bilgisine davet ediyoruz.

***

Şehitlik Dergâhı, bir süre önce burada yazdığımız gibi, İstanbul'un ilk tekkelerinden biridir ve banisi Hacı Bayramı Veli'nin dervişi ve halifesi Seyyid Bedreddin Efendi'dir.

Bir Bayrami tekkesi olarak kurulan Şehitlik Dergâhı'nda, farklı tariklerden de olsa hep Seyyid Bedreddin Efendi soyundan gelenler posta oturmuştur.

Seyyid Bedreddin Efendi, Akşemseddin ve Akbıyık gibi pek çok Hacı Bayramı Veli derviş ve halifeleri ile beraber İstanbul'un fethine iştirak etmiştir.

Bizans'ı fetheden bir tekkeye “Bizans Merkezi” kurmak, ancak kötü niyetle çekilen Yeşilçam filmlerinde olabilirdi. Böylesi bir ironiyi uygulamaya koyanları tebrik ediyoruz.

Yalnız tarihe ne şekilde geçeceklerini bir defa daha düşünmeleri yerinde olur.

***

Rumelihisarı Fetih Şehitliği ve Şehitlik Dergâhı ile ilgili pek çok belge, bilgi ve bulgular çok yakın zaman önce gün yüzüne çıktı:

1. Boğaziçi Üniversitesi'nin izniyle, 1990'lı yıllarda Boğaziçi Üniversitesi kampüsü içinde bulunan Rumelihisarı Şehitlik Kabristanı üzerine dökülen 100 kamyon inşaat molozu, Büyükşehir Belediyesi tarafından geçen yıl tahliye edildi.

O sırada, 586 adet tarihi mezar taşı veya parçası arasında, Fatih devrine tarihlenen mezar taşları çıkarıldı.

2. Şehitlik Dergâhı ve Şehitlik Kabristanı'nın söz konusu edildiği, beş ayrı padişah devrine ait beş ayrı beraat (ferman) 30 Kasım 2014 tarihinde ortaya çıktı.

3. Şehitlik Dergâhı binaları ile Şehitlik Kabristanı alanını gösteren 1862 tarihli Rumelihisarı bölge haritası, 6 Ekim 2015'de bulundu.

***

34 yıl önce, İstanbul Belediye Başkanlığı'ndan Boğaziçi Üniversitesi'ne gönderilen 9.2.1981 tarih ve 4291 sayılı yazıda şöyle denilmektedir:

“2- Üniversiteye komşu, Belediye malı ve tapu kaydına göre mezarlık olan, meri imar planına göre SİT kararlarında aynen korunması gerekli bulunan 13 ve 17 parsellerin üniversitenizin güvenliği ve tarihi önemi haiz eski eserlerin bulunması ve korunması gerekliliği dikkate alınarak, her iki parselin de sadece yola cepheli bölümlerinin değil de üniversiteniz eliyle tüm çevrelerinin duvarla çevrilmesi, yola cepheli bölümlerinde giriş kapısı bulunması halinde mümkündür.

3- Parsellerde herhangi bir inşaat, açık ve kapalı tesis yapılmaması, otopark, oyun sahası olarak kullanılmaması, Üniversitenizce yapılacak masrafların Belediyemizden talep edilmemesi ve mülkiyete ilişkin haklarımız saklı kalmak şartı ile, duvar yapımı ve bilimsel araştırma ve restorasyon için muvafakatimizi bildirir…»

***

Protokolün aksine, Boğaziçi Üniversitesi bu parsellerdeki tarihi mezar taşlarının restorasyonu için 1981 yılından beri hiç bir somut uygulama yapmadı. 37 ada, 13 parselde bulunan tarihi mezar taşları da daha sonraki yıllarda tamamen yok edilip söz konusu parsel parka dönüştürüldüğüne göre, 39 ada 17 parseli çepeçevre duvarla çevirmesi ve Nispetiye Caddesine bakan bir giriş kapısı bırakması hususlarını Boğaziçi Üniversitesi'nin halen gerçekleştirmediği de aşikârdır.İBB mülkiyetinde olan ama Boğaziçi Üniversitesi kampüsü içinde kalan 39 ada 17 parsel, etrafı çepeçevre duvarla çevrilerek, Nispetiye Caddesine bakan bir giriş kapısı açılarak ve kampüsten bağımsız güvenlik tedbirleri alınarak ziyaretgâh olarak halkın ziyaretine açık hale getirilmelidir.

***

Boğaziçi Üniversitesi'ne tavsiyelerimizi maddeler halinde belirtelim, daha bilimsel görünsün…

1. Bizans Merkezi'ni Şehitlik Dergâhı'ndan ve civarından çıkarın.

2. Şehitlik Dergâhı'nda bir Şehitlik Dergâhı Müzesi kurun. Burada, tarihi mezar taşları dâhil pek çok tarihi mirasımıza ait değerleri muhafaza edin. (Yeni çıkarılan 586 adet mezar taşı, tekkeye on metre ilerdeki iki konteynerda hiç de uygun olmayan şartlarda bir yıldır tutuluyor.)

3. Şehitlik Kabristanı'nı etrafını İBB'yle 34 yıl önce yaptığınız protokole göre duvarla çevirin ve Nispetiye Caddesi'ne bakan tarafına kapı açın. Böylece halk şehitlerimizi ziyaret edebilsin.

4. Hayvan Barınağı için başka bir yer bulun.

***

Bizim bildiğimiz “şehitler ölmez”. Ve onların ruhaniyetine saygısızlık yapıldığında, eski sevdiğine sitem eden âşık gibi “yazık olmuş” demekle kalmazlar.

Daha açık söyleyelim: Şehitlikle ve şehitlerle oynamak, bela getirir.

Aklınızı başınıza devşirin. Burası Bizans değil. En azından biz öyle biliyoruz.
#Boğaziçi Üniversitesi
#Bizans
#Şehitlik Dergâhı
#Seyyid Bedreddin
8 yıl önce
Şehitlik Dergâhı, ‘Bizans Merkezi’ olur mu?
Bereket
Azınlığın zenginliği ile 1 Mayıs'ın yoksulluğu
Tadımlık hile
Öğrenci hareketleri: İsrail’e karşı ama düzene karşı mı?
Netanyahu’ya tutuklama tehdidi ve Amerika’nın uluslararası itibarı