|
Evet, bu tiyatro veya sinema filmi değildi

Eğer 15 Temmuz 2016 akşamı yaşadıklarımız bir tiyatro veya sinema filmi olsaydı, sanatçılar ve tiyatrocular sokakta olur, biz de onları alkışlardık.



Eğer bu yaşadıklarımız bir tiyatro veya sinema filmi olsaydı, insanlarımız tankların altında ezilmez, F16'larla bombalanmaz, uzun namlulu silahlarla taranmazdı.



Eğer bu yaşadıklarımız bir tiyatro veya sinema filmi olsaydı, hiçbir sahnede ezan sesi veya salalar kulağımıza çalınmazdı.



Eğer bu yaşadıklarımız bir tiyatro veya sinema filmi olsaydı, yaşadığımız yalın gerçekliği anlatacak bir yönetmen bulunmaz, başrolün hakkını verebilecek aktris veya aktör olmazdı.



Eğer bu yaşadıklarımız bir tiyatro veya sinema filmi olsaydı, birçoğumuzun sonu düzmece oyunlarınızla idama gönderdiğiniz Adnan Menderes gibi olurdu.



Evet, bu yaşadıklarımız ne bir tiyatro ne de bir sinema filmi… İnsanların içinde kalan kocca ukdelerin son bulduğu bu gece, gerçeğin o kadar kendisi ki… Özellikle yaşlı insanların Menderes'e olan pişmanlıklarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'da tekrarlanmadığı, 56 yıl önce olmasına rağmen hala taptaze olan Menderes yarasının gönüllerde yenilenmediği bir gece… Öyle ki o yaraları yenilememek için bu kez halk, canla başla uğraştı ve hemen her köşede yeni bir kahramanlık destanı yazıverdi.



Hemen yanı başımda yürüyen yaşlı amcanın amacı da biraz buydu. Zira bir taraftan “Menderes" derken hüngür hüngür ağlıyor, bir taraftan da “Tayyip" deyince kelimelere boğazına diziliyordu. Hiç gülmeyecek gibiydi…



Fakat sokaklar ve meydanlar doluştukça yüzündeki ağlamaklı hal azalıyor yerine tebessüme bırakıyordu. Ara ara dinleniyor, düzensiz olan nefesinin yoluna girmesini bekliyordu. Adımlarımı zaman zaman hızlandırdıysam da onu bekliyor, yalnız bırakmamaya çalışıyordum.



Hemen sonra kalabalık daha da arttı. Herkes Recep Tayyip Erdoğan'ın “Bütün halkı meydanlara, sokaklara bekliyorum." çağrısıyla kendisini sokaklara atıyor, endişe yerini mücadeleye bırakıyordu. Bu sefer olmayacaktı, Menderes'i darbecilere kurban vermişlerdi; ama Recep Tayyip'i kimseye yedirmeyeceklerdi.



Aslında sonradan videodan dinlediğim Mustafa Amcanın da çığlığı biraz bu yöndeydi. Dilinde sürekli Menderes olan Mustafa Amca, Tayyib'i kurtarmak için onca yaşına rağmen ayaklanmıştı. Ve şöyle diyordu sevimli şivesiyle yaptığı röportajında: “Kazan'da hokümeti deviriyolarmış, askeriye. İnkılap oluyomuş Menderes gibi… Canı isteyen Tayyib'i gurtamaya gidiyomuş dedile. Vatanını seven…"



Bu halk belli ki Adnan Menderes'i de boşuna sevmemişti. Sırf yıllarca Türkçe okunan Ezanları aslına yani Arapçaya döndürmesi bile ona duyulan sevgi ve minnetin sebebiydi. Üç dönem boyunca iktidarda bulunan, halkın oylarıyla iktidara gelen Adnan Menderes de trajikomik suçlamalarla idam edilmişti. Halk, karşısındaki silahlı güçlerden, belki de sonunun ne olacağını kestiremediklerinden bu idama karşı sessiz kalmıştı.



Ondan sonra neredeyse her on yılda bir, darbe üstüne darbe yaşayan halk, yaptırımlardan dolayı bir türlü harekete geçememişti. 1971 ve 1980 darbeleri de her zamanki gibi en çok halkın canını yakmıştı; ama hiçbiri Menderes'in ölümü kadar yüreklerini yakmamıştı. Bu sefer, “Tayyip'i canımız pahasına olsa da koruyacağız" diyordu herkes. 80 yaşlarındaki bir Diyarbakırlı Teyze bile… “Tayyip oğlum, seni biz o hayınlara verir miyiz sandın?" diyordu. Elbette vermeyeceği, canı pahasına savaşacağını gösteriyordu bu sözler.



İşte memleketin dört bir yanından benzer yaş gruplarının yaşadığı Adnan Menderes ukdesi, 15 Temmuz 2016 gecesinde son buldu. Her sokağa çıkan yaşlının, “Menderes" deyip durdukları ukdeler ne güzel ki “Tayyip" sözleriyle yenilenmedi. Ve ne güzel ki bu kez büyük bir gurur yaşandı. Kazanan baskıcı, zorba ve katil darbeciler değil; ruhuyla, canıyla, kanıyla sokağa dökülen yaşlısında gencine bu millet oldu.




#15 Temmuz
#Darbe girişimi
#FETÖ
8 yıl önce
Evet, bu tiyatro veya sinema filmi değildi
Darbe girişimiyle Türkiye ekonomisi dizayn edilemez
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı
Yangından mal kaçırma: Terör örgütü ABD’den tanınma istiyor!