|
Mahşerin üç atlısı: Tıp, hukuk, iletişim
Yıllar önce dünyayı üç sektörün yönetmeye başlamasından şikayetçi olmuştum. Bir çok toplantıda da dile getirdim bunu; tıp, hukuk, iletişim. Birisi nasıl yaşamamız ne yememiz kaçta uyuyup kaçta spor yapmamızı dayatıyor her gün. Televizyonlarda ve hele haberlerde mutlaka bir sağlık haberinin olması boşuna değil, izleniyor çünkü, izliyorsun ey okuyucu. Kansere karşı her hafta yeni bir umut veren aşı; sigara bağımlılarına yeni çözüm önerileri; yeşil bitkilerin yeni faydası; hangi süt türü hangi bal türüyle yenmeli ya da yenmemeli… Bu ve benzerleri her hafta, her ay üstelik birbirini tekzip edercesine değişerek, tam tersini savunarak hayatımızda yer almaya devam ediyor.

İnsanoğlu sonuçta doğan, büyüyen, yaşlanan, hastalanan ve ölen bir varlık. İster istemez bu merak ve izlenme olacak. O zaman da maalesef bu tarz haberler, bilgiler hep devam edecek.

Sadece yediğimiz içtiğimize hareketimize birbirinden farklı müdahalelerde bulunmaya çalışmakla sınırlı kalmıyor tıbbın yeni hükümranlığı; bu açık havada da kenarından kenarından başlayan sigara yasağının altında yatan temel sebep de tıbbın günümüzde iyice tepemize kurduğu otoritesinden.

Açık havada içilen sigara, görsel etkileşim oluşturup başkalarını özendirme ihtimali dışında içen kişi hariç kimseye zarar verme ihtimali olan bir şey değil. Eğer bu zararı meselâ parkta gazlı içecek yanında hamburger yiyen biriyle kıyaslarsak hangisinin daha iştah açıcı, özendirici ve sonuçta kişiye ve topluma zararlı olduğu ise apaçık ortada.

O yüzden doktorlara ve bütün tıp dünyasına olan ihtiyacımızın sağlıklı yaşamak ve sağlıklı kalmak, hastalanınca yardım almak dışında hayatımızı yöneten bir yere oturmasına hiç ama hiç gerek yok.

Öteki, yani hukuk bütün bilimlerin, yasamanın, yürütmenin, mesleklerin üzerinde bir konumu gittikçe daha da pekiştiriyordu. Ben şikayet ettiğimde henüz ünlü ve büyük davalar falan da yoktu. Ama dizilerde, ABD ve Avrupa'dan bize kadar ulaşan dalgalardan anlaşılıyordu ki hukuk, hak ettiği için değil, kurgulandığı için yeni bir makam elde ediyor gibiydi.

Nitekim öyle de oldu sonunda. Bugün tartışıyor olmamızın nedeni hukukun hak ettiği gibi değil hak etmediği gibi bir pozisyona sahip olması.
#Tıp
#Hukuk
#İletişim
8 yıl önce
Mahşerin üç atlısı: Tıp, hukuk, iletişim
Taşeron işçilerin kamuda istihdamında Hak-İş’ten çarpıcı öneriler (1)
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü