|
“Yerli ve milli” anayasa
AK Parti nihayet ülkenin tarihine, geleneğine, ahlâkına ve geleceğine dair bir vizyon koydu: “Yerli ve milli”. Şimdi sıra bunun anayasasında.

Şu esaslar anayasanın ruhunu teşkil etmeli: Ahlâk, adalet, merhamet ve şefkat. Burada seküler ile seküler olmayan tartışması bizi bir yere götürmez. Kadimden bu yana ahlâka ve güce adil bir yer biçen, hükümdarı (devleti, hükumeti) ait olduğu yere koyan ilkeler şöyle dile getirilmiştir.

(Bunu birkaç kez yazdım ama önemli metinler tekrar edilmelidir).

Bir çember çizilir. Bunun adı “Daire-i adalet” veya “Adalet dairesi”dir. Altına şu metin ilave edilir: “Adldir mucib-i salah-ı cihan / Cihan bir bağdır dîvarı devlet / Devletin nazımı şeriattır / Şeriata olamaz hiç haris illa mülk / Mülk zapt eyleyemez illa leşker / Leşkeri cem edemez illa mal / Malı cem eyleyen raiyettir / Raiyeti kul eder padişah-ı âleme adl.

(Mülk kelimeleri melik diye de okunabilir).

Şimdi metni açıklayalım:

1. İnsanoğlu tek başına yaşayamaz (Yalnızlık Allah'a mahsus). Çünkü medeniyyetün-bit'tab'dır. Yani yaratılış itibarı ile cemiyet halinde yaşaması gerekir.

2. Cemiyet halinde yaşayan insana bütün fertlerin tabi olacağı bir mevzuat lazımdır. Bu töre olabilir, kanun, örf, şeriat olabilir.

3. Bu mevzuatı ayakta tutacak, bir teşkilata lüzum vardır. Bu padişahtır, devlettir, hükumettir.

4. Fertler cemiyet halinde yaşayabilmek için yani medeni olabilmek için örfe, padişaha, hükumete itaat etmek zorundadır.

5. Padişaha (devlete-hükumete) itaati mümkün kılan padişahın (devletin, hükumetin) adil olmasıdır.

6. Çünkü adalet mülk ve devletin salahının teminatıdır. (Adalet mülkün temelidir)

7. Mülkü korumak için askere ihtiyaç vardır.

8. Askerin varlığı için mal (toprak-mahsul-üretim) ve para gerekir.

9. Üretimi yapan, parayı sağlayan (vergi veren) raiyettir (Yani halktır).

10. Vergiyi adaletle toplamak ve harcamak padişahın (devletin, hükumetin) görevidir.

11. Cihanın ayakta durmasının (yani nizam-ı âlemin) asıl sebebi adalettir.


Anayasa için merhamet ve şefkat kelimelerini kullandım.

Ne alaka.

Galiba iki yıl önce İran'da oğlunu öldüren bir katil ile bir anne idam meydanında karşı karşıya geldi.

Cellat tam ipi çekecekken kalbi yaralı anne bir çığlık atarak ortaya çıktı ve ölen oğlu yaşındaki genci affetti.

Bütün meydan gözyaşına boğuldu. Bu işte “Affın adaletten bile yüce” olduğunu gösteriyor.

Pek yakında annemi kaybettim. Erzincan'a gittim. Evimiz taziye evi olmuş ve misafirlerle dolup taşmaya başlamıştı. Her gelene yemek veriliyordu. En uzak sokaklardan tepsi tepsi yemekler geliyordu.


Evimiz sanki cenaze evi değil düğün evi idi.

Anladım ki bu dayanışma, bu yardımlaşma bizi ayakta tutuyor. Bu toprakları vatan kılan ruh yaşıyor.

“Yerli ve milli olan nedir” diye soranlara bunu anlatın.
#AK Parti
#yeni anayasa
#Daire-i adalet
8 yıl önce
“Yerli ve milli” anayasa
Berber Osman’ın emekli maaşlarına ilişkin düşündüren analizi
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir