Önceki günkü gazete haberinin özeti: Park yeri yüzünden çıkan tartışmada, gazeteci Ercan Sarıkaya kalbinden, eşi kolundan bıçaklandı. "Arabanı arabamın önünden al" gibi gayet, 'göz üstünde kaş' bir meseleden ateşlenen bu tür cinayetlerle tanışığız uzun süredir.
Örnekleri bol olmasına rağmen, maktul yeterince tanınmış bir dizi oyuncusu olduğu için ilk kez yüksek sesle konuşulmaya başlanan iki yıl önceki benzer cinayette de, gürültü yaptığı gerekçesiyle uyardığı komşu gencinin İsmail Hakkı Sunat'a bir şarjör dolusu mermi boşaltmasıyla şaşkına dönmüştü bütün Türkiye. Uzman sesler, meseleyi sosyoloji tezleriyle çözümleme, toplumsal yansımaları, sebep koşulları analiz etme gayretine girişmişti hep birlikte..
Gazetelerde ya da haber bültenlerinde karşımıza çıkma peryodu giderek sıklaşan, gün geçmesin ki bir yenisiyle karşılaşmadığımız bu cinnet cinayetlerine, tahlillere sara sara, bilimsel sebeplerini konuşa konuşa, artışına şaşıra şaşıra alıştık.
Korku filmine hayran kalan çocuğun, sevgilisini ancak bir film karesinde rastlayabileceğiniz yöntemle dilim dilim doğramasını ya da meğerse sınıfta Polat abisine benzemeye çalışarak kabadayı kabadayı dolaşmışlığı olan gencin arkadaşını kurşunlamasını Kurtlar Vadisi'yle Testere filmine fatura edip işin içinden çıktık ama, ürpertici derecede soğukkanlı bir plan dahilinde ana-babasını, ailesini katleden gençleri tetikleyecek, kötü yola özendirecek bir film bulamadık.
Biraraya geldiğinde öldürücü bir silaha dönüşen öfke ve kararlılığın etkisiyle, insan yoketmenin sebeplerini anlamaya çalışırken, o düzayak 'şiddet toplumu olduk' klişesine sığınmanın, çözüme katkısının bulunmadığı gibi, sebep gösteren bir yol işareti de olmadığının artık anlaşılması gerekiyor.
Çünkü bu cinayetler, bu toplumda işleniyor ve siyasetinden, bürokrasisine, futbolundan eğlencesine kadar bu memleketin bütün platformlarında, bu ve benzeri tür çatışma-gerilim alanlarının giderek artmasıyla dolaylı ya da dolaysız bir bağ taşıyor. Hayatımızda kapladığı yüzölçümü giderek artan bu mayınlı bölgedeki arkeoloji çalışmasına ise bu gerçeği bilerek başlamak gerekiyor.
Cinayetlerin, ideolojik örgütlenmeler haritasındaki yansımasına bakarken, bu ülkede adalet mekanizmasının 'gücü yeten yetene' sistemiyle işlediği, siyasetin en üst rakımlarında bile 'ötekinin hakkı' gibi bir kavramın sözkonusu bile edilmediği, çatışma ve kamplaşma ateşine söndürmek bir yana belirli güçler tarafından büyük bir aşkla odun atıldığı ve "iki kişilik" denilebilecek en küçüğünden tutun, devlet rakımlarında seyreden en büyük ilişkilere kadar iktidar mücadelesinin, "benim dediğim olacak" savaşının inatla, öfke ve kararlılıkla sürdürüldüğünü gözardı etmemek gerekiyor.
"Başörtülüleri istemeyiz Arabistan'a gitsinler" diyenler de, "Kürtlerin kökünü kazıyalım"cılar da burada. "Rejim taraftarı statükocular" da davasında kendince haklı, "Madem güzellikle vermiyorsunuz, biz hakkımızı almasını biliriz" diye adaleti kendisi tesis etmeye kalkışanlar da.
Yan yana duruyoruz ama herkes, sırf muhatabı kendisi gibi düşünmediği için o arızalı ruh halinin cinnete yakın tuttuğu ruhuyla, "altta kalanın canı çıksın" mantalitesi gereği birbirinin üzerinde simgesel cinayetler işlemekle meşgul...
Bu yüzden, "Birarada Yaşamı Savunalım" mitingini düzenleyen ekibin ve çoğunlukla katılımcılarının sol cenahtan olmasına rağmen, bir başörtülü yazarın çıkıp konuşma yapmasına hayret edilebilir bu ülkede, hatta çok doğal bir toplumsal talebin uzantısı olarak tanımlanabilecekken böylesi bir mitingin düzenlenmiş olmasına bile şaşılabilir...
Bütün bunlara bakıldığında, kardeşiz diyenlerin birbirini öldürmeye itildiği bir memleketin, dinamiğini çatışma ve tahammülsüzlükten alan kaos ortamında elbette öfkeye bulanmış "gözünün üstünde kaşın var" cinayetlerinde de anlamayı imkansız kılan hiçbir veri yok.
Normalde "iyi, kendi halinde" vatandaşlar olarak anılan hepimiz, bizden olmayan biri damarımıza bastığı an çileden çıkabiliriz çünkü. Öyle değil mi?
18 yıl önce
Cinayetler ve mayınlar
Evde bakım hizmeti ve ücreti
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
