Sivas'tan İstanbul'a geçtik.
İstanbul'da TÜRDEB (Türkiye Dergiler Birliği) ile Dünya Dergiler Birliği tarafından düzenlenen “8. Uluslararası Dergi Fuarı”na katıldık.
Fuarın bu yılki onur konuğu HECE Dergisi idi. Ali Ulvi Temel ve ben Hece'nin temsilciliği görevini ifa ettik. Fuarın açılışında TÜRDEB Başkanı Asım Gültekin, Mehmet Akif Ersoy'un torunu Selma Argon, şair ve yazar Recep Garip, Kütüphane ve Yayınlar Genel Müdürü Hamdi Turşucu, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci, Başakşehir Belediye Başkan Yardımcısı Haluk Dikbaş, Basın Yayın Meslek Birliği Başkanı Münir Üstün hazır bulundu.
Selma Argon hanımefendiyle tanışmış olmak gerçek bir mutluluk yaşattı bize. Asalet değişmiyor, her zeminde kendini belli ediyor.
Açılışta hazır bulunan zevatı kiramın dergiler üzerine konuşmaları dikkatle izlendi. Asım Gültekin dergiciliğin ve yazmanın önemine dikkatimizi yoğunlaştırdı.
Şair, yazar ve ressam Recep Garip konuşmasında, dergilerin yazarları, edebiyatçıları yetiştiren, şiiri, şairi tespit eden, hikâyecileri, denemecileri belirleyen önemli bir zemin olduğuna değindi.
Mehmet Akif Ersoy'un torunu Selma Argon da konuşmasında Sebilürreşad dergisine atıfta bulunarak dedesinin Eşref Edip ile olan çalışmalarını anlattı. Dergiciliğin ve kitabın vazgeçilmezliğine değindi.
8. yılına giren Dergi Fuarının bu yıla mahsus özelliklerinden biri “Manifestoları ile Dergiler Sergisi” reyonu oldu. Bu serginin, Türkiye'nin en büyük dergi koleksiyoncusu olarak bilinen Selahattin Öztürk tarafından 5 bin farklı dergi arasından seçilerek oluşturulduğunu öğrendik. Ama o dergiler arasında Mavera ve Hece dergilerinin yer almayışına olan hayretimizi de gizlemedik. Her şeye rağmen emek ürünü bir çalışma olduğunu belirtmek isterim.
Fuarda diğer ülkelerden Hindistan, Pakistan, Yunanistan, Makedonya, Filistin, Kosova, Bosna-Hersek, Karadağ, Avusturya, Almanya, Hollanda, Suudi Arabistan, Sudan, Cezayir, Mısır, Irak, İran, Endonezya gibi 23 farklı ülke ağırlandı ve bu ülkelerin 100 dergisi teşhir edildi. Türkiye'den de 400 dergi yer aldı. Bunlar güzel rakamlar...
Fuar, açılışıyla canlı bir ilginin odağı oldu. Bu yıl ilk defa “Dergi Hazineleri Özel Bölümü”nde kapanmış nadirattan kıymetli dergiler teşhir ediliyor örneğin. Geçen yıllara göre farklı etkinlikler de düzenleniyor. “Gençlik Dergileri Çalıştayı” ve “Dünya Türkçe Dergiler Çalıştayı” da bu yılın ilklerinden...
Öğleden sonra Hece ve Ayvakti dergileri üzerine iki toplantı düzenlendi. Hece'nin toplantısına A. Ulvi Temel ve ben katıldık. Asım Gültekin'in moderatörlüğünde Hece'nin kuruluşundan bu yana gerçekleştirdiği etkinlikleri, özel sayıları, edebiyatımıza olan katkısını söz konusu eden, Hece ve Heceöykü'nün görünmeyen kahramanı ve fakat onsuz olamayacağı aşikâr olan Ömer Faruk Ergezen'in çabalarını da anlatmaya gayret eden bir toplantı oldu bu...
Türkiye'de fikriyatın ve edebiyatın nabzının attığı yer dergi zeminleridir. Öncü fikirler ve akımlar bu ülkede her zaman dergi zemininde kendine yer bulmuştur. Sebilürreşad, Büyük Doğu, Varlık, Mavi, a Dergisi, Yenilik, Yedi Tepe, Pazar Postası, Diriliş, Edebiyat, Mavera, Yedi İklim, halen Hece, Heceöykü ve daha niceleri öncü olarak temayüz eden dergilerimizdendir... Bu itibarla bu Fuar etkinliğini önemsediğimizi bir kez daha dile getirmiş olalım.
Bu tür fuarların hazırlanması kolay değil. Bilen bilir... Başta Asım Gültekin olmak üzere emeği geçenleri, katılanları kutlamak gerekiyor. Canı gönülden kutluyorum.