Kişi, yapıp etmelerinin toplamıdır.
Yapılan işin hangi zihniyetle gerçekleştirildiğine bakarım ben.
Dere içine bir bina inşa edilmişse ve o binayı sel alıp götürmüşse, onun sorumlusu o binayı oraya inşa edenindir. O inşaatın orada yapılmasına müsaade edenindir... Yoksa sorumlu sel değildir. Kötülük selden kaynaklanmaz. Sel, kendi tabiatının icabını yerine getirir. Ama istenç sahibi kişi kendi tabiatının icabını değil; kendine göre başka istençlere boyun eğmişse onun gereğini yerine getirmiş olur ve o sonucun sorumluluğunu (vebalini) üstlenmek zorunda kalır.
İster rüşvetle, ister iyi niyetle, ister bilgisizlikten dolayı veya her ne nedenle olursa olsun, dere içine ev yapılmasına teşebbüs veya ona müsaade eden zihniyet bir bilinçsizlik timsali olarak dışa vurur. Ama aynı zamanda fiilinin sorumluluğunu da üstlenmek zorundadır.
Kişi –ister tüzel, ister gerçek kişi- fiilinden sorumlu tutulur. Kişi, yapıp etmesinin hasılasıdır. Kişiyi yapıp etmesinden ayırmak söz konusu olmaz. Kişinin, yapıp etmesinden bağımsız bir kişiliği yoktur.
Her türden tüzel kişi de –legal illegal, fark etmez-, kendi yapıp etmesinden sorumludur. Aynen gerçek kişi gibi...
Siyasal partiler kendi yapıp etmelerinin sorumlusu olduğu gibi, o siyasal partiyi o noktaya taşıyan oy sahibi de o sonuçtan sorumludur. Dahası, oyunu vermeyerek, vermekten kaçınarak, vermeyi ihmal ederek mevcut sonucun ortaya çıkmasına neden olan kişi de kendi ediminden sorumludur; ihmalî ediminden...
İmdi...
Birisi bir başkasına “ben seni seviyorum, ama yapıp etmelerini sevmiyorum” dese, herhalde o kişinin ya ne dediğini bilmeyen biri olduğuna ya da abesle iştigal ettiğine hükmederiz. Kişiyi yapıp etmesinden yalıtarak yargılamaya kalkıştığımızda ortada ne adalet kalır, ne hukuk, ne düzen, ne sevgi... Her şey allak bullak olur.
İmdi, adam, kalkmış diyor ki: «IŞİD'in yaptıklarına karşıyım, kendisine değil.” Peki, bu nasıl iştir, bu ne demektir diyenlere de yanıtı hazır: “Cinayet, katliam, sürgün, ibadete zorlama, köleleştirme olmadan da Irak Şam İslam Devleti olabilir, böyle olmadığınızdan size karşıyım demek!” Peki, o örgüt, o fiillerinden nasıl yalıtılır, soyutlanır? O örgüt, zaten o fiillerinin toplamından ibarettir: cinayet, katliam, köleleştirme vs... Onun dışında ona bir kişilik izafe etmek hâzâ saçmalamadır.
An şart ki, o kimse (IŞİD'i seviyorum diyen) ağır bir kişilik bölünmesiyle malul olmaya...
#bilinçsizlik
#ışid
#ırak
9 yıl önce
Kişi fiilinden yalıtılabilir mi?
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle
