|
"12 dakikada orgazm" 5 dakikada CHP

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu birdenbire duruyor, yürümüyor, hepten gündemden düşüyor falan diyordum ya, hani akıl sır erdiremiyordum bu huyuna.

Meseleyi nihayet çözdüm: Tam bir talihsizlik bu!

O kadar ki, çöldeki kutup ayısı öyle değil.

Düşünsenize: İstanbul''da kaç bin taksici var, en hazır cevap olanı ona düşüyor.

Hangi taksici mi?

Kılıçdaroğlu "Biz size sahip çıkalım siz de bize sahip çıkın" der demez, "Sahip çıktık ama gücümüz yetmedi başkanım. Siz oyununuzu kullanmadınız ama ben çoluk çocuk yataktan kaldırıp kullandım…" cevabını vermişti hani.

Tayyip Erdoğan gibi halkla hemhal olmak için kırk yılın başında şekil yapmaya kalkacaksınız, başınıza bu olay gelecek!

Talihsizlik değil de nedir bu Allah aşkına?!

Örnek çok hangi birini sayayım!

Malumunuz, Yunanistan''ın battığı, İtalya''nın en az 25 yıl geriye gittiği bir dönemde Türkiye''nin yıldızı her geçen gün parlıyor.

Yani dünya ekonomik krizde kıvranırken, Türkiye kalkınma hızında rekora koşuyor.

Kılıçdaroğlu''na da böylesi bir dönemde muhalefet yapma görevi düşüyor.

Elinizi vicdanınıza koyun da söyleyin, talihsizlik değil mi bu?!

Tam anlatamadım galiba.

AK Parti iktidara gelmeden evvel yaşanan ekonomik krizi hatırlarsanız, talihsizliğin boyutunu daha iyi kavrarsınız.

Anlı şanlı ekonomi profesörleri ekranlarda arz–ı endam edip, "Biz de bol tüketmeye alışmışız birader, artık bundan sonra domatesi kilo işi değil tane işi satın almaya alışmalıyız…" yollu çözüm önerileri sunduğu dönemden, otomobil niye yapmıyoruz denilen döneme gelindi.

Türkiye''yi o noktadan bu noktaya taşıyan partiye muhalefet yapacaksınız boru değil.

Naçizane tavsiyem, Sayın Kılıçdaroğlu hiç vakit kaybetmeden nefesi kuvvetli bir hoca bulup kendini bi güzel okutmalı.

Üzerinde gerçekten de çok ağır bir talihsizlik var. Ne yapsa elinde kalıyor, ne derse yutmak zorunda kalıyor.

Yahu bir internet sitesine tutunmak istedi; o bile elinde kaldı, daha ne olsun.

Barış Yarkadaş''ın "Gerçek Gündem" adlı bu internet sitesi, TESEV''in 183 numaralı üyesi olduğunu faş etti.

Kılıçdaroğlu da kısa süre önce sürekli takip ediyorum diyerek reklamını yaptığı mezkur sitenin okunmaması için CHP''nin resmi internet sitesinde "uyarı" yayımlamak zorunda kaldı.

Böylece "medyaya" karşı ne kadar hoşgörülü olduğunu durduk yere ortaya koydu.

Hep böyle zaten: Daha muhalefetteyken sözünde duramıyor, muhalefetteyken medyaya tahammül edemiyor, muhalefetteyken sürekli prestij kaybediyor. (Bakınız: son anketlerin alayı.)

Partisi de bir alem zaten; bir yanı "Yeni CHP"ye kalkarken, bir yanı "Eski CHP"ye mıh gibi oturuyor.

Böyle bir partiye liderlik yapmak başlı başına talihsizlik değil mi?

Hürriyet gazetesinin Ayşe Arman''ı "Kanyon"da (cam bir evin içinde) okurlarıyla (12 dakika) buluşup dertlerini dinlemiş.

Bunu da "12 dakikada orgazm" başlıklı dünkü yazsında "Nefes nefeseyim. / Heyecandan ölüyorum. / Beyinsel orgazm. / Bence orgazm duygusunun sırrı bu:/ Her şey beyinde…" şeklinde anlatmış.

E aferin.

Ne de olsa Ertuğrul Özkök''ün Türk basınına armağanı.

Hatırlar mısınız bilmem, devr-i saadetinde bu "hanımefendiyi" tebdili kıyafetle "bizim mahalleye" salmıştı.

"Beyni 12 dakikada orgazm olan" bu hanımefendi de Afrika kabilesine keşfe gider gibi "mahallemize" akmış, türban takarken toplu iğne yutanlar var şeklinde müthiş sosyolojik gözlemelerde bulunmuştu.

Diyeceğim şudur ki, (okurlarıyla) "12 dakikada orgazmla" o kadar övünmesin.

Madem "her şey beyinde" başlayıp bitiyor; CHP seçmeniyle hiç buluşmadan 5 dakikada "orgazm" oluyor.

Alın size şekil bir: "Dersim katliamı" nedeniyle şappadak birbirine düştüler.

Muhalefetin nimetlerini paylaşamıyorlar herhalde.

12 yıl önce
"12 dakikada orgazm" 5 dakikada CHP
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle