|
Çoban Yıldızı

Aşk ve Mavi'nin total izleyicinin gönlüne taht kurması, reyting listesinin zirvesinde yer alması, ağalı konaklı dizilere geri dönüş yaşanmasına sebep oldu. Aynı hafta iki farklı kanalda iki yeni dizi başladı. Özcan Deniz'li fazlasıyla Asmalı Konak efekti yaşatan İstanbullu Gelin ve Kapadokya'yı çekim mekanı olarak kullanan, Asmalı Konak'la özdeşleşen oyuncuların yer aldığı Çoban Yıldızı.



Kapadokya, taş konaklar, kamera açısı iyi kullanıldığında gizli başrol olarak seyircinin dikkatini çekmeyi başarıyor. Çoban Yıldızı; geniş açının sıklıkla kullanıldığı çekimlerle gökyüzü ziyafeti yaşatırken, iç karartıcı dram yönü ağır basan hikayesine rağmen ferahlatıcı bir etkiye sahipti. Aynı hikaye farklı kamera açısıyla çekilse izleyenin içini daraltır ve kaçırırdı ekran başından.



Çoban Yıldızı, özünde kaderine boyun eğmeyen Zühre ile Seyit'in hikayesi. Zühre lise mezunu, küçük yaşlardan itibaren annesiyle birlikte tarlada çalışan bir kız. Bölgenin güç timsali Fikret Karakaya'nın görüş alanına girince, babası tarafından başlık parası karşılığı dedesi yaşındaki adama satılan genç bir kız. Kurbanlık koyun misali taş konağa götürülürken kaçma girişiminde bulundu, kamyon şoförünün tacizinden kurtaran Seyit ile yolları ilk defa kesişti. Hikaye kuruluşunda tesadüfün izlerine bolca rastlansa da ikilinin karşılaşması er ya da geç gerçekleşecekti. Fikret'in gücünden çekinen herkes, annesi ve dayısı dahil, Zühre'nin acısını ve ıstırabını görmezden gelirken; uzanan tek yardım eli Seyit'e aitti. Seyit de Zühre gibi babası tarafından yaralanmış bir genç adam.



Çoban Yıldızı “baba hasarı” teması üzerinden çıkmış yola. Zühre'yi dedesi yaşındaki zengin adama satan babası Hasan. Bir kadın peşinde çocuklarını küçük yaşta terk edip giden İbrahim ise Seyit'in babası. Fikret ve oğlu Zekkar'ın arasındaki baba oğul ilişkisinin şifreleri ise ilerleyen bölümlerde çıkacak açığa.



Fikret hikayenin zalim kişisi, para ile her şeye ve herkese sahip olacağını düşünen biri. Oğlu Zekkar ise yılın en kötü karakteri olmaya aday yazılmış bir karakter. Çocukluğunda şiddete maruz kalmış, yeteri kadar sevilmemiş, kötülükte sınır tanımayan karakterini babasına borçlu olduğunu tahmin etmek zor değil!



Zayıflığını, ailesini çocuklarını yüzüstü bırakarak kadın peşinde koşarak kapatmaya çalışan İbrahim ile gücü ve parasıyla torunu yaşındaki kızlara göz koyan Fikret bir madalyonun iki yüzü. Birbirinden çok farklı gibi görünseler de değiller özünde. Seyit, annesi ve dedesinin sevgisi ile karakteri sağlam bir genç olurken; Zekkar, babasından daha zalim daha ahlaksız biri haline gelmiş.



Zühre kaderine boyun eğmedi, pes etmedi, Fikret'i öldürdüğünü zannederek kaçtı konaktan. Kendisine yardım edebilecek tek kişi Seyit'e sığındı ama Zühre resmi olarak Fikret'in karısı, bu detay ikilinin önündeki en büyük engel. Zekkar, yakıp yıkmak insanlara zarar vermek için fırsat kollayan biri, İbrahim'i resmi karısına kaptırmak istemeyen Şerife entrikaları ve ispiyonları ile oyuna dahil olunca Seyit ve Zühre'nin işi oldukça zor!



Böyle babalar böyle adamlar oldukça satılan kızlar meselesi çözüme kavuşacak gibi gözükmüyor. Daha önceki töre dizilerinden farklı bir kulvarda ilerlerse Çoban Yıldızı, en azından aynı dertten mustarip kızlar için bir çıkış noktası belirir. Daha önceki töre dizilerinde olduğu gibi büyük aşk temasına sıkışıp kalırsa, bir önceki cümleye ilaveten böyle senaryolar yazılmaya devam ettikçe bu sorun çözülmez ifadesini ilave etmek gerekir.



Ağalı konaklı çekilen diziler herhangi bir yaraya parmak basmaksızın büyük aşk hikayesi üzerine senaryolarını inşa edince ilgi alanıma girmiyor. Çoban Yıldızı; Zühre'nin mücadelesi ile Zühre ile aynı kaderi paylaşan kızların kurtuluşu adına senaryosunu geliştirirse şansı var, babalık annelik halleri üzerinden takip ederim. İmkansız aşk temasına sıkışıp kalması halinde yavaşça çekilirim ekran başından.


#Çoban Yıldızı
#Diziler
#Kapadokya
7 yıl önce
Çoban Yıldızı
Evet sokağa çıkamayacak hale geleceksiniz!
Batı’da İsrail spiritüel bir tutkuya dönüştürüldü...
Din savaşı
13 şehit
İstanbul’da bir Yemenli âlim: Abdülmecid el-Zindanî