|
İçimdeki Fırtına

Yıldızlar Şahidim dört bölümde final kararı aldı; Dayan Yüreğim, Bu Şehir Arkandan Gelecek, Ölene Kadar'ın durumu parlak değil; İçimdeki Fırtına iç açıcı bir başlangıç yapmadı. Yayından kalkma ya da senarist yönetmen değişikliğine reyting listesindeki duruma bakarak karar verilse de; iyi bir başlangıç yapmadı derken reyting listesini baz almıyorum. Senaryoyu, hikaye açılımını, iki saatlik sürenin bana yaşattığı his durumunu dikkate alıyorum.



Misal Adı Efsane ilk bölüm için reyting bazında iyi bir başlangıç yapmamasına rağmen derdini anlatması ve hikayenin akıcılığı ile dikkat çekmişti. Nitekim ikinci bölümden itibaren hedef kitlesinin görüş alanına girmeyi başardı. Ölene Kadar hariç, diğer dizileri izlerken kaç defa saate baktığımı hatırlamıyorum. Ölene Kadar, iyi olabilecek bir hikayenin önermesini yanlış yere inşa etmenin cezasını çekiyor.



Yeni başlayan bir dizi; yeni bir dünyayla, yeni karakterlerle, yeni dertlerle tanıştıramıyorsa, bildik dünyalara yeni bir bakış açısı getiremiyorsa maalesef ekranda kalma şansı yakalayamıyor.



Fragmanından ve medyaya servis edilen tanıtım yazısından yine mi düşman kardeşlerin aynı erkeği paylaşamama hikayesi dediğim İçimdeki Fırtına başladı. Başlangıcı O Hayat Benim, devamı Yaprak Dökümü'nü çağrıştıran dizinin Güney Kore uyarlaması olması da ilginç! On yıl önce yapılsaydı İçimdeki Fırtına, şansı olabilirdi. Ne olacak sorusunu sordurabilirdi ama mevcut şartlarda dizi sektörünün ve seyircisinin geldiği noktada şansı yok!



Hikayenin merkezinde yine moda tekstil üzerine kurulu bir holding var, Deran Holding. Kocasından miras kalan holdingi, büyük ortak Nusret Deran'ın elinden almaya çalışan, en büyük zaafı oğlu Emre olan Perihan Bademli holdingin CEO'su. Oğluna düşkün, oğlu için her şeyi yapan ama dünyanın geri kalanına kök söktüren anne karakterinden de fenalık geldi. Doz aşımı bir durum, artık bünyem en başında reddediyor.



Orta gelirli aileyi temsil eden Kara ailesinde Deniz ve Ezgi adında iki kız kardeş var. Ezgi, Deran Holding'de Emre ve annesi ile çalışıyor; Deniz ise Emre ile evlenme planları içinde ama Perihan hanım tarafından istenmiyor. İstenmeme sebebi ekranda kalabilirse başka sebeplere bağlanacak büyük ihtimal, geçmişten gelen sırlar silsilesinin içinden çıkacak cevabı, ama ilk bölüm gelişimine göre bir ilke imza attığını söylemek mümkün. Perihan Bademli'nin Deniz'i oğluna layık görmemesinin sebebi sınıf farkı değil; karakter farkı! Şöyle ki kendi gençliğine benzettiği Ezgi'yi layık görüyor oğluna ama kardeşi Deniz'i görmüyor. Ezgi çizginin karanlık tarafında kötücül hırslı bir kız, Deniz ise saf iyi herkese sevecen davranan, herkes tarafında sevilen bir kız, annesi kız kardeşi ve Perihan Hanım hariç.



Kızların durumu da enteresan. Bir dizi teklifini, ben fakir kızı oynamak istemiyorum zengin bir kızı oynamak istiyorum diye geri çeviren Merve Boloğur, aşırı makyajı, kısık gözleri, tuhaf kafa hareketleri ile sürekli ben kötüyüm diye bağırıyor. Deniz'in kardeşini aslında o iyi bir kız diye savunması karakterin iyiliğine saflığına yorulsa da ahmakça bir tutum. İyi olmak başka, her hareketiyle tavrıyla sözüyle senin canını acıtıcam diye bağıran birini savunmak başka. Ezgi'yi savunacağına kendini ondan koruyacak şeyler yapsa böyle olmayacaktı.



Yerli dizilerde sıklıkla gördüğümüz iyiliğin ahmaklıkla ve aptallıkla karıştırılmasının neticesi sahnelere bolca şahit olduk. Deniz ana yoldan çıkıp uçuruma doğru koştu, yetmiyormuş gibi uçuruma arkasını dönüp Ezgi ile konuşmayı tercih etti. Beklenen son, ayağı kaydı, Ezgi elini bıraktı ve Deniz denize düştü. Karakter tanıtımında 8 yaşına kadar Ezgi ile ikiz olduklarını zannettiği yazıyor ama bir iki defa o benim ikizim cümlesini sarf etti. Annesi alenen nefret ediyor, Ezgi evden atmaya, sevdiği adamı, işini elinden almaya çalışıyor ama Pollyanna Deniz denizin dibini boylayıp başka bir isimle beş yıl sonra karşılarına çıkıncaya kadar hiçbir şeyin farkına varmıyor.



Deniz ve Ezgi arasında Emre savaşı yaşanırken; holdingin avukatı aynı zamanda büyük ortağı Nusret Deran'ın yeğeni olan Fırat Ateş, amcasının kayıp torunu Elif Deran'ı bulmaya çalışmaktadır. Tam bulduğu gün kız beyin kanaması geçirir. Ölümden kurtardığı Deniz'i Elif'in yerine geçirir, beş yıl sonra holdingde Emre, Ezgi ve Perihan'ın karşısına çıkarır. Bir taraftan düşman kardeşlerin zeka dolu mücadelesi diğer taraftan holdinge sahip olma mücadelesi başlayacak senaryonun iddiasına göre. Mücadele tamam da zeka ne zaman devreye girecek orası şüpheli! Yeni karakterler dahil olacak hikayeye, bir taraftan geçen beş yılda ne olduğu anlatılacak, diğer taraftan gerçek Elif Deran'ın Deniz olduğu ortaya çıkacak.



On yıl önce olsaydı şans verirdim belki. Ama bu kadar kötücül karakterin kötücül oyunların bir araya getirildiği hikayeler doz aşımından dolayı ilgimi çekmiyor. Var mı ufuk açıcı, bilmediğim bir dünyayı anlatacak bir dizi?


#Diziler
#Yıldızlar Şahidim
#İçimdeki Fırtına
7 yıl önce
İçimdeki Fırtına
Merkez’den gelen soğuk hava dalgası
Zamanda ve mekânda bir uyanış: Sîdî Ukbe Ulucamii
19 Mayıs’a 10 gün kala…
Uluslararası doğrudan yatırımları çekmek
Enflasyon, döviz kuru beklentileri ve CDS