|
“180 derece değişmelidir” ne demek?
HDPKK'nın candan destekçisi Hürriyet'in “camları” adeta türbe haline getirildi. Böyle giderse, o “camlara” yüz sürenler; hatta çaput bağlayanlar bile çıkabilir! Adına “Cam Baba Türbesi” mi; yoksa “Aydın Baba Türbesi” mi derler, orasını bilemem…

Baronlar'ın Hürriyet'ini ziyaret edip, “camlarına” dokunanlar arasında Terör Partisi'nin eş genel piyonu da vardı; “Boğma Rakıcı” Kılıçdaroğlu da…

CHP lideri mi; Akit muhabirinin, Paralel Medya'nın başındaki iliştirilmiş şahıs tarafından tartaklanmasına gıkını çıkarmamıştı. Star gazetesine bomba konulması veya Star yöneticisinin kurşun yağmuruna tutulması da umurunda değildi!

Murat Sancak'ın, “Saldırının arkasında Paralel Yapı ile Doğan Medyası ittifakının olduğunu” söylemesine gözlerini fal taşı gibi kapatan bir Kılıçdaroğlu var.

Hiç işine gelmiyor…

Bir defa, stratejik ortağı Paralel Yapı'ya olumsuz tek laf edebilmesi dahi mümkün değil…

Üstelik, orada Candaş Hürriyet'in “camları” dururken; Gürsel Tekin'in “İktidara gelirsek, anında el koyacağız” dediği “yandaş” medyanın “canlarının” ne kıymeti var ki?!

Okyanus Medyası ile birlikte tepe tepe icra ettikleri bir “Özgür Medya” tatavası gösterimde iken bu kadar konforlu bir gözbağcılıktan, düzenbazlıktan, sahtekarlıktan; “Havuz Medyası”na dâhil bir gazete yöneticisi 22 kurşuna hedef oldu diye vazgeçilebilir mi, hiç?! Olacak iş değil!

*

Deniz Baykal'a kaset operasyonu yapılacağından, Kasım 2009 tarihinde Frankfurt'ta fevkalade enteresan bir yöntemle haberdar edilmiş olan Kemal Kılıçdaroğlu, geçen hafta “Türkiye'nin dış politikası 180 derece değişmelidir.” dedi!

Yani? “Ankara eskiden olduğu gibi Washington ve Tel Aviv'in kontrolü altına girmelidir” demek istiyor da; ancak bu kadarını söyleyebiliyor! İktidara gelirlerse, Şam Rejimi ile yeniden ilişki kuracaklarını seçim beyannamesinde zaten vurgulamışlardı.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP'si, Zalim Diktatör Esed'in candan destekçisi sıfatıyla; Bağımsız Müslüman Türkiye'ye karşı konuşlanmış durumda…

Ankara'nın, Haçlı Siyonist İttifakı'nca “teslim alınabilmesi” için devasa bir gayret sarf eden ve bu amaçla saldıran cephede yer alıyor, Baronsal CHP!

ABD'nin Ankara'daki bir önceki büyükelçisi Ricciardone ile yakın irtibat içindeydi, Kılıçdaroğlu; şimdiki Amerikan büyükelçisi John Bass ile de “derin kontak” vaziyetinde…

Hürriyet'in “camlarını” ziyaret edenler arasında John Bass de vardı:

Hatta Ecnebi Hürriyet'in yazı işleri katına çıkmış, desteğini ayan beyan göstermişti.

Böylelikle, Baronsal Hürriyet'in aslında nereye bağlı olduğunu “bir kere daha” görmüştük!

*

PKK'yı desteklemesi ne kelime; terör örgütünün “can damarlarında dolaşan” Washington'dır: PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD'ye silah yardımı yaptıklarını geçenlerde kendileri açıkladılar. PKK'lı teröristlere eğitim veren ajanlarından bizzat sahaya sürdükleri tetikçi elemanlarına kadar PKK'nın içinde cirit atıyorlar!

Terör örgütüne strateji yazan da, yol haritası çizen de; en başta ABD artı İsrail ve Almanya'dır.

*

PKK'nın elebaşılarından Mustafa Karasu 1 Kasım'da CHP seçmeninden oy istedi. “AKP'den kurtulmak için bütün oylar HDP'de toplanmalı” dedi!

“Baraj aştırmaya ayarlı” canlı bombaları; bir de “Baronlar'ın emirlerine amade” CHP'leri var!

*

7 Haziran'da HDP'ye “Kızılay'lık yapan” CHP'nin yönetiminde…

“Gölge CIA” diye tabir edilen Stratfor'un TR-705 plakalı “elemanı” Sezgin Tanrıkulu da yer alıyor!

HDPKK'nın can yoldaşı Mister Tanrıkulu mu; terör örgütünün Cizre'de nakavt oluşundan dolayı çok üzülmüştü!

*

Dikkat; Mister Mustafa Karasu, “10 Ekim'deki saldırının çok önemli bir başlangıç olduğunu” da söyledi!

Teröristbaşı'nın işbu lafları, Ankara'daki “kontra” terör eyleminin içinde PKK'nın da bulunduğunu işaretlemeye yetiyor!
#cia
#hdp
#pkk
#John Bass
#Ricciardone
#Cam Baba Türbesi
9 yıl önce
“180 derece değişmelidir” ne demek?
‘Parlamenter sisteme döneceğiz’ demek bu millete ihanettir!
Ukbe b. Nâfi’nin cehdi
İğne ve çuvaldız…
İhracatta Türkiye
Hizmet sektöründeki enflasyon işleri zorlaştırıyor!