|
Bulmaca çözmek, unutkanlığa iyi gelir!

Baykal'a yönelik kaset komplosuyla ilgili soruşturma kapsamında ifade vermekten kaçan Kılıçdaroğlu, savcılığa dilekçe göndermiş; ne var ki “kaseti kendisine getirenleri” hatırlamıyormuş!



İşine gelmediği için hatırlamıyor! Böylelikle, sözünü ettiği kaseti ona verenleri yani Paralel Yapı'yı kolluyor.



“Erdoğan'ın kaseti izlediğini gördüm. Kendisine o kaseti izletenler Erdoğan'ı kayıt altına almışlar” derken hafızasında hiçbir sorun yoktu! Ne zaman ki, kaset soruşturmasında tanık olarak ifadeye çağrıldı, Baronsal Kemal'de birdenbire unutkanlık başladı!



*


Kemal Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP, Baykal'ı vuran kaset operasyonuyla alakalı derin gerçeklerin ortaya çıkarılmasını asla istemiyor. Kandi Kemal'in Partisi, tam altı yıldır komplonun üzerine gitmekten itina ile uzak durdu. Neden?



Kılıçdaroğlu, işbu komployu düzenleyenlerin CHP'nin başına getirdiği “projelendirilmiş siyasi lider” de ondan: Kemal Bey, kaset soruşturmasında topa girmiyor, kaçıyor.



Hadisenin “bir tarafında” yer almış olması, korkmasının temel nedenidir.



Kemal Kılıçdaroğlu, “Deniz Baykal'a kaset operasyonu düzenleneceğinden” hemen ardından da “Kendisinin CHP'nin başına getirileceğinden” Kasım 2009 tarihindeki Almanya ziyareti esnasında (Frankfurt'ta)

enteresan bir yöntemle

haberdar edilmiştir!



“Olay yerinde BND ajanları var mıydı?” diye sorsanız; Kemal Küfürbazoğlu, bu sorunun cevabını da hatırlamayacaktır!



*


Kılıçdaroğlu, ona “kaseti getirenleri” hatırlamadığını öne sürüyor ya; bu çerçevede bahsettiği “Erdoğan'ı, kaseti izlerken gösteren” kayıttır! Yoksa aylar evvelinden kendisine bir kopyası verilen kaset değil…



Tam da burada, çok önemli bir “tanıklığı” hatırlatmalıyım:



Ankara Cumhuriyet Savcılığı'nca yürütülen 011/154461 No'lu soruşturma kapsamında tanık (işadamı) Canfer Deliismail, 18 Eylül 2014'te Savcı Serdar Coşkun'a verdiği ifadede “Kılıçdaroğlu'nun Baykal kasetini bankadaki kasasında sakladığını” iddia etmiştir!



Canfer Deliismail, 7 Aralık 2009 tarihinde işlerini takip için gittiği İş Bankası'nın Akay Şubesi'nde yaşadıklarından dolayı böyle bir kanaate varmıştır…



Burada zikredilen tarih, Kılıçdaroğlu'nun Almanya (Frankfurt) ziyaretinden bir ay sonrasıdır!



BİR BAŞKA “KISA KILIÇ”


Yeri gelmişken; Ali Kılıç'ın “BND ile CHP arasında 2009'da Almanya'da gerçekleşen görüşmelerde köprü vazifesi gördüğünü” iddia eden ayrıntılı yayınları hatırlıyoruz! (21 ve 22 Ağustos 2014 tarihli Takvim gazetesi)



Bu yayınlara, CHP yönetimi ikna edici cevaplar verememişti.



Günümüzün CHP'li Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, Aralık 2014'te Maltepe Meydanı'na “Noel Ağacı” dikmiştir!



“İstanbul Altıntepe Protestan Kilisesi Ruhani Önderi” Carlos Madrigal'a da “açılış duası” yaptırmıştı! Ali Kılıç sayesinde “Ecnebi CHP Albümü”nde eksik bir sayfa kalmamıştı!



*


Filmin ta başından beri “Kısa Kılıç Şebekesi”nin gazetesi olan Baronsal Hürriyet'in son dönemde Ali Kılıç'ı “parlatmaya” çalışan yayınlara başladığını görüyoruz.



Mister Aydın Doğan'ın coşkun “devşirmesi” 18 Mayıs 2016'da Çarşamba Söyleşisi'ni Ali Kılıç'la yapmıştı…



Başlık mı? “Perşembe Cemevi, Cuma Cami, Pazar Kilise” idi!



*


30 Mart 2014'te Maltepe Belediye Başkanı seçilen Ali Bey'in fahri danışmanı Christian Ude, eski Münih Belediye Başkanı'dır.



68 yaşındaki Ude, Ali Kılıç'ı

“1977 yılında Tunceli'yi ziyareti sırasında”

tanıdığını söylemiştir!



1994 yılında Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu'nda genel başkanlığa getirilen Ali Kılıç bu görevi uzun yıllar boyunca yürüttü.



Christian Ude ile Ali Kılıç'ın yolları Tunceli ve Münih'ten sonra İstanbul'da kesişti!



*


1964 Tunceli Pülümür doğumlu Ali Kılıç, 1980'de Almanya'ya gitti. Orada, uzun bir süre Milliyet gazetesinin Münih temsilciliğini yaptı. Aydın Doğan'ın sahibi olduğu Milliyet gazetesinden söz ediyoruz. 1979'da Aydın Doğan'ın elinden tutup da onun Milliyet gazetesini satın almasını sağlayan Derin Galatasaray İnan Kıraç'tır!



*


CHP'li Yılmaz Ateş, ne demişti?



“İşadamı İnan Kıraç, skandal kasetten üç ay önce Deniz Baykal'ı ziyaret edip 'O ekibi listeye almayın' dedi. Sonrasında Baykal tasfiye edildi” (25 Mayıs 2011)



*


Vehbi Koch'un damadı Mister Kıraç mı; 12 Haziran 2011'deki genel seçimi Kılıçdaroğlu'nun liderliğindeki CHP'nin kazanacağı hususunda acayip iddialıydı. Öyle ki, Cüneyt Arcayürek'le bahse bile girmişti!



12 Haziran,

Kasetle Gelen Kemal

'in ilk genel seçimiydi…



Bir başka deyişle, Dersimli Kemal'in “bozguna uğradığı” ilk seçim!


#Paralel Yapı
#CHP yönetimi
#İş Bankası
#Ali Kılıç
8 yıl önce
Bulmaca çözmek, unutkanlığa iyi gelir!
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı
Yangından mal kaçırma: Terör örgütü ABD’den tanınma istiyor!
Unutma sakın!