Beş yıl önce ölen CIA ajanı Paul Henze'nin Türkiye'de görev yaptığı yıllarda en yakın arkadaşı Kasım Gülek'ti. Vaktiyle CIA'in inşa ettiği Moon tarikatının Türkiye'deki ilk temsilcisi olan Gülek, “Gladyo Projesi” Mister Gülen'i en başından beri himaye eden birkaç derin isimden birisiydi. Gülek, Locafendi'nin 1975'te Mason locasına katılmasını sağlayan kişiydi.
1952'de sadece on dört yaşında iken Özel Harp Dairesi'nce “eleman” olarak yetiştirilmeye başlanan Gülen'in, 1966'da İzmir'de “cemaati”nin temellerini atması, CIA ajanı Graham Fuller'ın 1964'te Türkiye'de göreve başlamasıyla birebir bağlantılıdır. Soğuk Savaş döneminde bir
olarak sahne alan Komünizmle Mücadele Dernekleri'nin Türkiye'deki ikinci şubesini 1963 yılında Erzurum'da açan F.Gülen'dir.
“Dini Cemaat” görünümlü Paralel Yapı'nın devlet içinde sistemli olarak yerleşmeye başlaması
yılından itibarendir! Derin ABD'ye bağlı Türkiye'deki Baronsal Gladyo'nun Mister Gülen'e “sefer görev emri” verdiği tarihten söz ediyoruz!
Gülen, 17 Ocak 1993'te (Uğur Mumcu Suikastı'ndan tam bir hafta önce) İzmir'de Bozyaka Yurdu'ndaki “dar dairedeki” hususi bir sohbetinde
diyerek daha o tarihte çok iddialı konuşuyordu! Mister Gülen, o sohbetinde isim vermeden “Çok yakında büyük bir suikast haberi duyacaksınız. Üzerinde senelerce konuşulacak” demiştir!
Bozyaka'daki sohbetten yirmi yıl sonra 17-25 Aralık 2013'te Paralel Yapı Darbe Girişimi'nde bulundu. Başarılı olsalardı, Paralel Yapı mensubu bir Tümgenerali Genelkurmay Başkanı yapacaklardı.
*
15 Temmuz 2016'da bu defa askeri darbe girişimiyle geldiler.
ABD-CIA'in Gladyo kapsamındaki örgütü olan Paralel Yapı eli ile
Allah'a şükür ki, başaramadılar.
Başta ABD olmak üzere Batılı devletler darbe püskürtüldüğü için, “Türkiye'yi yeniden ele geçiremediklerinden dolayı” fevkalade üzgünler! Dizlerini dövüyorlar!
Duvara dayanan ABD'nin sözcüleri “AK Parti Hükümeti'nin bazı mensuplarının darbeden ABD'nin sorumlu olduğuna dair sözleri veya imalarının zararlı olduğunu” söylüyorlar!
Sanki “darbeye karşılarmış gibi” pozlarda, zerre utanmadan numara yaparak gözlerimizi bağlamaya, hikâye anlatmaya devam ediyorlar.
15 Temmuz Paralel askeri darbe girişiminin ardında ABD'nin olduğu kesindir. 27 Mayıs'tan 12 Mart'a, 12 Eylül'den 28 Şubat'a Türkiye'deki gelmiş geçmiş bütün darbelerin arkasındaki devlet de ABD'dir. Bu konudaki kanıtlar, belgeler, bilgiler, tanıklıklar vs. öyle birkaç kitap falan değil, hacimli bir ansiklopedi oluşturacak kadar fazladır!
*
ABD, derin elemanı Gülen'i himaye etmeye devam ediyor…
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Türkiye'nin iadesini istediği Locaefendi için “Bildiğimiz kadarıyla Gülen Pensilvanya'da huzur içinde yaşıyor” diye pişkince konuştu! Paralel Casusluk ve Terör Örgütü'nün başı “kapılandığı, çok sevdiği” ABD'de huzur içinde yaşıyor olabilir; ne ki Türkiye'de huzur bırakmadı! Pensilvanya'nın Askerleri, darbe yapmaya kalkıştı; Meclis'i bombaladı, Müslüman Türk halkının üzerine ateş açtı. 145'i sivil 205 şehidimiz var.
*
Bir an için, varsayalım: “Beyaz Saray ve Kongre, darbeciler veya teröristler tarafından bombalansaydı; saldırıların emrini veren de Türkiye'nin bir şehrinde oturan/himaye edilen bir terör örgütü lideri olsaydı…
ABD, bu şahsın iadesini Türkiye'den isteseydi...
Üstüne bir de; Ankara'dan, Dışişleri Bakanlığı'ndan “Mevzu bahis kişi, ülkemizde huzur içinde yaşıyor” gibilerden bir açıklama yapılsaydı!
ABD ne yapardı? El Cevap: Türkiye'ye
açardı!
ABD, Kurgusal 11 Eylül Saldırıları için; üstelik uydurma olduğu ortaya çıkan (sözde) belgelerle”
başlatıp Afganistan'ı ve Irak'ı işgal etti, yahu! Afganistan'da üç buçuk milyon, Irak'ta da bir milyondan fazla Müslüman'ın kanlarını kasten döktü…
ABD, Türkiye'nin dostu ve müttefiki değildir; azılı düşmanıdır!
*
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Kirby “Gülen hareketini terör örgütü olarak görmüyoruz” demişti. (3 Haziran 2016)
'nun 15 Temmuz'daki darbe girişiminde ABD bir kez daha fena yakalanmıştır. Darbeciler, ABD'nin himayesindeki Gülen'in Paralel askerleridir.
destekli bu darbe girişimi
standartlarında icra edilmiştir.
Locaefendi'sine sahip çıkan John Kerry utanmadan “İadesi için bize kanıt sunmalısınız” diye konuşuyor! Kanıttan bol bir şey yok ki! Ankara'nın elindeki kanıtlar; ABD'nin Irak'ı işgal ederken deklare ettiği uyduruk/hayali kanıtlara hiç benzemiyor!
Paralel Yapı'nın üzerine gidildiği için panikteki ABD hukuktan da bahsediyor! ABD'nin hakiki hukuku,
Hukuku'dur!
