|
Güney Kore"nin nükleer hikâyesi bize örnek olacak

Güney Kore ile nükleer enerji anlaşması sonrası bir grup ekonomi yazarı ile bir araya gelen Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Güney Kore''nin nükleer enerjideki başarı hikayesini şöyle anlattı;

1973 senesinde Amerikalılarla nükleer santral konusunda anlaşma yapılmış.

İnsan kaynağı dahil ilk santralin her şeyi Amerikalılarınmış.

Güney Kore daha sonra 2000 mühendisini yurtdışına göndererek bu konuda eğitim almalarını sağlamış.

Şimdi dünyanın nükleer santral konusunda en deneyimli ülkesi.

8 santrali kendi teknoloji ve insan kaynaklarıyla yapıyor ve teknoloji ihraç ediyorlar.

Türkiye''ye bugün en az 6 santral gerektiğini belirten Bakan Yıldız''a göre, bu anlaşmayı Güney Kore ile 20 yıl önce yapmamız gerekiyordu.

Enerji envanteri hazırlanıyor

Yerli kaynakların hepsinin harekete geçirilse bile yine de ortalama yüzde 6 olan Türkiye''nin büyüme hızını karşılayamadığına dikkat çeken Bakan Yıldız, “Enerjimizi kavgalarla harcamadan enerji envanteri çıkararak nerelere rüzgar, su, termik ve nükleer santral yapılacağını belirleyeceğiz” diyor.

2023''e kadar 120 milyar dolarlık yatırım yapılacak.

Enerjide yatırımlara karar verirken büyük resme bakılmasını isteyen Bakan Yıldız, toplam arazilerin yüzde 57''sinin Milli Emlak''a ait olduğunu ve bu arazilerin “gerçek yatırımcılara” peşkeş çekilse bile zarar edilmeyeceğini iddia ediyor.

Enerjide Türkçe''den Türkçe''ye çeviri yapacak uzmana ihtiyaç var

Bir yerde petrol çıktığında, halk,”Türkiye''nin petrol ihtiyacı tamamlandı” şeklinde algılıyor.

Her petrol çıktığında vatandaş, “İhracata ne zaman başlıyoruz” diye soruyor.

“Vatandaşta böyle bir algı var” diyen Bakan Yıldız verileri ortaya şöyle koyuyor;

Günlük 5 varil petrol çıkarttığımız kuyu ile 50 varil çıkarttığımız kuyu var.

Günlük tüketimimiz 600 bin varil.

Yani enerjide ithalata bağımlı bir ülkeyiz.

Bir petrol kuyusu kapatılsa, “Petrol çıktı ama üstünü betonla kapattılar” türünden onlarca yargı kararları çıkartılır.

Bu konuda öyle komplo teorileri var ki, avcı hikayelerini aratmaz.

“İnsanların ümitleriyle oynamamak lazım” diyor Bakan Yıldız.

Enerji Bakanı Taner Yıldız, enerji alanında bilgi eksikliğinden kaynaklanan yanlış anlamayı önlemek için bakanlıkta sosyolog tahsis edeceklerini söylüyor.

Sosyolog ne yapacak?

Türkçe''den Türkçe''ye çevirim yapacak.

Yani aradaki kopukluğu giderecek.

İlk kez böyle bir bakanlıkla karşılaşacağız.

Aslında bu sorun sadece Enerji Bakanlığı''nda değil devlet ile millet arasındaki bütün kurum ve kuruluşlarla vatandaş arasında hem de yıllardır yaşanıyor.

Sosyolog sadece Enerji Bakanlığı''na değil bütün kurumlara lazım.

Umarım bunun faydası görülür ve diğer kurumlara da örnek olur.

Bakan Yıldız sahte yatırımcıları üzecek

Enerji Bakanı Taner Yıldız''ın verdiği bilgiye göre, taş ocakları dahil bugüne 42 bin arama ruhsatı verilmiş.

Ancak arama ruhsatlarının çokluğu bu kadar arama yapıldığı anlamına gelmiyor.

Bugüne kadar 495 TL yatıran bakkal, manav, terzi, memur, emekli arama ruhsatı almış.

Birçoğunun amacı aramak değil.

Altın ya da taksi plakası gibi gördüğü için alıyor.

Uzun vadeli yatırım aracı gibi görülmüş.

Rüzgar santralleri için 700 proje yarışacak ama 700 projelik rüzgar yok.

Rüzgar enerjisindeki pastanın çok üstünde bir proje yığılması olduğu için bakanlık bu projeleri üreten yatırımcıların büyük kısmını eleyecek.

Bakan Yıldız bu amaçla sahte yatırımcı ile gerçek yatırımcıyı ayırmak için manipülatif ve çantacı yatırımcıyı tasfiye edecek bir tasarı hazırlatıyor.

Yakında sahte yatırımcıları üzecek bir karar çıkabilir.

Bulut ağlamazsa yeşillik nasıl güler.
Mevlana
14 yıl önce
Güney Kore"nin nükleer hikâyesi bize örnek olacak
“Bir barbar, kendin tartar bir barbar”
Evet sokağa çıkamayacak hale geleceksiniz!
Batı’da İsrail spiritüel bir tutkuya dönüştürüldü...
Din savaşı
13 şehit