Eskilerin sürekli tekrar ettiği güzel bir söz var; "Hayatta 3 kişiye acıyacaksın; Cahiller arasındaki alime, zenginken fakir düşene, hatırlı iken itibarını kaybedene" derler.
Bu söz bugün ABD ve Avrupa"nın halini anlatıyor.
Avrupa Birliği"ne üye ülkelerin neredeyse tamamı, ağır borç kriziyle mücadele ediyor.
Belirlenmeye çalışılan ort ak politikalar ve uygulanan acı reçeteler istenen neticeyi vermiyor.
Ekonomik krizin faturasını halka çıkaran politikalara olan tepki ise her geçen gün daha da büyüyor.
Avrupa Birliği küresel ekonomik krizin etkisiyle çatırdarken ABD bu hafta senatoda borç krizini 2 ay erteledi.
ABD"nin krizi ötelemesi küresel finans dünyasını ne kadar rahatlatır bilmiyoruz.
Yaşanan ekonomik kriz ve uygulanan kemer sıkma politikaları, hiç şüphesiz en çok halkın günlük hayatını etkiliyor. Açıklanan rakamlar hiç de parlak değil.
Avrupa Birliği istatistik kurumu Eurostat"ın son verileri Avrupa Birliği sınırları içerisinde yaşayanların yüzde 24"ünün fakirlik sınırında olduğunu gösteriyor.
27 ülkeden oluşan Avrupa Birliği"nin yüzde 24"üne karşılık gelen 120 milyon kişi, yoksulluk veya sosyal dışlanma sınırında yaşıyor.
Kendi birliğinden üyelerin bile ayrılmayı düşündüğü Avrupa Birliği"ne Türkiye"yi almamak için hala türlü nedenlerin icat edilmesi de işin komik tarafı.
AB"nin hem suçlu hem güçlü tavrı Başbakan Erdoğan"ı bile çileden çıkardı.
Erdoğan, geçen hafta bir televizyon programında Türkiye"nin Şanghay Beşlisi"ne alınmasını talep ettiğini söyledi ve "O zaman AB"ye güle güle deriz" deyince ortalık karıştı
Görünen o ki, 2013 yılı
Avrupa Birliği"nin yapısında önemli bir değişikliğin
yaşanacağı sene olacak.
Coca Cola firması, doğayı, "bize birbirinden güzel, birbirinden olgun, birbirinden tatlı meyvelerini sunan" bir nimet verici olarak görüyor ve ona "sonsuz teşekkürler" borçlu olduğumuzu düşünüyor.
Coca Cola firması, ürettiği meyve sularını içenlerden, sadece paralarını istemekle yetinmiyor, onlardan bir de doğaya şükretmelerini telkin ediyor.
Cappy meyve sularında yer alan ifadeler aynen şöyle:
"Bu üründeki meyve suyu, cömert meyve ağaçlarının, o ağaçlara kucak açan toprağın, su veren yağmurun ve onlara yaşam veren güneşin sayesinde üretildi.
Doğa, ona hak ettiği saygıyı göstermenin, emek harcamanın ve onu sabırla beklemenin karşılığını bize birbirinden güzel, birbirinden olgun, birbirinden tatlı meyvelerini sunarak verdi.
Cappy"nin lezzetinin kaynağı olan doğaya sonsuz teşekkürlerimizle."
Firma, karşılaştığı onca tepkiye rağmen bu ifadeleri ürünlerinin üzerinden kaldırmaya yanaşmıyor ve meyve suyu adını verdiği içecekleri bu ülkenin Müslüman halkına satmaya devam ediyor.
Kur"ân-ı Kerim ise, Allah"tan başkasının adıyla sunulan yiyeceklere karşı Müslümanları şöyle uyarıyor; Üzerine Allah"ın adı anılmayan şeylerden yemeyin; çünkü bu Allah"a itaatten çıkmak olur. Şeytanlar ise, dostlarına, sizinle tartışmalarını telkin ederler. Onlara itaat ederseniz siz de müşrik olursunuz.
(En"âm, 6:118-121.)
(Erdemli hayat sitesinden alıntı)
Yıllar önce hastanede çalışırken, ağır hasta bir kız getirdiler.
Tek yaşam şansı, beş yaşındaki kardeşinden acil kan nakli idi.
Küçük oğlan aynı hastalıktan mucizevi bir şekilde kurtulmuş ve kanında o hastalığın mikroplarını yok eden antikorlar oluşmuştu.
Doktor durumu beş yaşındaki oğlana anlattı ve ablasına kan verip vermeyeceğini sordu. Küçük çocuk bir an duraksadı.
Sonra derin bir nefes aldı ve "Eğer kurtulacaksa, veririm kanımı" dedi.
Kan nakli yapılırken, ablasının gözlerinin içine bakıyor ve gülümsüyordu.
Kızın yanaklarına yeniden renk gelmeye başlamıştı, ama küçük çocuğun yüzü de giderek soluyordu...
Gülümsemesi de yok oldu.
Titreyen bir sesle doktora sordu :
"Hemen mi öleceğim ?"
Ufaklık, doktoru yanlış anlamıştı, ablasına vücudundaki bütün kanı verip, öleceğini düşünüyordu.
Not: Önemli Olan Vermektir..
