Akşam yemeğine misafirimiz gelecekse eğer yemeklerin lezzetli olmasının yanı sıra soframızın şık olmasına da oldukça önem veririz. Servis peçeteleri, porselen tabaklar ve birkaç mum... Sofra tasarımlarımızın vazgeçilmezleri. Birbirinden şık davetlerin organizasyonunu üstlenen Meltem Bayazıt Tepeler, her ev hanımının bu sınırlamanın dışına çıkabileceğini, patates, mandalina, üzümden bile sofralara tasarım yapılabileceğini söylüyor. Sofraların kişinin yaşam felsefesini yansıttığını söyleyen Tepeler, bu çerçevede 7 farklı konsept ile sofralar hazırladı ve Çırağan Palace Kempinski İstanbul’da misafirlerin beğenileri sundu. Bu masa tasarımlarının içerisinde sağlıklı yaşam sofrası da var, gelin ve mücevher sofrası da... Tepeler hazırladığı bu serginin amacını şu şekilde anlatıyor: “Amacımız sofra tasarımının bir sanat olduğunu gösterebilmek. Bunu körfez ülkelerine yaymak istiyoruz. Bu sanatta Türkiye geri plandaydı. Tasarımlar genellikle ya kap kaçak ya da danteller ile yapılıyor. Onlar sadece tasarım sanatının küçük bir parçası. Tasarım yapmak için şık mücevherlere gerek yok. Domates, patates, mandalina, üzümden de çok şık sofralar hazırlayabilirsiniz.”
Birçok firmaya ev sahipliği yapan Meltem Bayazıt Tepeler, bu ürünlerin felsefelerini sofralara yansıttığını söylüyor. Diyet yapanların da şık masalar hazırlayabileceğini söyleyen Tepeler, diyet listelerini önlerine almanın yeterli olacağını belirtiyor. Tepeler, “ Ben de diyet yapıyorum ve diyetisyen Dilara Koçak'ın bana verdiği listemdeki herşeyden bir sofra hazırladım. Havuç, dereotu, portakal, çilek ve limonlardan harika bir sofra hazırladık. İlla pahalı menülere, et yemeklerine gerek yok. Diyet menüsünden de çok güzel sofra tasarımları yapılabilir. Aynı zamanda sofra, hazırlayanın kişiliğini de yansıtıyor" diyor.
Sergide yer alan sofralardan bir diğeri de mücevherlerden hazırlanmış. Ama Tepeler'e göre şık masalar hazırlamak için pahalı mücevheratlara aslında hiç gerek yok. “Mücevherden de sofra yapılır patates ve domatesten de. Yeter ki sofrayı şık bir şekilde sanatsal olarak sunabilelim. Bir ev hanımının her an pahalı masalar hazırlaması mümkün değil" diyen Tepeler, ev aksesuarlarını kullanarak şık bir sofra hazırlamanın tüyolarını veriyor: "Mesela koridorunuza astığınız aynayı alıp masaya yatırın ve üzerine mumlar yerleştirin gül yaprakları serpin. Bu kadar. Para harcamaya gerek yok. Meyvelerden bile çok şık sofralar hazırlanıyor. Üzümleri koyun masanın üzerine. Çok şık dekorlar çıkıyor. Bir kabın içine su koyun, mum yüzdürün. İçine kum taneleri atın. İki tane istiridye atın. Deniz konsepti hazırlamış olursunuz. Yani tasarım olması için çok pahalı ürünlere gerek yok. Sofra tasarımı için zevk sahibi olmak yeterli.”
Tepeler sadece ülkemizde değil dünyada da birbirinden şık sofralar hazırlamak istiyor. Çırağan Sarayı'nda bu sergiyi açmasının bir amacı da bu. Gelen turistler sofralarımızın zenginliğini görsün. İlk hedefi ise Arap dünyası. Tepeler bu konuda şunları söylüyor: “Türkiye'deki davet sektörünün aslında ne kadar sanatsal olduğunu körfez ülkelere göstermek istiyorum. Bu bir zevk. Türkiye'nin de bu zevke sahip olduğunu göstereceğim. Sofra tasarımı denildiğinde insanların aklına daha çok keten örtüler, peçeteler ya da porselen takımlar geliyor. Tasarımlar genellikle ya kap kaçak ya da örtüler, danteller ile yapılıyor. Onlar sadece tasarım sanatının küçük bir parçası. Çiçek, kumaş, renk, obje ve boyut bilgilerinizin olması gerekiyor” diyor.
Meltem Bayazıt Tepeler’in organizasyon işlerine ilgisi çocukluğuna dayanıyormuş. Babası eski Deniz Kuvvetleri Komutanı olan Tepeler'in evinde sık sık protokol davetleri düzenlenirmiş. Annesinin evlerinde verdiği birbirinden şık davetlerle büyüyen Tepeler, çocukken mutfaktan hiç çıkmadığını ve annesine yardım ettiğini söylüyor. 10 yaşından beri tasarımlar yapan Tepeler, “Protokol oturmalarının ve sofralarının nasıl olması gerektiğini babamdan öğrendim. George Bush, Tony Blaır gibi önemli isimlere davet sofrası kurdum” diyor.