YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

İşte size, örnek bir politikacı modeli!..

 
Hatırlayın "28 Şubat" dönemini.. Kafkaslar'a yaptığı bir gezide, Türkiye'deki askeri rejimi hatırlatarak, el işareti ile, omuzu yıldızlı görevlilere, imalarda bulunmuştu.. Onun söylediklerini yazan gazetecilerin başına işler açıldı. Mesut Yılmaz ise, sanki hiçbir şey olmamış gibi, olayı uzaktan seyretti..

 

Siyasal çevreleri en şaşırtan olay, Mesut Yılmaz'ın demokratikleşmesi ve sivilleşmesi.. Herkes kendi kendine, "Acaba bu adam takiyye mi yapıyor" diye sormakta.

Bana göre Mesut Yılmaz, takiyye yapmıyor.. Şartlar değiştiği için, uyum gösteriyor.

Avrupa Birliği aday üyeliği olmasaydı, bambaşka bir söylem içinde görürdünüz..

Daha önce de yazmıştım..

1995 seçimine uzanan günlerdeydik.. Çiller Başbakan'dı.. "Özelleştirme", "Gümrük Birliği" benzeri konularda bayrağı açmış, "Cumhuriyet Muhafızları"nın engellemelerini aşmaya çalışıyordu.. "Bask modeli" konusunda erken konuştuğu için başına gelenlerden ötürü de, "Güneydoğu'ya siyasi çözüm" konusunda ürkekti..

Şimdi rahmetli olan bir ortak arkadaşımızın doğum günü davetinde, Mesut Yılmaz'la karşılaştım..

Kendisine, kafama takılan konuları sordum ve hep aynı cevapları aldım..

SORU- Neden Gümrük Birliği'ne girmek konusunda suskunsun? Avrupa Birliği'ne girmek konusunda en önemli adımı, Turgut Özal'ın ANAP'ı attı.. Şimdi bu ANAP, Gümrük Birliği olayını, uzaktan ve sanki karşıymış gibi izliyor..

CEVAP: Gümrük Birliği'ni desteklersem, yerli sanayicileri karşıma alırım.. Neden böyle yapayım ki?

SORU- Özelleştirme konusunda neden suskunsun?.. Özelleştirme, Turgut Özal'ın "2'nci Değişim" programının en temel ilkesi.. Şimdi sen, özelleştirme bayrağını Çiller'e ve DYP'ye kaptırıyorsun..

CEVAP- Özelleştirmeyi desteklersem, sendikaları karşıma alırım.. Neden böyle yapayım ki?

SORU- Güneydoğu'da bölücü teröre karşı en sert mücadeleyi veren Özal'ın ANAP'ıydı.. Ama aynı sırada, Özal, meselenin siyasi çözümünü de arıyordu.. Oysa sen bu konuda da suskunsun.. Neden böyle davranıyorsun?

CEVAP- Güneydoğu'da siyasi çözümden söz edersem, Silahlı Kuvvetler'i karşıma alırım.. Neden böyle yapayım ki?

Evet.. Mesut Yılmaz'la aramızda, bu düşünceleri içeren, sorulu cevaplı bir konuşma geçmişti.. Bunları, o dönem çalıştığım "Sabah"ta yazmıştım..

Mesut Yılmaz, şimdi, Avrupa Birliği'ne giden yolun Diyarbakır'dan geçtiğini falan söylüyor.. "28 Şubat" rejiminde Başbakan olunca, özelleştirmeye el attı ve yüzüne gözüne bulaştırdı..

İşte böyle birşey..

Mesut Yılmaz türü politikacılar konusunda, hepimiz uzman olmadık mı?

Bunlar, zamanı değiştiremez..

Zaman bunları değiştirir..

Bu tür politikacılar, oturdukları koltuklara birşey katmaz.. Koltuğun gölgesinde birşey olurlar..

Hatırlayın "28 Şubat" dönemini.. Kafkaslar'a yaptığı bir gezide, Türkiye'deki askeri rejimi hatırlatarak, el işareti ile, omuzu yıldızlı görevlilere, imalarda bulunmuştu.. Onun söylediklerini yazan gazetecilerin başına işler açıldı. Mesut Yılmaz ise, sanki hiçbir şey olmamış gibi, olayı uzaktan seyretti..

Atanmış Başbakan olarak, medya karteli ile, kimbilir ne anlaşmalar yaptı!..

Karşılığında, kartelci medya sermayesi, yazarlarını sattı, susturdu.. Mesut Yılmaz'ı eleştiren isimlere, kartel ambargo koydu..

Mesut Yılmaz kolaysa, "Avrupa Birliği'nin yolu, basın özgürlüğünden ve serbest rekabetten geçer" desin..

Bu tür politikacılar, sadece siyaset mesleğini yozlaştırmadılar.. Bizim medyayı da, şaibeli ilişkilere sürüklediler.. Şimdi bazı medya patronları, Yılmaz döneminde girdikleri paralı devlet bağlantılarından ötürü, özgür gazetecilik yapamıyor.. Bankacılığın, özelleştirmelerin, teşviklerin bağımlısı olup, basın mesleğini rafa kaldırdılar..

Türkiye'de çağdaşlığa, demokratlığa ve sivilliğe giden yol, Mesut Yılmaz'ların semtinden geçmez..

ŞAKA

Başkan olmak kolay..

"Cumhurbaşkanı kim olacak" sorusu giderek daha fazla gündeme gelecek..

Oysa biliyoruz ki, İdi Amin Uganda'nın, Çavuşesku Romanya'nın Cumhurbaşkanı'ydılar.. Miloseviç Yugoslavya'nın, Saddam da Irak'ın Cumhurbaşkanı şu anda..

Asıl sorulması gereken soru şöyle olmalı:

-Yeni Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı olmayı hakeden bir kişi mi olacak?

ÖZAL

Böyle bir örnek varken..

Doğu toplumlarında, bağımsız, özgür ve özerk aydınların var olması kolay değil.. Büyük çoğunluk, kalabalıkların o anda tekrarladığı şeyleri söyleyenlerden hoşlanıyor..

Bu konuda atasözleri de var..

-Zamansız öten horozu keserler, deniliyor..

Oysa hep birlikte görüyoruz..

Ölümünden (1993) bu yana yıllar geçmesine rağmen, Turgut Özal bugün hâlâ, yaşayan ve iktidarda olan pekçok politikacıdan daha canlı, daha ileride..

"Değişim", "globalleşme", "sivilleşme" konularında Özal'ın gerçekleştirdiği icraat, yaşayan bazı politikacılar için henüz birer sır niteliğinde..

Özal, "Annemin başını açamam, karımın başını örtemem" demişti..

Bugün hâlâ, topluma bu açıdan bakamayanlar var.

141, 142, 163'ü kaldırırken de, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne bireysel başvuru hakkını kabul ederken de, Avrupa'ya üyelik için başvururken de, konvertibiliteyi getirirken de, bugün yetki sahibi olan politik ve bürokratik kadroların tepkisini toplamıştı.

Çünkü Özal, özgür, bağımsız ve özerk bir aydın politikacıydı.. Kalabalıkların peşinden koşmanın değil, toplumun önünde ve ilerisinde gitmenin gerçek erdem olduğuna inanmıştı.. Onu bir kez daha, rahmetle anıyoruz..


22 Aralık 1999


Kağıda basmak için tıklayın.

Mehmet BARLAS

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...