Türkiye'nin birikimi... | ||
|
Ben darbeye darbe demem
27 Mayıs 1960 darbesi, her yıldönümünde uzun süre 'kutlandı'. Tüm yurtta, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde ve dış temsilciliklerde... 12 Mart 1972 muhtırası, "Şapkamı alır giderim. Madem öyle, işte böyle..." diyenlerin basireti yüzünden olsa gerek, kutlanılacak boyutlarda görülmedi. Derken her ikisinin de pabucunu dama atan 12 Eylül geldi. Yıl 1980. Bizim kuşağın, iliklerine kadar hissettiği bir hareketti. Darbe eşrafı, yeni bir darbe yapmış olmanın rehavetiyle etrafı süzer ve parlak nutuklar atarken, eskisini kutlamanın ne derece 'abesle iştigal' olduğunu farkettiler. Tabii bu farkediş, 27 Mayıs kutlamalarının iptalini gerektirdi. Caddelere ve doğan çocuklarına darbe liderinin ismini verenler, 12 Eylül'ün tıpkı 27 Mayıs gibi bir bayram havasında kutlanacağından emindiler. Ne var ki öyle olmadı. Eğer kutlanması gerektiğini takdir buyursaydılar, belki bugün tüm yurtta, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde ve dış temsilciliklerde 'coşkulu' bir kutlama içinde olacaktık. Belki diyorum, çünkü şu meşhur 28 Şubat da 12 Eylül'ü iptal edebilirdi. Böylelikle, bir zaman sonra, yıl içinde kutlama yapılmayan tek gün dahi kalmamış olabilirdi. Emekli generaller ne yapar? Generaller sadece darbe yapıyormuş gibi düşünmeyin. Hele emekli olduktan sonra çok çeşitli işlerle uğraşanlar var. Bakalım kimler neler yapmış:
Sohbet
- Bir de baktım irtica geliyor.
Bir reklam sloganı: "Yarını yakından görün..." Ve Karga'dan ufak bir ilave: Memur olmadan önce iyi düşünün!..
mseker@yenisafak.com
|
|
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi |
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|