YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Bilişim'den
Dizi...

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Dindar, dinci, dinsiz, din düşmanı

Dindar, dinci, dinsiz ve din düşmanı... Ülkemizde sık tartışılan bu kavramların kimleri tanımladığı, belki bugünlerde daha kolay anlaşılabilir. İsterseniz bu dört çizgi için basın camiasında bir prototip çalışması yapalım...

"Dindar" lığın en ayırdedici özelliği, "samimiyet" olmalı. Hiçbir çıkar beklemeden, hatta kimi zaman çok ağırlaşan bedellerine de katlanarak dine bağlı olmak demek dindarlık... Dindar, hissedilir bir coşku içinde dini yaşar, yaşamaya çalışır. Ama gösteriden uzak kalmaya da itina eder. Tabii ki, gösteri diye niteleneceği endişesiyle, yaşamaktan vazgeçmez de. Dünyevi ödüllendirmeler peşinde değildir. Çünkü, dünyada hiç kimse görmese, yaptığı her işi gören bir Varlığın olduğunu, dünyevi hiçbir ödül olmasa, ebedi planda bir ödüllendirmeye tanık olacağını bilir. Yine bilir ki, dünyevi ödüllendirme arayışları, dini davranışların ebediyyet planındaki güzelliğini aşındırır. Mutmaindir dindar insan , iç doyuma ulaşmıştır.

Dindar basın (Acaba dini hassasiyetlere sayggılı mı demek lâzım), tabiî coşku dışında özel bir çıkar üretmeye yönelmez Ramazan'dan... Bu rûhani iklimin vekarı yaralanmasın diye, bu gönül ikliminden daha çok insan yudumlansın diye, insanların kafasını karıştırıcı kısır tartışmalardan kaçınır. Sevgiyi derinleştiren, diğergâmlığı derinleştiren, Allah'a yakın olma tutkusunu derinleştiren bir üslûp bulmaya çalışır. Ramazan bir toplumsal heyecan demekse aynı zamanda, onun içinden, toplum diriliği daha pekişmiş olarak çıkmayı arar.

"Dinci"lik, din ile kalbî bir bağı bulunmadığı, hatta sair zamanlarda dine soğuk baktığı halde pazarın hareketlendiğini görüp, çıkarcılığı din alanına taşıyan, dinden çıkar üreten, dini pazarlayan insanların vasfıdır. En belirgin vasfı samimiyetten yoksun olmasıdır. Bu tip, "din karşıtlığı" alanında pazar hareketlenmesi ortaya çıktığında da, "din karşıtlığı"ndan çıkar üretmeye yönelir. Yani içten bir "din karşıtı" bile değildir. Önceleri "istismar" diye tanımlanırdı "dinci"lik...

"Dinci basın", hafta sonlarında kadın eti pazarlayıp, Ramazan'da hafta içinde din eksenli "promosyon" lar veren basındır. Kur'an Meali bile, İslâm İlmihali bile bir pazar motifi olarak kullanılır bu basın tarafından.

Türkiye gerçeğinde, zaman zaman zihinler alabora edilir ve samimi "dindar"ları "dinci" diye tanımlamak geçer akçe haline gelir. Buna karşılık "dinci"ler, insanların her şeye rağmen korudukları dindarâne hislerinden tiraj rantı üretmeye çalışırlar.

Ben buna rağmen bir ihtiyat payı bırakmak amacıyla, rant kaygısıyla yapılan işlerin içinde bile, Ramazan'la gelen hikmet sonucu, bir samimiyet payı bulunabileceğini düşünüyorum. Onun için keşke, diyorum, Ramazan dinciliğine itibar edenler, bu iklimdeki haşır-neşir oluşla samimiyet kazansalar da, başka zamanlarda da dinle daha dostça bir ilişki kurmaya yönelseler.

"Dinsizlik" dine karşı lâkayt olmak demek. İlgilenmemek dinle... Dinden soyutlanmış bir dünya kurmak. Bu, ne kadar mümkündür, sorgulanabilir. Çünkü en dinden tecrid edilmiş kişilerin bile kendilerine özgü bir mabed kurdukları görülüyor.

Böyle bir çizgi, Ramazan'da, hiç iklim değişmemiş gibi davranabilir. Ramazan onun dışında bir hadisedir. Basınsa söz konusu olan, Ramazan heyecanı hiç yansımaz ona... Suskundur. Duyarsızdır.

Bu çizgi, dinsizliği saldırganlık boyutunda algılamaz gene de... Din alanına saygı söz konusudur içten içe... Orda bir toplum gerçekliğine saygı duyması gerektiğine inanır. Toplumla vuruşmak değildir işi...

Saldırganlık "din düşmanı"nda vardır. Dinsizliğin ideoloji haline dönüşmesidir "din düşmanlığı..." Dine karşı bir misyon üstlenmiştir. Toplum bünyesinde yaşayan dînî her görüntüyü tehlike olarak görür. Ramazan'da insanların "dindarlaşma"sı, öfkesini köpürtür. O yüzden, kendini dizginleyemez ve toplumun kollektif heyecanı ile çatışmak pahasına din karşıtlığını sergiler.

Basınsa söz konusu olan, Ramazan iklimini bulandırma amacına yönelik haberler üretir. "Oruç yediği için adam dövme" haberleri en itibar gören asparagaslardandır. Dindarları küçük düşürme fırsatı verecek haberlere balıklama atlar. Ramazan dinciliği yapanla, Ramazan'da din düşmanlığı depreşenlerin yolları kesişir sık sık. Bir bakıma Ramazan dışındaki din karşıtlığı nükseder "Ramazan dincisi"nin...

Bizim gayretimiz, Ramazan ikliminden gönüllerimizi inşa için istifade etmektir. Rabbimize daha yakın olmak, Rabbimizin bize yakınlığını daha candan hissetmek, şah damarlarımızda Allah'ın yakınlığını duymak... Yani pür-samimiyetle dindar olmak... Çabamız buna yönelik... Kimseyi yargılama ve dışlama niyetimiz yok. Din karşıtlığı ya da din sömürüsü yapan, kendisini dışlamaktadır. Kendimizin ve herkesin dindarlık sınavında başarı göstermesi için de dua ediyoruz.

Ramazan aynı zamanda samimiyet planında bir yürek sınavıdır.

Kur'an, "arınan kurtulmuştur" diyor. Arınma sınavıdır Ramazan...


28 KASIM 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Ahmet Taşgetiren

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...