Helsinki Zirvesi'nde AB'ye aday ülke olma hakkını elde eden Türkiye'nin, ücretler bakımından AB kriterlerini yakalaması çok zor görünüyor. Türkiye'nin yıllardır tam üye olmak istediği AB'de bazı ülkelerde bir işçinin bir günlük kazancının, Türkiye'nin asgari ücretine eşdeğer olduğu belirlendi. Buna rağmen, devlet 1 Ocak'tan itibaren yürürlüğe girecek 80 milyon liralık asgari ücretten, 29 milyon lira gelir elde edecek.

Asgari Ücret Komisyonu, 1 Ocak'tan itibaren geçerli olacak asgari ücreti 12 milyon lira artırarak, 80 milyon 650 bin liraya çıkardı. Zamlı asgari ücret, 147.7 dolara karşılık geliyor. Türkiye'nin üye olmak için büyük çaba sarfettiği AB üyesi ülkelerde ise işçi ücretleri 200 ile bin 500 dolar arasında değişiyor. Bazı AB üyesi ülkelerdeki bir işçinin bir günlük kazancının, Türkiye'deki asgari ücrete karşılık geldiği belirlendi.

Asgari Ücret Yönetmeliği'nde asgari ücret, "Bir işçinin zorunlu ihtiyaçlarını karşılaması için gerekli olan asgari para" olarak nitelendiriliyor. Devlet, bu asgari ücretten her ay, ücretin üçte biri oranında gelir elde ediyor. 1 Ocak'tan itibaren yürürlüğe girecek olan 80 milyon 650 bin liralık asgari ücretten devlet, SSK primi, damga vergisi, gelir vergisi ve zorunlu tasarruf kesintisi olarak toplam 29 milyon 150 bin lira gelir elde edecek. Ayrıca, aynı asgari ücretten, işveren de devlete, SSK primi ve yüzde 3 oranında zorunlu tasarruf kesintisi ödeyecek.

Sadece REFAHYOL'da güldüler

54. hükümetin 5 milyon lira seviyesinde olan asgari ücreti, yüzde 108 oranında artırarak 22 milyon 952 bin liraya çıkarırken 57. hükümet 2000 yılı için asgari ücreti toplam yüzde 26.9 oranında artırdı.