YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Yeni bir söylem

 
Gerçekten İslamın anlatılmasıyla birlikte hayata geçirilmesinde de yeni bir söyleme ihtiyaç var.

 

Bilim Yayma Vakfı, kaynaklarını eğitim hizmetlerinde yoğunlaştırmış sivil toplum kuruluşlarının önde gelenlerinden biridir. Vefa'da lisans sonrası eğitim yapan öğrencilere ayırdığı binasında "Bilimsel Tartışmalı Toplantı"lar düzenliyor. Geçen cuma gününün konuşmacısı bendim.

Vakfın yöneticilerinden Sabahattin Kırkan, Mehdi Sungur, Hasan Sağlam ve İsmet Ağan'ın da katıldığı toplantıda, Türkiye'nin karşı karşıya olduğu güncel sorunları tartıştık.

Türkiye gibi, bütün dünyanın karşı karşıya olduğu sorunların başında, her alanda kendini hissettiren hızlı değişime ayak uydurma zorunluluğu geliyor.

Yönetim uzmanları, her alanda büyük bir hız ve yoğunluk kazanan değişime hazırlanmayan kurumların, pazardan çekilmek zorunda kalacaklarını söylüyorlar.

Gelecek geçmişten farklı olacak, geçmişteki başarı gelecekteki başarının garantisi olmayacak diyenlere, kulak asmayan kurum ve kuruluşlar bir bir yok olup gidiyorlar.

Türkiye'de işletmeler, vakıflar, üniversiteler siyasi partiler, kamu kurum ve kuruluşları, geleceğe hazırlanmayı bir yana bırakın, statükoyu korumak için zamana karşı direniyorlar.

Herkesin geleceği kendi elinde. Değişim hiyerarşik bir yapı içinde gerçekleştirilebilecek bir dönüşüm değil.

Türkiye'de bazı kurum ve kuruluşlar değişmek yerine ölmeyi tercih ediyorlarsa, kim ne diyebilir! Ancak yenilenmemekte direnen kurum ve kuruluşlar, kendileriyle birlikte çevrelerine de büyük zarar verirler.

İlahiyat Fakültesinde yüksek lisans çalışması yapan öğrenciler İslam'ın anlatılmasında da yeni bir söylemin benimsenmesinin önemi üzerinde durdular.

Gerçekten İslamın anlatılmasıyla birlikte hayata geçirilmesinde de yeni bir söyleme ihtiyaç var.

Klasik fıkıh yaklaşımında olduğu gibi, atılan her adımın İslama uygun olup olmadığını araştırmayı bırakmak gerekiyor. Bunun yerine, atılmaması gereken adımları ortaya koymak çok daha önem kazanıyor.

Hukukta yasaklar önemlidir. Çünkü haramlar ya da yasaklar sınırlı ve belirlidir. Kolaylıkla ortaya konulabilirler. Oysa serbestçe yapılabilecek eylemlerin ve helallerin bir sınırı yoktur. Onlar sonsuz denilebilecek sayıdadır. İslamın çizdiği ilkeler içinde kalmak şartıyla, herkes alabildiğine özgürdür. Doğurganlık da bu özgürlüktedir.

Kur'an'da normatif bağlamda herşey söylenmiştir. Ancak her bilim dalının bir normatif, bir de pozitif yanı vardır. Sosyal bilimlerde normatif, doğal bilimlerde pozitif alan önemlidir.

Fiziksel sorunların çözümünü labaratuar yerine Kur'an'da aramak, yanılgılara yol açabilir.


15 ŞUBAT 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Nazif Gürdoğan

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...