T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

H A Y A T

Kansere parazit tedavisi

Bilimadamları, parazit enfeksiyonlarında kullanılan eski bir ilacın, ağır akciğer kanseri hastalarında tümörleri küçülttüğünü tespit etti.

Parazit enfeksiyonlarında kullanılan Suramin adlı ilacın, ileri derecede akciğer kanseri hastalarında tümörleri küçülttüğü saptandı. Kemoterapi ilaçlarıyla küçük dozda kullanılan Suramin'in, kemoterapinin etkisini artırdığı kaydedildi. Akciğer kanseri hastaları için yeni bir umut olduğu belirtilen Suramin, 12 hasta üzerinde denendi ve hastalar 9 ay boyunca izlendi. Kemoterapi ilaçları Paclitaxel ve Carboplatin ile verilen Suramin'in, 12 hastanın 8'inde tümörlerin gelişmesini durdurduğu saptandı. Bu hastaların 7'sinde ise tümörlerin küçülmüş olduğu da gözlendi. Denek olarak kullanılan tüm hastalarda akciğer kanserinin, hastalığın ağır ve diğer uzuvlara yayılma dönemleri olan IIIB ve IV seviyesinde olduğu açıklandı. Bu durumda olan hastaların yüzde 95'inin, tedavi edilmedikleri zaman, 1 yıl içinde öldükleri belirtiliyor.

Amaç rahat yaşam

Uzmanlar, bu durumdaki hastalara halihazırda uygulanabilen en iyi terapinin, hastaların yaşama süresini ancak yüzde 35 oranında uzatabildiğine değiniyor. Araştırmacılar, akciğer kanserinin kür edilemediğini, yeni ve etkili terapilerle yaşam süresini ve hastaların yaşadıkları sürede rahat olmalarını sağlamayı amaçladıklarını kaydetti. Suramin'in kanser hastalarında kullanılabilmesi için 20 yıldır araştırmaların sürdüğü belirtiliyor. Ohio Üniversitesi araştırmacılarından Dr. Miguel Villalona, konuyla ilgili raporu, Ekim sonunda, kanser tedavisi ve araştırmasıyla ilgili toplantıda açıkladı. Araştırma, hücreli akciğer kanseri vakalarının yüzde 75'inin sigaradan, radyasyon ve radon gazı etkisinden kaynaklandığını ortaya koydu. Akciğer kanseri hastalarının tedavisinde genellikle cerrahi işlem yapılıyor. Kemoterapi ise kanserin ilerlemiş olması durumunda uygulanıyor.

 
Şişmanlığa kelepçe
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'de ameliyatla iki hastanın midelerine kelepçe takıldı. Kelepçeler, hastaların kilo almasını engelleyecek.
Şarbon tespitinde DNA çözümü
Amerikalı araştırmacılar, DNA testiyle şarbon vakasını 1 saatten az bir zaman içinde saptayabilen test geliştirdi. Mayo Klinik ve Roche Diagnostic firması işbinliği ile geliştirilen test, ABD'de ve diğer ülkelerde halk sağlığı ile ilgili merkezler, hastaneler ve laboratuvarlara verilecek. Testin bu merkezlere, Roche Diagnostic firması tarafından dağıtılacağı açıklandı. Şimdiye kadar herhangi bir kişide veya ortamda şarbon olup olmadığının saptanması için bazen günlerce laboratuvar testleri yapmanın gerektiğini vurgulayan uzmanlar, kullanılan test uygulaması ile kısa zamanda bakterinin bulunup bulunmadığının saptanabildiğini fakat, şarbon olup olmadığının anlaşılabilmesi için uzun süreli deneyler yapmanın gerektiğini söylüyor. Yeni testi geliştiren ekibin yöneticisi Dr. Franklin R. Cockerill, insanların öncelikle şarbondan etkilenip etkilenmediklerini bilmek istediklerini, yeni testin ise 1 saatten az bir zaman içinde bunu saptayabildiğini açıkladı. Yeni testle şarbon bulaşan kişinin tedavisinin daha erken başlamış olacağı, şarbon olmayan vakalarda da insanların boşuna zaman kaybetmeyeceği kaydedildi.
7 Kasım 2001
Çarşamba
 
Künye
Temsilcilikler
Reklam Tarifesi
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED