Kabil görüntüleri 1992'de Rus yanlıları ve komünistler bozguna uğratıldığı zamanki video bantlarının hemen hemen aynısı. Kuzey İttifakı ilerliyor, katliam, yağmalama ve tecavüzlerle. Bu silahlı adamları o kadar idolleştirdik, onlardan o kadar büyülendik, sorgulamadan destekledik ve televizyon ekranlarına hürmetkarlıkla çıkardık ki, tarihlerini unutmuşa benziyoruz.

Mezar-ı Şerif'i ele geçirdiği için artık kahramanımız olan Raşid Dostum, cezalandırma yolu olarak tankların geçiş yoluna bağladığı askerleri kıyma haline getirmeyi seçerdi. Mezar-ı Şerif'deki zafer haberlerini televizyonda seyrettiğiniz zaman, bunu düşünemezdiniz değil mi? Taliban'ın uyuşturucuyu yasaklamasının ardından, uyuşturucu ithalinin yüzde 80'inden Kuzey İttifakı'nın sorumlu olduğu da aklınıza gelmedi. Merak ediyorum, niye mütefiklerimizle her zaman tehlikeli ilişkilerimiz oluyor? Kuzey İttifakı neden bizim dostumuz? Unutulmamalı ki, 1992'den 96'ya kadar, Kuzey İttifakı, katliam, sistematik tecavüz ve yağmacılığın sembölüydü. Bu yüzden, Kabil'e girdiğinde, Taliban bizim tarafımızdan hoş karşılanmıştı. Kuzey İttifakı, 1996'da Kabil'i terk ettiğinde, arkasında 50 bin ölü bırakmıştı.

Şimdi Kuzey İttifakı askerleri bizim taşeron askerlerimiz. Usame bin Ladin'den iyi oldukları kesin. Ama, acaba bizim adımıza ne yapacaklar?