T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Taliban sonrası ve yeni pax

Taliban'ın geriletilmesinden sonra Afganistan'da belirmeye başlayan siyasi iradenin ortaya koyduğu uygulamalar son derece olumsuz. Zaten Taliban'ın bir başka türevi olan güçler, Afgan halkına karşı yeni zulümler sergilemeye başladılar. Bütün bunlar karşısında Afganistan Devlet Başkanı Rabbani'nin yapabileceği birşey de gözükmüyor. Rabbani, Afganistan'da Türk askeri istemedikleri türünden ne anlam ifade ettiği belli olamayan mesajlar vererek, olan biteni kontrol altına alacak bir irade örgütlemekten uzak bir tavır içinde gözüküyor.

ABD'nin 11 Eylül sonrasında verdiği mesajların gerçek bir yankı bulabilmesi askeri başarı ile sınırlı olmayan tutumlar geliştirmeyi gerektiriyordu. Bunların başında terörü himaye eden rejimler ile o rejimler altında yaşayan halkları titiz bir şekilde ayrıştırmak gelmeliydi. ABD desteği ile geriletilen Taliban rejimi sonrasında ortaya çıkması beklenen rejimin ipuçları bu bakımdan son derece başarısız bir tablo çıkarıyor meydana.

ABD'nin dünyaya patronluk etme tarzının en büyük günahlarından biri, kendi çıkarları uğruna totaliter rejimlere göz yummasıydı. Böylece ABD'nin çıkarlarına uygun kimi rejimler insan hak ve özgürlüklerine ne kadar aykırı uygulamalar sergilerlerse sergilesinler gemilerini yürütebiliyorlardı. 11 Eylül günü ortaya çıkan bir gerçek de, terörün en önemli kaynaklarının ABD'nin kendi çıkarları uğruna göz yumduğu bu tür rejimler olduğunu ortaya koydu. 11 Eylül gerçekten bir milat olacaksa bu rejimlerle 'hür dünya idraki' arasında bir çizginin çekilmesi bakımından da milat olmalıdır.

Aksi halde şimdi söylendiği gibi bundan sonra Yemen, Sudan ve benzeri ülkelere askeri operasyon yapılması 'terörle mücadelenin meşruiyeti'ni anında sıfırlar. 11 Eylül sonrasında ABD terörle mücadelenin meşruiyeti için 'yeni pax'ı ve bunun siyasi mantığını temsil eden bir yol izlemekle bir sonuç alabilir ancak. Yeni pax'ın gereği de ABD'nin sadece kendisinin Kuzey ülkelerinin cumhuriyetiyle ilgilenen bir pax anlayışından vazgeçmesidir. Cumhuriyet fikri, insan hakları ve demokrasi konusunda küresel bir konsensusun işlemesiyle kurgulanmalıdır yeni pax.

Afganistan'ı bir mikro örnek olarak alırsak, Afganistan'da elde edilen başarı sonrasında ortaya çıkan uygulamalar yeni bir pax'tan uzağa düşüldüğünü gösteriyor. Üstelik teröristlerin ekmeğine yağ süren hassasiyetler çıkıyor ortaya. Tüm bunlar üst üste konulduğunda bu köşede sık sık yazdığımız gibi, terörle mücadelenin en önce argümanlar savaşı olarak ele alınması gerektiğinin önemi ortaya çıkıyor.

Atılan her adımda, 'dünyada bütün değer sistemlerinin ortak üretimi olacak yeni bir pax'a doğru yol almak gözetilmelidir. Aksi halde Taliban türü aşağılık rejimlerin yıkılmasında sonra ortaya çıkan tablonun öncekinden farkı olmaz. Terörle mücadelenin de ne için yapıldığı sorusu askıda kalır. Oysa önemli olan teröristlerin askeri açıdan mağlup edilmesinden önce, dayandıkları argümanların zeminsizleştirilmesidir.


26 Kasım 2001
Pazartesi
 
ÖMER ÇELİK


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Ramazan | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED