Adı Mahmut Kuş...

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı...

"Müfettiş" kadrosundan İstanbul'a tayinini yaptırmıştır ve Prof. Adem Baştürk'ü devirip "genel sekreter" olmak istemektedir ama bu makamı hakedecek fedakarlığa, yani Ankara'yla bağlarını kesip (müfettişlikten istifa edip) belediye memurluğuna geçmeye de bir türlü yanaşmamaktadır.

Ruhen Ankara'yla imtizaç etmektedir.

Ankara'yla ve kimi politikacılarla, kimi mahfillerle, kimi odaklarla...

Darendeli'dir.

Kaymakamlık, müfettişlik görevlerinde bulunmuştur.

Milliyetçi-mukaddesatçı bir geçmişe sahip olduğu söylenmektedir ya, inanmayın.

Ben inanmıyorum.

Çünkü Mahmut Kuş, iyi bir yalancıdır.

Fatsa'da, Askerlik Şubesi Başkanlığı'nı müteaddit ziyaretlerinde neler konuştuğunu, kendisini hangi mihraklara yakın hissettiğini, gizli bir oturum yapılsa da, ona güvenerek operasyona kalkışan İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen ve bakanlık müfettişi Candan Eren'e anlatsam.

Neyse...

Aylarca medyada sakız gibi çiğnendikten sonra Rahmi Koç'un diline düşen "Tayyip Erdoğan'ın 1 milyar doları var. Bu parayla cihad hazırlığı yapıyor!" yalanı işte bu adama aittir.

BİT soruşturmasını başlatan beyanların sahibi de bu adamdır.

Tayyip Erdoğan'a yönelik yalan haberlerden dolayı yıllarca "kartel medyası"nı suçlayıp durduk, Tuncay Özkan'a kızdık, Ertuğrul Özkök'e bühtanda bulunduk, Mehmet Y. Yılmaz'a "Yakup" filan dedik... O bilgileri veren, gazetelere yalan haber servisi yapıp Erdoğan'ın önünü kesmeye çalışan kişi meğer Mahmut Kuş'muş.

Ne adına yapıyor bu görevi?

Kim adına?

Derin devlet adına mı?

Melih Gökçek adına mı?

Yeni "sağ oluşumcular" adına adına mı?

Melih Bey'in de, sağ oluşumcuların da, kuş kadar beyniyle İstanbul'da Bizans oyunlarına kalkışan bu zavallı müfteriye prim vermeyecek kadar akıllı insanlar olduğunu düşünüyoruz.

O halde kim yönlendiriyor bu adamı?

Kim kuruyor?

Hatırlayacaksınız, Mahmut Kuş, İçişleri Bakanlığı müfettişi Candan Eren'i çağırıp belediyelerle ilgili güya ifşaatlarda bulunmuş, ardından "Temiz Şehir Operasyonu" başlamıştı.

Operasyonlar çerçevesinde yığınla insan gözaltına alındı.

Bir çoğu işkenceden geçirildi.

Kadınlar ve çocuklar rehin tutuldu.

Mahmut Kuş, yaptığı jurnaller basına yansıyınca, "Hayır, ben kimseyi jurnallemedim. Siz nasıl Müslüman'sınız, bana mı inanacaksınız, yoksa devletin güdümlü müfettişi Candan Eren'e mi?" diye feveran etmeye başlamıştı ama, yalancının mumu yatsıya kadar bile yanmadı.

Çünkü "gizli kamera" oradaydı ve Kuş'un "iftiralarını" kare kare zaptediyordu.

Gizli kamera görüntüleri, geçtiğimiz günlerde Kanal D'de yayınlandı.

Böylece Mahmut Kuş'un "iftira şebekesi"ne servis yapan ucuz bir müfteri olduğu "birinci elden" belgelenmiş oldu.

Candan Eren'e "valilik" sözü vermişlerdi.

Mahmut'u neyle kafaladılar acaba?

Belediyede genel sekreter olmak istediğini, bu amaçla birçok bürokratın ayağını kaydırdığını ve BİT'lerin başına "ideolojik yandaşlar" atadığını biliyoruz ama, "genel sekreterlik" keser mi bu saatten sonra Mahmut'u, bilmiyoruz.

Emniyet müdürlüğünü, valiliğini, bakanlığını görürüz inşaallah...

İnşaallah da... Ali Müfit Gürtuna, yalancılığı ve müfteriliği belgelenmiş bu adamı hâlâ ne diye görevde tutuyor?

Nasıl bir ilişkidir bu?

Nasıl bir mesai beraberliğidir?

Ali Müfit Bey;

Artık Tayyip rüzgarı, artık halkın teveccühü, bir şekilde gelip çöreklendiniz o makama.

Fena da olmadı.

Eli yüzü düzgün üç-beş kişiden biriydiniz o çatı altında.

İdeolojik yandaşlığı ikame etmekten vakit bulduğunuzda güzel hizmetler de yaptınız.

Daha da hizmetleriniz olacak.

İyi de, dürüst, namuslu, istihdam yaratmak dışında saptanmış günahı bulunmayan insanlara iftira atarak bürokraside yükseleceğini sanan o sahtekar müfteriyi ne diye taşıyorsunuz yanınızda?

O kimin hesabına çalıştığı belirsiz adamı niçin himaye ediyorsunuz?

Bir korkunuz mu var?

Yoksa Kuş'un, yeni ifşaatlarıyla belediyede "yeni", "olmadık", "değişik", sıkıntılar yaratmasından mı korkuyorsunuz?

Açıklama bekliyorum!

MEHMET E. YAVUZ

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu