|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Adem Turan, Artık Kuşlarını Uçur, Hayal Defteri ve Son Günün Şiiri isimli kitaplarından sonra beş yıllık bir ayrılığın ardından Birey Yayınları arasından çıkan Nisan Çobanı adlı şiir kitabı ile kültür dünyasına geri döndü. Mısraya hakim anlatımı ve ruha dokunan deyişleriyle, edebi sanatlar arasında en zarifi olan şiir, Turan'ın kaleminden daha da incelerek süzülüyor ve Mantıkuttayr'daki kuşların yolculuğuna çıkarıyor. Derinlikte gizli mesajların yanısıra, boşluk, belirsizlik ve yalnızlık gibi temaların vurgusuna geniş yer veriyor. Nisan ve çoban Şiirlerinde bazen pastoral bazen de protest unsurlara yer veren Turan, 21 yıldır şiir dünyasının içinde. Nisan Çobanı'nı üç yıl önce tamamlamış olmasına rağmen, Şubat krizine denk geldiği için yayınlanamadığını söyleyen şair, "Türkiye'de sanatçıya ve özellikle İstanbul ve Ankara gibi merkezler dışındaki sanatçılara pek şans verilmiyor ben, Çanakkale'de doğup büyüdüm, Bursa'da yazmaya başladım, ama İstanbul'da olsaydım daha erken yazmaya başlardım" diyor. Adem Turan'ın dünyanın apayrı bir kesiti olan Nisan'dan, yeşillenen doğayla birlikte hafifleyen insandan esinlenerek ve bu ayda dünyaya gelen kızına ithaf ettiği kitabında çobanlık olgusu yoğun biçimde işleniyor. Peygamberimiz'in "Hepiniz birer çobansınız ve güttüğünüz sürüden sorumlusunuz" hadisindeki çoban misalini, şair olarak yaşadığı topluma karışı sorumlulukları ile özdeşleştiren Turan, "Çobanlık aczin ve cesaretin sembolüdür, İlahi olana karşı aciz, doğada ise cesurdur ve koruduğu şeyi savunur çoban" diyor. Bazı şiirlerindeki boşluğu ise, insanın içinde de iç yolculuğundaki sonzuzlukla açıklıyor ve "Okumak bizi yüceltir, şiirse inceltir" diyor. HALE KAPLAN ÖZ ....
Kitaptan..., Vişne Rengi Yalnızlıklar'dan...
|
|
|
|
|
|
|