T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

P O L İ T İ K A
Türkiye AB'yi değiştirir

Time ve Focus dergileri ile Washington Post, Financial Times ve Die Welt gazeteleri, Türkiye'nin, "nüfusu ile kültürel, askeri ve dini geleneklerinin, Avrupa'nın yüzünü değiştirebileceği" yorumunu yaptı.

Dünya basınında, Türkiye'nin AB üyeliği süreci ve Kopenhag Zirvesi kararları hâlâ önemli bir yer tutmaya devam ediyor. Amerikan Time dergisi, 2004 yılında 10 ülkenin daha AB üyesi olacağını, Türkiye'nin de kulübe katılabileceğini yazdı. James Graff imzalı yorumda, "Türkiye'nin sabırlı olması gerekecek. Ancak ödülü kazanmak için doğru yolda" denildi.

Türkiye'nin AB zirvesinde tarih alması için, ABD Başkanı Bush'un, Avrupalı liderlerle telefon görüşmesi yaptığı, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın, Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer'a, "Sevgili Joschka, ABD, AB'nin bir üyesi olmamasına rağmen..." sözleriyle başlayan bir mektup yazarak Türkiye için baskı yaptığı belirtildi. Time, Türkiye'nin AB'ye 2015'te girebileceğini ve bu sırada nüfusunun 80 milyona ulaşmasının beklendiğini belirterek, Türkiye'nin AB'de en büyük ülke olacağını savundu. Dergi, Türkiye'nin kültürel, askeri ve dini geleneklerinin, Avrupa'nın yüzünü değiştirebileceğini de yazdı.

Washington Post gazetesi de, Türkiye'nin AB'de umduğunu bulamamasına karşın, reform sürecine devam etme kararlılığında olduğunu, yeni hükümetin, işkence ve ifade özgürlüğü üzerinde yoğunlaşacağını kaydetti.

Focus: Birçok şey değişir

Almanya'nın haftalık siyasi dergisi Focus da, yayınladığı bir haberde, Türkiye'nin Avrupa yolunda önemli bir adım attığını, ancak AB üyeliğinin birçok şeyi değiştireceğini yazdı. Yorumda, "Türkiye, 50 yıldan bu yana NATO üyesi olarak Batı'nın değerlerini korumakta. Avrupalılar'ın asıl endişesi, nüfusunun yüzde 99,8'inin Müslüman olmasından kaynaklanıyor" denildi.

Haberde, Türkiye'nin, AB'ye tam üye olması durumunda karar mekanizmalarını alt üst etmesinden ve Türkiye'ye AB'den her yıl 20 milyar euro ödenmesinden de endişe duyulduğu ifade edildi.

Focus: Birçok şey değişir

Financial Times Deutschland da, "Türkiye Avrupa'ya atağa hazırlanıyor" başlığıyla verdiği haberde, Başbakan Gül'ün Almanya Başbakanı Schröder ve Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac ile el sıkışırken çekilen 3 fotoğrafını yayınladı. Die Welt gazetesi ise, "Türkiye reformları kararlı şekilde sürdürmek istiyor" başlığıyla verdiği haberde, Başbakan Gül'ün, reformlardan hiç sapılmadan hepsinin uygulanacağını söylediği hatırlatıldı.

"Türkiye'yi ABD'nin Truva atı gibi gördüler"

The Washington Post gazetesi, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmesi için ABD'nin uyguladığı baskının ters teptiğini, Türkiye'nin, "ABD tarafından AB'ye sokulmak istenen bir Truva atı" olarak görüldüğünü yazdı. Gazeteye konuşan Batılı bir diplomat, "ABD'ye karşı çok büyük güvensizlik ve şüphe var. Türkiye'nin AB'ye entegrasyonundan yana çıkanların, güçlü bir Avrupa'nın karşısında olduğundan şüpheleniliyor" dedi. Time dergisi de, ABD baskısının ters etki yaptığı yorumlarına yer verirken, Danimarkalı bir yetkilinin, "pekçok kişinin kafasında, ABD ve Türkiye'nin, elindeki kartları biraz fazla oynadığı görüşü var" sözleri ile Alman Hıristiyan Demokrat Parti'den Elmar Brok'un, "Biz Washington'a, uyuşturucu ticaretini durdurmak için Kolombiya'yı 51'inci eyalet yapması için baskıda bulunmuyoruz. ABD, AB'nin artık çok devletli bir varlık olduğunu, kuralları bulunduğunu, yakında bir anayasaya kavuşacağını anlamak zorunda" ifadelerine yer verdi. Amerikan USA Today gazetesi de, "AB'nin 2004 kararının, Türkiye'yi destekleyen ABD Başkanı Bush'a da bir tokat olduğunu" öne sürdü.

 
Kopenhag'da Kıbrıs icin söz vermedik
Başbakan Gül, Kopenhag zirvesinde, "müzakerelerin gecikmeksizin başlaması" ifadesine karşılık, Türkiye'nin Kıbrıs'ta 28 Şubat 2003'e kadar çözüm vaadettiği" yönünde çıkan haberleri yalanladı.
Erdoğan: KKTC'ye Rum ambargosu kalkmalı
AK Parti lideri Tayyip Erdoğan, "Kıbrıs'la ilgili kimseye güvence vermedik" dedi.
Kızımı bir Türk'le evlendirmek istiyorum
Hindistan Meclis Başkan Yardımcısı bayan Necma Heptullah, TBMM Başkanı Arınç'a, ''Türkiye'yi o kadar seviyorum ki, kızımı bir Türkle evlendirmek istedim" dedi. Arınç, ünlü bir filozofun torunu olan Haptullah'ın elini öptü.
Huzur ve güven içinde keçimizi otlatamıyoruz
Eski DYP'liler Ağar'lı DYP'ye dönmeyecek
Baykal: Siyaset de turizm gibi biz de Türkiye'yi pazarlıyoruz
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy ve beraberindeki heyet, CHP lideri Deniz Baykal'ı parti genel merkezinde ziyaret etti. Ulusoy, ziyaret sırasında yaptığı konuşmada, "CHP'nin turizme yakın ilgi göstermesini takdirle karşıladıklarını" belirterek, şükranlarını dile getirmek için ziyarette bulunduklarını söyledi. "Sektör olarak AB'nin içindeyiz. AB bir medeniyet birliği" diyen Ulusoy, Türkiye'ye müzakere tarihi verilmesi için yaptıkları çalışmaları anlatan ve bu çerçevede yurtdışında verdikleri ilanların yer aldığı bir kitapçığı Baykal'a sundu. TÜRSAB'ı, Türkiye`nin temel sorunlarına sahip çıktığı için kutladığını dile getiren Baykal da, "Siyasetçilik de bir anlamda turizmcilik gibidir. Biz de Türkiye'yi pazarlamaya çalışıyoruz. AB'ye Türkiye girse sektör nasıl etkilenecek? Bunu siz de istiyorsunuz, biz de istiyoruz. Bu Türkiye'nin imajı. Bizim de işimiz, sizin de işiniz" dedi. Baykal, dün Türkiye Ziraatçiler Derneği Genel Başkanı İbrahim Yetkin ve Yönetim Kurulu üyelerini de kabul etti.
17 Aralık 2002
Salı
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED