Son 5 yılda insanları uyuşturarak, toplumun cebinden 2,5 katrilyon TL'yi alan alkollü içki üreticileri, kârlarına kâr katabilmek için her fırsatı değerlendirerek gençleri alkole yönlendirmeye çalışıyorlar. Bira reklamını kamufle etmek için düzenledikleri spor, müzik ve kültürel etkinliklerin afişlerini amblemlerini otobüs durakları, vapur iskeleleri, tren garlarında sergileyen alkollü içki satıcılarına kanunun uygulayıcıları seyirci kalıyor.

Eminönü vapur iskelesi buna tipik bir örnek. Her gün binlerce insanın yolculuk ettiği Eminönü-Üsküdar, Eminönü Kadıköy İskelesi'nde Blues Festivali adı altında düzenlenen etkinlik kılıfı altında, bira firmasının reklamı yapılıyor.

4250, 2559 ve 3023 sayılı kanunlarla içkili yerler, denetimi, reklamı gibi hususların düzenlenmesine ve 3023 sayılı kanunda "İspirto ile bira ve şarap dahil her çeşit ispirtolu içkinin radyo, televizyon ve devlete ait her türlü kurum ve kuruluşlar aracılığıyla reklamının yapılması yasaktır" denilmesine rağmen vapur iskelelerinde rahatlıkla içki reklamı yapılmasına seyirci kalınıyor. Birçok gazete ise, gençleri alkole özendiren haber ve ilan vermek için birbirleriyle yarışıyorlar. 23 Ekim 2002 tarihli Milliyet Gazetesi'nin arka sayfa manşetinde 'içkinin faydalarından' bahsedilirken, 24 Ekim 2002 tarihli Star Gazetesi'nin 33. sayfasında kanunlar hiçe sayılarak bira reklamı yapıldı.

Kanun var, müeyyide yok

"Devletimiz vatandaşlarımızı sigara, alkol ve uyuşturucu gibi toplumu felakete sürükleyen kötü alışkanlıklardan korumak için kanunlar çıkartıyor" diyen Türkiye Yeşilay Cemiyeti Başkanı Selahattin Kaptanağası, "Ancak alkol ve bira reklamını yasaklayan kanun olmasına rağmen kanunu çiğneyenlere karşı uygulanılacak müeyyediler yazılmadığı için kimse bunu dinlemiyor" diye konuştu.

İSMAİL ZELVİ-İSTANBUL

« Geri Dön