|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
tahttan inmiyor!
Şehir Tiyatroları'nın iktidar-ölüm başlığı altında sahneye koyduğu trajikomik oyunu "Kral Ölü(şü)yor" Reşat Nuri Sahnesi'nde güldürmeye başladı.
Şehir Tiyatroları'nın yeni dörtlüsünden iktidar-ölüm tiyatro başlığı altındaki trajikomik oyunu 'Kral Ölü(şü)yor' Fatih Reşat Nuri Sahnesi'nde güldürmeye başladı. Geçtiğimiz hafta prömiyeri yapılan 'Kral Ölü(şü)yor' Fatih Reşat Nuri Sahnesi'nde 3 Kasım'a kadar gösterilecek ve ardından Gaziosmanpaşa Sahnesi'nde perde diyecek. Tema: İktidar / Ölüm Romen asıllı Fransız yazar Eugene İonesco'nun yazdığı Engin Alkan'ın yönettiği Kral Ölü(şü)yor, iktidar-ölüm temaları etrafında, varlığın sorgulandığı bir oyun. Lale Arslan'ın Türkçe'ye çevirdiği Kral Ölü(şü)yor'da Engin Alkan (Kral I.Berenger), Hümeyra (Kraliçe Marguerite), Aslı Yılmaz (Kraliçe Marie), Aşkın Şenol (Doktor), Nergis Çorakçı (Hizmetçi Juliette), Mevlüt Demiray (Muhafız) rol alıyor. Trajikomik bir yapım olan Kral Ölü(şü)yor, süresi dolmuş, ölmek üzere olan bir kralın ölümü kabullenemeyişini anlatıyor. Tüm yönleriyle bütünlüğe hakim olan ve tanıdık simaların şenlendirdiği kralın hikayesini, daha ilk günlerinde tüm izliyiciler, ayakta alkışlıyor. Tam bir kaos İktidarı ve kaçınılmaz ölümü anlatan oyun, aynı zamanda, izleyeni günümüz iktidarlarına karşı eleştirel bir tavra yöneltmeyi hedefleyen ve bu amaçla birçok replikte bugüne atıflar yapan, avangart-özgünlükçü bir anlatıma sahip. Oyunda bu yönde birçok taşlamalar, söz tokuşturmaları ve göndermeler yer alıyor. Varlık sorgusu yoğun olarak işlenirken, yaşamdan haz alma mesajı da mizahi bir dille veriyor. Oyun boyunca yaşanan kaotik durum ve Hümeyra'nın keskin tavrı, zaman zaman sahnede dramatik bir gerilim yaratıyor. Bununla beraber canlı ritmler kullanılarak yapılan özgün müzik, hareketlilik ve sahne aksiyonu sağlıyor. Dekorun mimarı Nurullah Tuncer, sanatsal yorumla birleşen ve metnin dramatizmine uygun kurguladığı sahnede, kullandığı radius dizanynlı koltukları ile, zamanı olmayan bir tasarım yakalamış. Tüm ekibin başarısının yanısıra, Engin Alkan'ın oyunculuğu ve yönetmenliği takdire şayan. Muhafız rolündeki Mevlüt Demiray ise sahneye kattığı neşe ve renk ile minik bir maskot gibi. Oyundaki en önemli görsel unsur da galiba kirlilik. Dekordaki kir ve eski eşyalar, olay bir sarayda değil de çöplükte geçiyormuş hissi veriyor; delik çoraplar, kirli elbiseler, geniş bir varile benzeyen sur duvarı, fareler, görünmeyen ama sözü edilen örümcekler ve ağları... Varolmak istiyorum
Kralın öyküsü, olmaz denilen olduğu bir zamanda, köhne bir krallıkta geçmektedir. Herkesin ölümü durumunda dahi yaşayabileceğini düşünen ve ebedi bir yaşamı arzulayan Kral I. Berenger, gittikçe küçülen bir krallığın iktidarını elinde tutmaktadır. Sıradışılığın ironisinde bugüne göndermeler yapılan oyunda, ölüme iyice yaklaşan kral,
hareket kabiliyetini de yitirmeye başlar ve hayatı ne kadar çok sevdiğini, varolmayı ne kadar çok arzuladığını anlar.
|
|
|
|
|
|
|
|