T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R
OTUZ YILLIK OKUL Dergâh

1974'te kurulan Dergâh Yayınları önemli yazar ve şâirlerin külliyâtIarı ve millî kültüre ait eserlerin yanısıra Doğu ve Batı klâsiklerini, özellikle de tasavvuf klasiklerini yayınladı. Bir okul gibi işlev gören Dergah dergisi ise hem gençlerin hem de ustaların yer aldığı bir dergi oldu.

Sayın Kutlu, Dergah Yayınları nasıl, ne suretle kurulmuştur?

Dergah Yayınları, merhum Nurettin Topçu'nun kurmuş olduğu "fikir ve san'atta hareket" dergisi ile Hareket Yayınları'nın devamı olarak, yayın dünyasına katılmıştır. Hareket Yayınları; ilmî, felsefî, fikrî neşriyatın yanında san'at ve edebiyatla ilgili neşriyat da yapıyordu. Bu neşriyat, umumî olarak, entelektüel hedef kitle ile üniversitelere dönük bulunuyordu...

Yayın politikası ve yayınladığı eserler hakkında da bilgi verir misiniz?

1974'te kurulan Dergâh Yayınları A.Ş. bu yayın politikasını devam ettirmekle beraber bazı yeni hamleler de yaptı. Bazı önemli yazar ve şâirlerin külliyâtını neşretmek yoluna gitti.. Bunlar arasında İbnülemin Mahmud Kemal İnal, Ahmed Hamdi Tanpınar, Mehmed Kaplan, Ömer Seyfeddin, Ahmet Haşim, Abdülhakhâmid Tarhan gibi önemli simalar bulunmaktadır.. Ayrıca merhum Nûrettin Topçu'nun yirmi kitaplık külliyatı da yeniden neşredilmiştir.. Dergâh Yayınları esâsen millî kültüre ağırlık vermekle beraber Doğu ve Batı dünyasının klâsik eserlerini yayınlamayı hedeflemiş, ayrıca ve bilhassa tasavvuf klasiklerini (Kuşeyrî Risâlesi, Hucvîrî'nin Hakîkat Bilgisi, Necmeddin Kübrâ'nın risâleleri, Atâullah İskenderî'nin Hikemiyatı v.b.) önemsemiş, İbni Haldun'un meşhur Mukaddimesi'ni de iki cilt hâlinde yayınlamıştır.

Yeni yayınlarınız arasında neler vardır?

Dergâh Yayınları, ülkemizin önde gelen ilim ve fikir adamlarının eserlerini yayınlamayı sürdürmektedir. Teoman Duralı, İnci Enginün, Zeynep Kerman, Ahmet Yaşar Ocak, Mustafa Kara, İsmail Kara, Ahmed Tabakoğlu, Hüsrev Hatemî, Süleyman Uludağ, bunlardan bazılarıdır.. Yayınevinin bir başka hususiyeti de Erzurum Kitaplığı ile Ülke Yayınları adları altında biri mahallî, ötekisi telif ve tercümeden oluşan ilmî-siyasî neşriyat yapmasıdır. Erzurum tarih ve kültürünü konu edinen kitapların sayısı yirmiyi aşmıştır.

Gelelim Dergâh dergisine!..

Bu dergi esas itibarıyle Dergâh Yayınları'nın bir yan ürünü olarak vücud buldu.. Kendinden kapaklı 24 sayfalık Dergâh, Hareket mecmuâsına kıyasen edebiyat ve san'at ağırlıklı olarak çıktı.. Yazıişlerini Mustafa Kutlu'nun üstlendiği derginin birinci cildinde İsmet Özel, İsmail Kara, Necmeddin Türinay, Beşir Ayvazoğlu, Hüsrev Hatemi, Abdullah Uçman, Nihad Hayri Azamad gibi yazar ve şairler göründüler.

Mart 1990'da ilk sayısı çıkan Dergâh, hiç aksatmadan neşriyatını sürdürdü ve bu alanda istikrarıyle göz doldurdu.. Dergiye daha sonraki yıllarda pekçok imza iştirak etmiştir. Bu çerçevede her cild içinde 100-120 imzaya rastlanmaktadır.. Genç yazar, şair ve akademisyenlerin eserlerini neşrettikleri dergi geçen zaman içersinde bir mektep hüviyeti kazandı. Öyle ki ilk eserlerini bu dergide neşreden pek- çok yazar ve şair daha sonra kendi dergilerini çıkarmaya başladılar.. Dergâh'ın göze batan bir diğer özelliği de A-4 eb'adına basılan battal boyu ile ilk günden bu yana değişmeyen mizanpajı oldu.. Fikir ve san'at hayatımızı ilgilendiren hemen her konuda yetkili kişilerle yapılan orta sayfa sohbetleri kalıcı bir etki bıraktı. Son sayfasında yayınlanan fotoğraflar ise -pek kaliteli basılmamış olsalar da- gençleri fotoğraf san'atına özendirdi.. Derginin bir başka özelliği de tanınmış ilim ve san'at adamlarının hâtıralarını yayımlamak oldu..

  • RÖPORTAJ: OSMAN AKKUŞAK

  •  
    Bir gün bir yıldız kayar ve gökten Stitch düşer
    Bir Türk filmi görebilmek için aylardır beklediğimiz sinema salonlarında bu hafta yine yabancı filmler vizyona girdi.
    'Bektaşi edebiyatı çok zengindir'
    Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu, Alevi-Bektaşi Edebiyatı'nda aruz kalıplarının örneklerine rastlandığını belirterek, "Bir iddia ifade etmek istiyorum. Alevi-Bektaşi Edebiyatı'nın içerisinde aruz kalıplarının en kısa formlarını, en mükemmel örneklerini Divan Edebiyatı'nın başka hiçbir şiir türünde bulmanız mümkün değildir" dedi. Hüseyin Gazi Vakfı ile Hüseyin Gazi Derneği tarafından Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi Konferans Salonu'nda düzenlenen "Alevi-Bektaşi Edebiyatı Sempozyumu"nun açılışında konuşan Karakoyunlu, Divan Edebiyatı ile Alevi-Bektaşi Edebiyatı'nın ilk örneklerinin görülmeye başladığı yıllardan itibaren karşılaştırmasını yaptı. Alevi-Bektaşi Edebiyatı örneklerinin estetik değerler, konu içerikleri, anlatım bakımından zengin olduğunu ve halkın anlayabileceği dilde ortaya konulduğunu anlatan Karakoyunlu, bu edebiyat türünde insan sevgisinin egemen olduğunu söyledi. Konuşmasının ardından Karakoyunlu'ya Hüseyin Gazi Vakfı ile Hüseyin Gazi Derneği tarafından bir şilt ile kuruluşların bilim kuruluna katılım belgesi sunuldu.
    9 Eylül 2002
    Pazartesi
     
    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED