|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Arşivlerin bir milletin beyni olarak kabul edilmesine karşın, cumhuriyet döneminde arşivlere gösterilen özenin Osmanlı döneminden bile az olduğu, bu anlayışla çocuklarımızın cumhuriyet tarihini okuyamama tehlikesi ile karşı karşıya kaldığı bildirildi. Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Türk Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yusuf Küçükdağ, gelişmiş ülkelerde bugün en fazla önem verilen konulardan birinin arşivler olduğunu, ülkemizde ise Arşivler Genel Müdürlüğü'nün büyük gayretine rağmen özellikle taşra teşkilatlarının bu konuya duyarsız kaldıklarını kaydetti. Arşivi olmayan toplumların geçmişle gelecek arasında sağlıklı ilişki kurmalarının mümkün olmadığını, belleğini kaybetmiş insanlara benzediklerini ifade eden Prof. Dr. Küçükdağ, geçmişi düşünerek geleceğe yön vermeyi sağlayan arşivlerin aynı zamanda toplumların hafızası, milletin beyni olduğunu belirtti. Uyumsuz ve yetersizler arşive
Küçükdağ, ülkemizde tapu, nüfus, özel idare ve adliye dışında düzenli arşiv tutulmadığını, bu kuruluşlarda da arşivlerin çoğunlukla bilgisiz kişiler tarafından yönlendirildiğini ifade ederek, şunları söyledi: "Bu dairelerde genellikle yardımcı hizmetler kadrosundaki kişiler ya da ceza amacıyla uyumsuz olanlar arşive alınıyor. En ciddi ve ağır işlerden biri olan arşiv işi bilinçsiz kişilere teslim ediliyor. Sonuçta arşivler bilinçsizce ayıklanıyor, birçok önemli evrak Cumhuriyet Arşivi yerine SEKA'ya gönderiliyor. Oysa arşivdeki belgelerin çok titiz çalışma sonucu ayıklanıp saklanması gerekir. Bu da halen birkaç üniversitede olan lisans düzeyindeki arşivcilik bölümleri ve acilen çok sayıda üniversiteye kurulması gereken ön lisans düzeyindeki bölümlerde yetiştirilecek arşivci personelle sağlanabilir."
|
|
|
|
|
|
|