Unutulmaya yüz tutan ve sanatseverlerce yaşatmak için çaba gösterilen süsleme sanatımız kaatı, marifetli ellerde hayat buluyor.

Yeşilköy'deki Galeri 2001 bugünlerde zarif Osmanlı sanatlarından hat, tezhip, ebru, minyatür ve kaatıyı misafir ediyor. Sergilerin sahipleri ise el sanatlarına gönül vermiş üç bayan sanatçı, Hülya Erdem, Safiye Gülen ve Gülay Ece. Sanatçılardan Hülya Erdem ve Safiye Gülen'in ortak çalışmalarını sürdürdükleri, Küçük Ayasofya Caddesi üzerinde bulunan Mina Sanatevi'ne konuk olduk ve hayranlıkla seyrettiğimiz, unutulmaya yüz tutmuş eski kağıt oyma sanatımız kaatı üzerine bir söyleşi yaptık.

Avrupa'da Osmanlı sanatları sergisi

İ.Ü Edebiyat Fakültesi Türkoloji mezunu Hülya Erdem ve Boğaziçi İşletme mezunu Safiye Gülen'in sanatla olan yakınlaşmaları yıllar öncesine dayanıyor.

Hülya Hanım, Caferağa Medresesi'nde tezhip dersleri verdiği dönemde Safiye Hanım'la tanışır ve beş yıl önce başlayan dostluk, sanatın gücüyle birleşir. El birliğiyle bir sanat atölyesi açarak unutulan değerleri diri tutup, kendi kültürümüzden eserler üretmeye ve öğrenci yetiştirmeye karar verirler. Mina Sanatevi'nin temelleri işte böyle atılır. 2 yıldır faaliyet gösteren Mina, hem kültüre ev sahipliği yapıyor hem de genç nesle eğitim vererek sanatın kalıcılığına katkıda bulunuyor. İcra ettikleri yapıtları, Almanya ve Bosna olmak üzere iki yabancı ülkede sanatseverlere sunan sanatçılar, yurtdışında sergiledikleri eserlerin büyük ilgi ve beğeniyle karşılandığını ve ileride Anadolu'da da sergiler açmak istediklerini söylüyorlar. Tel: 0 212 638 00 88

KAATI SANATI

Osmanlı zamanından epey örneği bulunan kaatı, günümüzün unutulan sanatlarından. İnce kağıt oymacılığı olarak tanımlanan bu süsleme sanatı, ebru kağıtlarını, kesici bir aletle oymak ve kat kat şekil vermek suretiyle elde ediliyor. Üç boyutlu bir çalışma olan kaatı, derinlik algısını da içeren oldukça ilginç bir sanat. Günümüzde bazı sanat atölyelerinde yaşatılmaya çalışılan kaatının yaşayan tek üstadı bu alanda eserler vermiş Meliha Altay.

HALE KAPLAN ÖZ