Yüzde onluk baraj kimin problemi?
Genel başkanların miting meydanlarındaki, televizyon programlarındaki ve gazete röportajlarındaki konuşmalarına baktığımız vakit, hiç birinin baraj endişesi taşımadığını görüyoruz.
Galiba onlar adına barajı aşamama ihtimalini düşünen sadece bizleriz.
Bugüne kadar yalnızca bir tek parti lideri, basın mensuplarına verdiği davetteki açıklamasında barajı geçemeyebileceklerini, bunun da kendilerinin değil, milletin sorunu olduğunu söyledi.
(Hangi lider olduğunu belirtmesek de, bu üslubun hangi partinin genel başkanına ait olduğunu rahatlıkla tahmin edersiniz.)
Asgari yüzde 10 ile 15 arasında oy alacak hangi lidere sorsanız.
Böyle olunca, yüz üzerinden taksim yapılmıyor da, 300'ü paylaşıyorlar gibi.
Meşhur fıkradır...
Temel, belediye seçimlerinde aday olmuş.
Başkan olacak.
Heyecanlı geçen kampanyanın ardından seçim günü gelmiş çatmış.
Sandıktan "bir" oy çıkmış kendisine.
Çok merak etmiş, "kim bu?"
Kime sorsa, "benim" diyormuş herkes.
Fadime "Ben verdim" diyor, İdris "O oyu veren benim" diyor, Dursun "Kesinlikle benim oyum" diyor. Temel şaşırmış.
- Uşaklar, bir kişi doğru söylüyor ama hangisi?!..
İKRAMDAKİ ASALET
1991 yılında bir grup uzman orman mühendisi ve bir yabancı uzman, Doğu Anadolu Havza Kalkınma Projesi kapsamında, Doğu Anadolu'da incelemeler yaparken, Malatya'nın Pötürge ilçesinin bir dağ köyüne uğramışlar.
İncelemeler sırasında bir köylünün evine misafir olmuşlar.
Köylü evinde misafirleri görünce; "Ben fakir bir adamın, size ikram edecek bir şeyim yok, bari size bir keklik oyunu oynayayım" demiş ve kalkmış oynamış.
Seyredenlerin gözleri dolmuş.
Bu olayı bana emekli orman mühendisi Muzaffer Doğru anlattı. (Serdar Yegül)
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
İnternette çok dolaşan metinlerden biri de 'bunları biliyor musunuz' listesi. Büyük ihtimal size de gelmiştir. Henüz görmeyenlere iletmek için bir bölümüne yer verelim:
- Bir insanın kendi dirseğini yalamasının imkansız olduğunu...
- Çakmağın kibritten daha önce bulunduğunu...
- Dünya nüfusunun yüzde ellisinin daha hiç telefonla konuşmadığını...
- Hapşırma esnasında gözleri açık tutmanın neredeyse imkansız olduğunu...
- Dünyadaki fotokopi makinalarında oluşan arızaların %23'ünün makinanın üzerine oturan insanlardan kaynaklandığını...
- Ördek vaklamasının asla ve asla yankı oluşturmadığını ve bunun sebebinin hâlâ anlaşılamadığını...
- Bir insanın yaşamı boyunca, uykusunda 70 böcek ve 10 örümcek yediğini...
- Parmak izleri gibi, "Dil İzleri"nin de her insan için farklı olduğunu...
- Çok şiddetli hapşırmalarda kaburgalardan birinin kırılabileceğini...
- Bu yazıyı okuyanların yüzde sekseninin dirseklerini yalamaya çalıştıklarını...
ŞARKILARA DEVAM
Burası gözgöze geldiğimiz yer
Orası başbaşa kaldığımız yer
Şurası tartışmaya başladığımız yer
Burası krize girdiğimiz yer
Orası anayasa kitapçığı fırlattığımız yer
Şurası rest çektiğimiz yer
Burası millî birlik ve bütünlüğü
sağlayamadığımız yer
Orası yazar kasanın fırlatıldığı yer
Şurası kendini yakanların yakalandığı yer
BU DA DOLDURMALI ŞARKI
Partilerden fal tuttum
İkimize kaç kere
Sana ........., ..........
Bana hep .................. çıktı
(Hem seçimden ötürü yasak oluşu, hem de gönlünüzce doldurmanız için, parti isimlerini belirtmedik.)
KİM ATAR
- Başbakanı ben atarım!
- At o zaman!
GÜNÜN SÖZÜ
Herkesi etkileyen bela, aslında belanın yarısıdır.
(İtalya'dan)
mseker@yenisafak.com
|
